English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Turc → Français / [ Z ] / Zindana

Zindana traduction Français

289 traduction parallèle
Şimdi onu eski zindana götürün ve zincirlere bağlayın.
Emmenez-le au cachot et enchaînez-le.
Joe, seni zindana niye attılar?
Pourquoi t'a-t-on mis en cellule d'isolement?
İmtiyazları kaldırılmış, zindana atılmış, ne için?
Suspension des privilèges et mitard, tout ça pour quoi?
Nereye, zindana mı kaptan?
Où ça, au mitard?
- Zindana saldıramaz mıyız?
- Assaillons-les.
Sanırım burası eski bir zindana çıkıyor.
Je crois que ça mène à un donjon.
- Sadece bir kişi zindana ulaşabilir.
Seul, il pourra parvenir au cachot du Roi.
Bekçi odası zindana ve krala ulaşmanızı sağlar.
De là, on accède au cachot du Roi.
Eminim ki beni zindana göndermekten mutluluk duyacaksın, Henri?
Je suis sûre que vous serez ravi de m'enfermer dans un donjon, Henri.
Hırsız, zindana atın!
Jetez ce voleur en prison!
Bir adamın kafasını kırar, tutuklar, zindana atabilirsin.
Un homme, on peut le fouetter et le jeter au cachot.
Ama bayan, bu bomba zindana koyabileceğiniz bir mahkum değildir- -
Un cachot n'est pas très indiqué.
Hadi. Zindana gidip, onu neşelendirsek iyi olur.
Viens, allons au donjon lui remonter le moral.
Anılan devirden beri onlar dağlara baksa da her nerde olursa olsun, açlığın en kötüsünü umutsuzluk ve karanlıkta kaybolmayı bilen insanın bedeni burda, bu mahkeme salonunda zindana, ateşe ve kılıca rağmen hâlâ yaşıyor.
Lorsqu'ils regardaient les montagnes... De l'époque remémorée où le corps de l'homme était tenaillé par la faim... Perdus dans les ténèbres et le désespoir, et ici, ici, dans ce tribunal, toujours vivants, en dépit du cachot, du feu et de l'épée...
Zindana, ateşe ve kılıca rağmen hâlâ yaşıyor.
toujours vivace en dépit du cachot, du feu et de l'épée.
Zindana açiliyor.
Je sais comment ouvrir les cachots.
Beni kara zindana ya da esrarengiz gizli odaya... yerleştirsen daha iyi olmaz mıydı?
l'effroyable donjon, ou la mystérieuse chambre secrète...
Ama diğer muhafızlar... Zindana inen yoldakiler?
Mais les gardes... jusqu'au donjon?
Efendiniz Fransa Kralı'na söyleyin,.. San Angelo'da Clermont Kardinali'ni zindana attım. Keza casustan beter bir adam.
Dites à votre maître, le roi de France, que j'ai fait enfermer le Cardinal Clermont parce qu'il n'est rien de moins qu'un espion.
Ya Sistina'ya dönersin ya da zindana atılırsın oğlum.
Retourner à la chapelle Sixtine ou finir au cachot, mon fils.
- Akibetlerine karar verene kadar... Onları zindana atın.
Jetez-les au cachot pendant que je décide de leur sort.
Zindana atın ve kilitleyin bu sorun çıkaran Rahibi.
Que l'on enferme ce druide à double tour dans les prisons du palais.
- Sezar Onu sarayda zindana... attı, lütfen artık beni dövmeyin.
César l'a enfermé dans les prisons du palais. Ne frappez plus, s'il vous plaît.
Onları zindana attın ve onları sonsuza kadar orada tutman lazım.
Tu les as enfermés au donjon et tu dois les y garder à jamais.
... o dönünceye kadar onu zindana atın. Dönünce bunun hakkında o karar verecek.
Enferme-le dans la prison, on avisera à son retour.
Bu durumda kupa depozitolu olduğundan zindana inmeliyim.
Bon, je dois retourner au donjon... Ie gobelet est consigné.
Beni işkence için bir zindana götürdüler.
Ils me conduisent dans un cachot pour me torturer.
Sen mi? Bizi zindana atan kimdi peki?
Vous, qui nous avez enfermés dans un cachot?
Onu bağlayıp zindana atın!
Enchaînez-le lourdement.
Memur Lin... beni alarak zindana gittik!
Le vieux policier était là aussi.
Babanın rütbesi alınıp sıradan bir sivil olacak 6 ay içinde dönmezsen ; ailen zindana atılacak
Sous six mois, les tiens seront jetés en prison.
Misafir odaları hazırlanmalı ve şato kuleden zindana parlatılmalı
Il faut aé rer les chambres d'amis et tout briquer des tours aux oubliettes!
Sonra Papacılar geldiler, beni bir zindana tıktılar
Mais des papistes m'ont jeté dans un donjon
Emredersiniz! Kızları zindana tık.
Conduis les femmes à la cave.
Ama Gizli Polis bir gün evime girdi. Beni ailemden kopardılar, laboratuarımı altüst ettiler ve bu zindana getirdiler.
Mais une nuit, des hommes de la police secrete m'arrachèrent a ma famille, saccagèrent mon laboratoire, et m'enfermèrent dans cette geôle.
Hazineler hazine odasına, esirler zindana!
Le butin de la chambre forte! Les prisonniers, au donjon!
Matematik'ten kalıyorum. Hayatım zindana döndü.
Je suis nulle en maths, ma vie est un désastre.
Nasıl oldu da, sevgili dostlarım, talihin eline düşüp bu zindana gönderildiniz?
Qu'avez-vous fait pour que la Fortune vous jette ici en prison?
Belle'i kim zindana hapsetti?
Qui a enfermé Belle dans un donjon?
Bir zindana gömülü olarak. Tek yoldaşın çığlıkların olacak.
Muré dans un donjon, avec tes cris pour seule compagnie.
Şu bir gerçek ki siz Henri Young'ı zindana attınız ve tamamen unuttunuz.
En fait, vous l'avez mis au cachot, et vous avez oublié son existence.
Korkarım ki, yok. Tutsakları zindana atın.
J'ai bien peur que non.
Ne kötülük ettiniz de dostlarım, kader bu zindana yolladı sizi? - Zindan mı efendimiz?
Comment avez-vous mérité que la fortune vous envoie en prison ici?
Yani sevgili Lord Hastings'in zindana atılışında da mı parmağınız yok?
N'avez-vous pas été cause du récent emprisonnement de Hastings?
Onları zindana atın.
Jetez-les en prison.
Hala yaşayan varsa, zindana atın.
Emmenez-les au donjon.
Zindana mı iniyorsun?
Descends-tu?
Beni zindana tıkamazsın.
Vous ne pouvez pas me libérer.
Onu zindana kapattık!
Il est enfermé dans le donjon.
Çocuğu zindana atın!
[Halètement] Trainez le garçon dans le dongeon!
- Zindana mı?
- Enfermez-les dans le donjon.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]