Üçüncü olarak traduction Français
210 traduction parallèle
İlk olarak ilaç, ikinci olarak gene ilaç, üçüncü olarak bir dua.
Il lui faut un médicament et une prière.
Ve üçüncü olarak, gizlenebilmek için evleneceksin.
Trois : pour achever l'illusion, vous prenez femme.
Ve üçüncü olarak, biz, herhangi şekilde Seema'nın para kesesinde mangalsutrayı bulmadık.
Il n'y a aucune inscription au nom de Seema Chopra au bureau de mariage.
Önce, insanları tehlike konusunda uyarmak için. İkinci olarak, elimizdeki kimliği belirsiz cesetleri tanımlamak için. Ve üçüncü olarak da, cinayetlerle ilgili bir tanığa ulaşmak için.
D'abord, pour avertir les gens du danger... ensuite, pour identifier davantage de cadavres inconnus... et ensuite, pour tenter de faire venir un témoin.
Ve üçüncü olarak, herkesi öldürmem için, beni kandırmaya çalışan yabancını teki olmadığına, nasıl inanabilirim? Peki ala...
Et si vous mentiez dans le but de faire de moi un assassin?
Ve üçüncü olarak...
Et tertio, je ne suis pas un intrus.
İlk olarak oradaki boş ofisi temizleyeyim, ikinci olarak oradaki koridoru temizlerim, üçüncü olarakta oradaki tuvaleti temizlerim!
D'abord, je nettoie les bureaux. Ensuite, je nettoie le couloir. Et je finis par les toilettes.
On üçüncü ziyaretçi olarak çok resmi bir partiye katılacaktım.
Je pourrais presque en dire autant de mon côté.
Bu ülkenin sıkıntısı da, her ikinci adam misyoner olarak doğduğunu düşünürken her üçüncü adamın da aklını bir şeylerle bozmuş olması. Teşekkür ederim.
Dans ce pays, 1 personne sur 2 se prend pour un missionnaire, et une sur trois a une idée fixe.
Ben üçüncü çocuğum doğal olarak en önemsizi.
Je suis le troisième enfant... de très loin le moins important.
Sonuç olarak üçüncü gün, Edo Kalesi'ndeki resmi bir toplantıda Lord Doi, genç efendimiz Bennosuke için övgü dolu şu sözleri sarf etti :
En outre... à une session du Grand Conseil, Sa Seigneurie félicita notre jeune Maître dans les termes suivants :
Şimdi otur ve bugün üçüncü kez olarak ağzını bulmaya çalışarak kendini ahmak yerine koy.
Maintenant, assis! Et pour la troisième fois aujourd'hui, barbouille-toi comme un porc en essayant de trouver ta bouche.
Krallığın Yüce Yargıcı, Thomas Becket'i mahkemeye hesap vermek üzere üçüncü ve son kez olarak çağırıyorum.
Grand Justicier du Royaume, cite maintenant Thomas Becket devant cette cour de justice, pour la troisième et dernière fois.
Lemon Pudding. Son üç yarışını üçüncü olarak bitirdi.
Lemon Pudding.
Sadece barışla ve normal ilişki kurulmasını sağlamakla ilgili olan üçüncü parti olarak, ara buluculuk yaparak hizmet sunmaktan mutluluk duyarım.
En tant que tierce partie en faveur de la paix et de l'établissement de relations normales, je serais ravi de vous servir de négociateur.
Kendisinden üçüncü tekil şahıs olarak söz eden biri olup çıkacağım.
Devenir un athlète qui parle de lui à la troisième personne.
Hayatının sonlarına doğru yazdığı günlüklerde Edvard Munch, kendinden üçüncü şahıs olarak bahseder. Brandt, Nanssen veya Karlemann isimlerini kullanır.
Dans ses carnets, utilisés pour l'ensemble des dialogues et commentaires de ce film, Munch parle de lui à la 3e personne, employant tour à tour les noms "Brandt", "Nansen"
Neden kendinden üçüncü bir kişi olarak bahsediyorsun?
Et pourquoi parlez-vous de vous à la troisième personne?
Kendinden üçüncü tekil şahıs olarak söz eden herkes delidir.
Pour parler de soi à la 3ème personne, faut être givré.
Belki üçüncü yada dördüncü, tam olarak hatırlayamıyorum.
Peut-être le 3ème ou le 4ème, je ne me souviens plus très bien.
Ve üçüncü olarak, fiziksel özellikleri hakkında daha fazla şey öğrenmeliyiz.
C'est notre seule chance de gagner.
Bobby, destek ve kurtarma birimi olarak üçüncü manga senin emrinde.
Bobby, vous aurez la section trois : Renforts et urgences.
Lima Sierra'dan ayrıldığımızdan beri, üçüncü gezegenin nasıl olup da... teorik olarak imkansız olan bu yörüngede kalabildiğini merak ediyorum.
Depuis notre sortie de Lima Sierra, je me demande comment la 3ème planète peut maintenir une telle orbite, c'est théoriquement impossible.
Pi sayısının kare kökünü kullanarak, ve onu üçüncü kuvvetine kadar 9'la çarparak, Yengeç Nebula'sına olan mesafeyi tam olarak hesaplamayı başardım.
Prenant la racine carrée de pi, j'ai multiplié par 9 à la puissance 3, et j'ai pu calculer avec précision la distance jusqu'à Crab Nebula.
Tam olarak dört gündür randevu kızıyım ve sen benim üçüncü müşterimsin.
J'ai été call-girl quatre jours et t'es mon 3e client.
Eğer Mitchell bu salak yerine tüm herşeyi düşünüyorsa Martha MacGruder'ı üçüncü derece suçlu olarak gösteremeyiz daha büyük bir sorunumuz var, Gordon Liddy.
Si Mitchell faisait son boulot au lieu de s'occuper de cette folle... on aurait pas ce gamin MacGruder et son cambriolage cochonné.
Bazı kültürlerde, üçüncü meme erkeklik gücünün işareti olarak kabul edilir.
Chez certains peuples, un troisième téton est signe de virilité.
Bu bölgeyi, üçüncü seviye biyo tehlike bölgesi olarak belirlemek mantıklı olacaktır.
Il serait prudent de la placer sous champ d'isolement.
Örnek olarak, Andoryan amibi- - tek hücreli bir canlı ile birleşerek üçüncü bir canlının meydana gelmesini sağlarlar.
Les amibes andoriennes, par exemple. Elles peuvent fusionner avec d'autres organismes pour former une 3e espèce.
Bunu İkinci Dünya Savaşı'ndayken yaptırdım. O zamanlar Çavuş Simpson olarak bilinirdim ve Uçan Cehennem Balıkları grubunu komuta ederdim en savaşçı birliktik bütün bölük içindeki ve ordunun da en savaşçı üçüncü birliğiydik.
Et je commandais les Poissons Diables, l'escadron le plus combatif de la compagnie la plus combative du troisième bataillon le plus combatif de l'armée.
On üçüncü Melek olarak belirlenmiştir.
La cible est désignée en tant que 13ème Ange.
İlk olarak üçüncü soruyu cevaplayın.
Répondez d'abord à ça.
Biliyor musun, bu, homoseksüel kaynaklı olarak karıştığın üçüncü kavga.
C'est ta troisième bagarre pour une histoire homosexuelle.
Aramanın sekizinci gününün sabahı, siyaset dışı üçüncü bir şahıs benimle bu konuyla alakasız özel bir vakayla ilgili olarak iletişime geçti.
Le huitième jour un troisième groupe, non politique, me contacte en raison d'intérêts privés différents.
Sonunda, üçüncü yıl, annemlere yalvararak kendime Süpermen Cadılar Bayramı kıyafeti aldırdım ; doğal olarak.
finalement, j'ai supplié mes parents et j'ai évidemment eu la panoplie de Superman
Harvey Dent, İki-Yüz'e tepki olarak suçla savaşan üçüncü bir kişilik yaratmış oldu.
En réaction à Double-Face, Harvey Dent a créé une 3e personnalité qui combattait le crime.
ağır silahlarla donanmış piyadelerden kurulu bu üçüncü güç, kendini halkın koruyucusu olarak kabul ettirir.
Mobile et lourdement armée, cette 3e force s'impose comme la gardienne de l'ordre public.
- Kendisinden üçüncü tekil sahıs olarak bahsediyor.
Il se parle à la troisième personne?
Teknik olarak, üçüncü buluşmaları değildi ama zaten yemeğe çıkıp dans etmişlerdi.
Techniquement, ce n'était pas un troisième rendez-vous, mais ils avaient dîné et dansé.
Burada yardimci cankurtaran olarak üçüncü yazimi doldurdum.
Je suis ici pour la troisième année en tant qu'assistant de maître-nageur.
Bu bizim resmi olarak ikinci mi yoksa üçüncü mü buluşmamız?
C'est notre 2e ou 3e rencard?
Ve son olarak, üçüncü olan Joe Tanto!
Notre troisième... Joe Tanto!
Kamp sorumluları aileleri fotoğraflarını çekmek için tüm dönen aileleri biraraya topladılar ve ben de üçüncü veya dördüncü eş olarak yanlarında gitmek için bir aileyi seçebileceğim.
Le chef de camp a regroupé les familles qui repartent pour les prendre en photo. Je peux en accompagner une en tant que 3e ou 4e épouse.
Bakın, üçüncü Dük olarak, biz kraliyet mensuplarının küçük bir sırrı ; işe yaramazlığımızın yanısıra muazzam bir borç içindeyiz.
Vous savez, bien qu'étant le 3ème duc, le plus petit secret de nous autres à la court royale- - à part le fait que nous soyons généralement inutiles- - est que nous sommes massivement endettés.
Kendinden hep üçüncü şahıs olarak mı bahsedersin?
Tu parles toujours de toi à la 3e personne?
Gandarium genetik olarak düzenlenmiş, DNA ve RNA arasındaki üçüncü-devre amino sentezinde köprüdür.
Les Gandariums sont une forme de vie conçus pour combler les différences entre ADN et ARN au 3ème stade de la synthèse des acides aminés.
Yani, bu imaj için çok uğraşıyorum, Stu Shepard, gerzek kendinden üçüncü şahıs olarak bahseden, yalnız olması gereken.
J'y mets tellement de soin, à cette image... celle d'un con qui parle de lui à la 3e personne. Je l'ai prouvé : Je mérite d'être seul.
Ne yazık ki Simone bu gece aramızda değil ama modern teknolojinin mucizesi sayesinde üçüncü dünya ülkelerine yaptığı hayır turundan canlı olarak aramıza katılıyor. Bayanlar ve baylar...
Malheureusement, Simone ne peut pas être avec nous ce soir mais grâce au miracle de la technologie, elle est en direct depuis sa tournée de bienfaisance dans le Tiers Monde.
Birinci, üçüncü ve beşinci cinayetler tam olarak 28 gün arayla işlenmiş. Ama "çift rakamlı" cinayetlerin sırası düzensiz.
Comme le dit le Détective Kim les meurtres impairs ont été commis tous les 28 jours, mais les meurtres pairs sont espacés... irrégulièrement!
Hayır. Bu sabah Sark şifreleri elektronik olarak bilinmeyen üçüncü birine yolladı. Bağlantıyı izleyemedik.
Sark a envoyé les codes à une tierce partie qu'on n'a pas pu identifier.
Kilimanjaro Dağı'na tırmanmak, Dünya Serisi'nin yedinci maçında Cubs'ın üçüncü kaledeki adamı olarak oynamak ve uçan top atmak. "
Jouer 3e base pour les Cubs et frapper un coup décisif et faire la course victorieuse dans la 7e manche du championnat. " Ils s'améliorent.