English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Turc → Français / [ Z ] / Zürafa

Zürafa traduction Français

289 traduction parallèle
- Bu bir zürafa mı?
Une girafe?
- Hayır, zürafa değil. - Bahse girerim bu...
- J'en suis sûre.
Brad'in eve gelmediği gecelerde, Bir zürafa ile birlikte uyumadığını bir sarışınla olduğunu bileceksin.
Quand Brad sort le soir, la blonde auprès duquel il s'assoit est une girafe.
Zürafa.
C'est une girafe.
Zürafa öldü.
La girafe est morte.
Tren her yerde durur, hiç biryerin ortasındasındır ve karşında zürafa ailesi vardır, ağaçlara uzanmışlardır yada zürafa sürüsü toz bulutu içinde koşuyordur.
Le train s'arrête en pleine brousse. On voit des girafes brouter le haut des arbres, des zèbres galoper dans un nuage de poussière
Ve orada ayrıca Güney Afrika antilopları, devekuşu, sığırcık kuşları, zebra ve zürafa bulunur.
Il y a aussi des gnous... des autruches, des étourneaux... des zèbres et des girafes.
Devasa zürafa, zebraların oyuncak gibi görünmesine neden oluyor.
L'imposante girafe fait passer les zèbres pour des jouets.
"Zürafa"
Zoulou. "
Hanrahan, o bir zürafa.
Hanrahan, c'est une gouine.
Bir zürafa.
C'est une énorme girafe.
Köpek numarasıyla başla sonra zürafa numarasıyla devam edersin.
Commencez par le teckel et progressez vers la girafe.
Ve yine zürafa numarasıyla bitirirsin. Çünkü bu çok etkili olur.
Finissez avec la girafe, elle a plus d'impact.
Sen bir kızsın, ayrıca, Kutup Ayılarına ait golf kulübüne siyah gözlükle tedbili kıyafet girmeye çalışan bir zürafa kadar yetenekli bir kızsın.
Vous êtes une fille... avec autant de talent pour le cacher qu'une girafe en lunettes noires qui entre dans un club de golf réservé aux ours polaires...
Hasta bir bebek zürafa bulduk.
Nous av ons un bébé girafe malade.
Hayır, zürafa.
Non, c'est une girafe.
- Bakın, bir zürafa!
- Regardez, une girafe!
Zürafa.
Roulure.
Bütün bağırsakları, geriye zürafa derili döşemede oturan boş bir kabuk bırakarak dışarı çıktı.
Il fut vidé d'un coup, ne laissant que sa coquille sur le siège en cuir de girafe.
Nerede isterse, boğazı ağrıyan bir zürafa ve ikisi öne, ikisi arkaya, biri de bagaja.
Il couche où ça lui chante, une girafe à la gorge enflammée, 2 à l'avant, 2 à l'arrière, et le dernier dans le coffre.
Bu, su içen bir zürafa.
C'est une girafe qui boit.
Yapamadığı tek hayvan zürafa idi.
Le seul qu'il n'ait pas fait est la girafe.
Teknik olarak zürafa için. Sanırım birazcık genişletebilirim.
C'est pour les girafes, mais ça devrait lui aller.
En azından, zürafa olmadığını biliyoruz.
Au moins on sait que ce n'est pas une girafe.
Bir zürafa, çifte atarak, adamın kafasını çevirebilir ama onlara bu yüzden vahşi diyemezsiniz.
Une girafe peut tuer, mais elle n'est pas "féroce".
Sürüklenen bir zürafa gibi.
Une vraie girafe drag-queen!
Balon hayvanların berbattı. Herkes zürafa yapabilir.
Tes ballons en forme d'animaux étaient minables!
- Zürafa iyi, korsan da öyle.
La girafe, ça va, et le pirate aussi.
Kendilerine bir zürafa hediye edilmiş çiftçi ailesi gibiydiler ve akıllarına tek gelen, hayvana koşum takımı vurup toprağı sürdürmekti.
Ils étaient comme des paysans à qui l'on aurait donné une girafe ne sachant quoi faire d'elle, sinon l'atteler à la charrue.
Bizi yeni doğan bir zürafa yavrusu gibi tepe üstü bıraktın gittin. Şimdi gelmiş kıvırtıyorsun ve diyorsun ki senden yalnızca...
Il nous laisse tomber comme un girafeau, et voilà qu'il nous demande...
İşte bir zürafa.
Ça, c'est une girafe.
Kahrolasın Rupert! Şu istenmeyen böcekleri uzaklaştır yoksa Bay Zürafa gibi ölürsün.
Empêche ces insectes de m'approcher ou tu finiras mal.
İşte böyle, Bay Zürafa, Bütün reçeli ye...
C'est ça, monsieur Girafe. Prenez la confiture.
Zürafalar! Harika! Çünkü en sevdiğin hayvan zürafa.
Des girafes, c'est super.
Patronun zürafa da vermez artık, değil mi?
Ton patron t'offrira pas ça.
Dolabıma bak. Neden zürafa acaba dediğimi anlayabilirsin herhalde...
Regarde mon placard, pourquoi des girafes?
- Hayvanat bahçesinde! Bu zürafa olmak istiyorum demek değil!
Au zoo, je ne veux pas en devenir une.
Sana zürafa yapayım mı?
Je vous fais une girafe.
Sen zürafa mısın?
Etes-vous une girafe?
Sen bir zürafa mısın?
Tu es une girafe?
Orta boylu diyebiliriz. Ne bir zürafa ne de bir cüce. Normal biri.
Hmmm... disons, de taille moyenne, pas une naine ni une girafe, normale quoi.
Yoksa bir zürafa mı?
Pourquoi pas une girafe?
Sırtlanı sen aldın ve ben de su aygırı ve zürafa arasından seçim mi yapacağım?
Tu choisis la hyène, et moi l'hippopotame ou la girafe?
Dostluğumuza "Big Jaw ( Büyük Çene )", "Sweet Potato ( Tatlı Patates )", "Giraffe ( Zürafa )", 1940.
À notre amitié. 'Mâchoire','Patate Douce','Girafe', 1940.
Büyük Çene, Tatlı Patates, Zürafa.
'Mâchoire','Patate Douce','Girafe'.
Zürafa alacağım.
Acheter une girafe.
Dinle şunu, seni turuncu zürafa!
Laissez-moi deviner. Vous vous disputez pour la télé.
- Su aygırı? Zürafa mı?
La girafe, je ne sais pas.
- Zürafa!
- Les girafes.
Onlar ne, zürafa mı? - Altı tane.
Six girafes.
Zürafa, su topu ve 123.
Vous vous souvenez? Girafe, ballon de plage, 123 Main Street.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]