Şamara traduction Français
111 traduction parallèle
Volga'ya kadar ulaşınca Samara artık bir taş atımı mesafede olacak.
D s que je toucherai la Volga, Samara sera une port e de pierres.
Adı "Samara" idi.
Le il s'appelait.
- Eleanor Samara Grant'a güvenebilirsin.
On peut faire confiance a Eleanor Grant.
Sayın vali Eleanor Samara Grant.
Le gouverneur Eleanor Samara Grant.
Eleanor Samara Grant.
Eleanor Samara Grant.
Döndüklerinde Samara onlarlaydı.
Quand ils sont revenus, c'était avec Samara.
Sanki içine kazınmış gibi. Ve bunlar, Samara yanındayken oluyordu. Sanki onları oraya kız koyuyormuş gibi.
Ça brûlait a l'intérieur d'elle-même et ça se passait seulement autour de Samara, elle pensait que c'était de sa faute.
Siz Samara'nın da mı doktoruydunuz?
Vous étiez le médecin de Samara aussi?
Peki Samara'ya ne oldu?
Alors que lui est-il arrivé?
İSİM :
Samara
SM0015, Samara Morgan.
C'est SM 0015, Samara Morgan 14h
Samara?
Samara?
Hayır, Samara.
Non, Samara.
Samara'yı öldürdün, değil mi?
Vous avez tué Samara, c'est ça?
Burası güzel, değil mi, Samara?
N'est-ce pas magnifique ici, Samara?
Bana karşı savaş sürdürüyorsunuz. Ve Moskova'da : bir otelim, üç lokantam, dört ekibim St. Petersburg, Moskova, Samara Rusları inek gibi sağıyorum.
Vous êtes en guerre avec nous, et moi j'ai un hôtel à Moscou, trois restaurants, quatre équipes à Pétersbourg, Moscou et Samara.
Burada olmaz, Samara.
Pas ici, Samara. Pas ici.
Adı Samara.
Elle s'appelle Samara.
Aidan. Samara'nın bizi uykumuzda duyamayacağını söylemiştin.
Tu dis que Samara n'entend pas, quand on dort.
Onu alamayacaksın, Samara.
Tu ne l'auras pas, Samara.
Anlatılanlar doğru mu? - Evet, Samara Morgan evlatlık verildi.
- Samara Morgan a été adoptée.
Ama Samara, hiç ağlamadı.
Mais Samara ne pleurait jamais.
Bu... Bu sizin çocuğunuzla ilgili Samara ile.
Il... s'agit du vôtre.
Samara!
Samara!
İşte geldim, Samara.
Je suis là, Samara.
" Judea ve Samara'yı terk etmek gibi bir niyetimiz yok.
" Nous n'avons aucune intention de laisser la Judée-Samarie [Cisjordanie].
Araştırmacılara göre bu ayın başlarında Sünnilerin yoğun olarak yaşadığı Samara kenti daha çok saldırılara gebe olacak.
Selon les experts, une stratégie plus vaste a commencé avec l'offensive dans le triangle sunnite de Samarra, au début du mois.
İşte buradayım, anne, güzel Samara'nın merkezi,... sana eve dönüş hediyesi alıyorum.
Regarde, maman. Je suis dans Samarra. C'est un cadeau pour mon retour.
Amerikalı askerin kaçırıldığı Samara askeri kampının hemen dışında yer alıyor.
C'est dans ce campement que le corps a été découvert, non loin de Samarra où le soldat avait été enlevé.
Tamam canım Samara Capore!
OK darling Samara Capore!
Samara Kapoor.
Samara Kapoor?
Birileri Samarpreet'i Samara'ya dönüştürecek...
Un qui transformera "Samarpreet" en "Samara..."
Samara Capore!
Samara Capore!
Samara için biri.
Quelqu'un pour Samara.
Bu Donsai'dan, Bayan Samara için.
Ca vient de Donsai, pour Samara.
- Samara.
- Samara.
Samara hemen buraya gel!
Samara Viens ici tout de suite!
Samara Donsai'ın eşi mi?
Samara est la femme de Donsai?
Samara için.
Va au rendez-vous avec Samara.
Ben Samara'ya sormam gerektiğini düşündüm.
J'ai pensé, que je devrais inviter Samara.
Samara Pazar günü okulda kaldı.
Samara est partie au Sunday School.
Samara Capore benimle dans eder misin?
Alors Samara Capore une danse?
- Shimmer, Samara sana sari getirmiş.
- Shimmer, Samara t'as acheté un saree.
Shimmer, Samara'yı görebilir miyim?
- Est-ce que je peux voir Samara?
Samara.
Samara
Samara...
Samara...
Samara Samara ile görüşmek istiyorum.
"Je veux voir Samara Samara"
Samara... Samara... Samara...
Samara...
Ben Samara'yı alırım.
J'emmènerai Samara.
Samara, ben...
Samara, je...
Ama sonra, işleri berbat etti. Samara'daki bir köyün kazayla bombalanmasından sorumlu tutuldu.
Il a causé le bombardement accidentel d'un village à Samarra.