100km traduction Portugais
55 traduction parallèle
- 100 km boyunca yok.
- Não nos próximos 100km.
Ama en az 100'le geliyordu.
Ia pelo menos a 100km.
En az 100'le geliyordu, öyle değil mi?
Ia pelo menos a 100km.
! Kahrolası Coney Adası 50 - 100 mil uzakta.
A porra da Coney Island deve estar a 100km daqui.
İki tren 60 mil hızla gidiyor, biri Chicago'dan, biri Los Angeles...
Dois comboios partem a 100Km / h, um de Chicago, um de Los Angeles...
Buranın 100 km batısında bir çiftlikten. Brazel adındaki bir arkadaş tarafından işletiliyor.
Num rancho a cerca de 100km a oeste daqui, gerido por um sujeito chamado Brazel.
Çok iyi biliyorsun ki benim topraklarım,... 100km dahilindeki diğer çiftlik topraklarına göre çok daha zehirli.
Sabes que o meu solo é mais tóxico do que qualquer outro no raio de 100 quilómetros.
Park yerinde yolumuzu kesip 60'ın üzerinde hız yapınca bir sebepten dolayı eve erken varmaya çalıştığınızı anladım.
Quando nos ultrapassaram no parque e arrancaram a 100km / h... imaginei que queriam chegar a casa antes de nós.
100 km " de 100 litre benzin yakarlar.
Ele vai ficar sem gasolina pois gasta 100l / 100km.
eğer fast food u bir geyiğe saatte 90 km ile çarpmak sanıyorsanız bir köylü olabilirsiniz.
Se pensa que comida rápida é atingir um veado a 100km / h você pode ser um labrego.
Appleton ne kadar, 100km mi uzakta?
Appleton fica a quê? A uns 110 km? Sim.
O araba sana 120 km hızla vurdu ve onu oyuncak gibi fırlattın.
O carro bateu-te a 100km / h e tu atiraste-o fora como a um brinquedo.
Japonlar zayıf düşmüş askerleri 60 millik acımasız bir yürüyüşe çıkarır.
Os japoneses forçam os enfraquecidos soldados a uma marcha brutal de 100km.
- Bağdat ne kadar uzakta?
- Quanto falta para Bagdad? - Uns 100km.
Ben çıkıyorum, çok uzakta değillermiş, 50 kilometre doktorun motorunu ödünç alırım ve eğer 100'le gidersem, yarım saatte orada olurum.
Vou já, está bem? Dizem que estão, a 50km daqui. Peço a moto emprestada ao Sr. Dr., vou a 100km / h e em meia hora estou lá.
Bölge bir, Yellowstone etrafındaki 100 kilometrelik çapı temsil ediyor.
A zona 1 representa um raio de 100km à volta de Yellowstone.
Evet. Benim adım Richard Lieberman, iletişim ekipmanınız çalışıyor mu?
Só as pessoas a viver num raio de 100km de Yellowstone foram evacuados.
Aralarında en ölümcül hâle gelecek olanı Varşova'nın 96 km kuzey doğusunda, burada bulunuyordu.
Aquela que se tornaria a mais mortal de todas estava situada aqui, a 100km a nordeste de Varsóvia.
Saatte 110 km. hızla giden bir toptu, vurmadım, bıraktım.
Uma bola curva a 100km por hora. Não a bati. Foi fácil.
İşte bu yüzden ilk dört kadını 100 kilometre çaplı bir alanda öldürdü.
Por isto que matou as 4 primeiras mulheres numa área de 100Km.
Dan Ryan'da bente çarpmış.
Ia a 100km / h na Dan Ryan, chocou contra o separador.
En fazla 150 km. gidebilirim.
Tenho o suficiente para mais 100km, no máximo.
Bekle biraz, Tripp. Şükran gününden bir gün önce şehri terketmesini ve Hudson River Vadisinden 100km uzakta görüşmesini mi bekliyorsun?
Espere, quer que ele deixe a cidade na véspera do dia de Acção de Graças e percorra 97 km até Hudson River Valley para um ajuntamento?
Denikin Ordularına yalnızca 100 kilometre mesafedeyiz. Kızıl ordu üç noktadan cepheyi sardı.
Estamos apenas a cerca de 100km de distância das tropas do império de Denikin...
Birinin, saatte 90 kilometre hızla giden bir trenden atış yapacağına inanmak zor.
É difícil de acreditar que ele dispare de um comboio a 100Km / h
Bira ve sosisten yüz kilometre uzaktayız.
Estamos a 100km da cerveja e das salsichas.
I-80 yolundan doğuya 100km gittikten sonra Indiana'ya varmış olacağız.
Então, você pega a 80 leste e depois a 65 para Indiana.
Buradan neredeyse 100 km uzakta.
A mais de 100km.
Hayatta kalan herhangi bir hayvan için İlk engel, Yeni Gine'yi sonraki adalar grubu Solomonlardan ayıran 100km genişliğindeki sudur.
Para quaisquer animais náufragos, a primeira barreira teria sido a extensão de 96 quilômetros de água que separa Nova Guiné do próximo grupo de ilhas - as Salomão.
Solomon adası sakinlerinin ataları Yaklaşık 30.000 yıl önce 100km lik geçişi gerçekleştirdi
Os antepassados dos habitantes das ilhas Salomão têm uns 30.000 anos.
100km yüzmek bir çok hayvan için hayal bile edilemez bir başarıdır, ama bu tuzlu su hayvanları diğer hayvanlara benzemez.
Nadar 96 km seria algo inimaginável para muitos animais, mas os de água salgada não estão nessa maioria.
Ancak Yeni Gine ve Solomons arasındaki 100km bir çok kanatlı canlı için zorlu bir engel olduğu kanıtlanmıştır.
Mas os 96 km que separam Nova Guiné das ilhas Salomão permanecem um grande desafio a muitas criaturas aladas.
İki yıl daha Majino hattının arkasında ülkeyi yeniden silahlandırmak istiyordu.
Todas estas torres estão ligadas por um labirinto de túneis, 100Km deles.
Her şekilde yakalanacaksınız, işbirliği yapıp, ikinizde teslim olacaksınız, ya da saatte 90'la lastikleriniz patlayacak ve bir daha ağabey kız kardeş olma şansınız kalmayacak.
Serão apanhados de qualquer forma. Mas podem cooperar e enfrentar isso juntos. Ou os pneus vão estourar a 100km / h.
- 80'e çık. - 80 mi?
- Aumenta para 100Km / h. - 100Km / h?
Saatte 100 km yapıyor ve birkaç ufak şey ekleyebildim.
Velocidade máxima de 100km / h e consegui artilhá-la um pouco.
12 dakika devam eden bu depremler sonucunda 100km genişlikte ve yüzlerce km derinlikte çatlaklar oluştu.
General, vou ter que ligar mais tarde, estamos a passar por um tremor.
3.5 saniyeden kısa sürede 100 km / saat hıza ulaşabilir. Çıkabildiği en yüksek hız 320 km / saattir.
Pode atingir 100km por hora em 3.5 segundos e chegar à velocidade máxima de 318km por hora.
Lokomotif Mühendisleri Birliği, John Galt hattındaki bütün trenlerin hızlarını saatte 180km den 100km'ye düşürmemizi istiyor.
O Sindicato de Engenheiros Locomotivos está a exigir que todos os comboios na Linha John Galt reduzam a velocidade de 160 para 96 quilómetros por hora.
100 km doğuda Sangler bizi tuzağa düşürdü ve adamlarımdan birini öldürdüler.
Fomos emboscados por Sangs a 100km daqui,
Fren izi yok. Muhtemelen 100 km hızla direğe çarptı.
Provavelmente chocou com o poste a 100km à hora.
Paris'e sadece 100 kilometre kaldı.
São apenas 100km até Paris.
Sadece kendini iyi hissettirecek biri varsa 90 kilometre yol gider.
Não ia conduzir 100km para fora da sua zona, se não soubesse que havia lá alguém que o fazia sentir bem.
Saatte 90 km bile yapmıyordun.
Não estava a correr a 100km / h.
Bu çocuklardan hiçbiri 65 milden daha hızlı atamıyor.
Nenhum deles atira a mais de 100km / h.
Yani eşyalar saatte 100km hızla hareket etmediği zaman görebiliyorum.
Claro, quando as coisas param de se mexer a 100 km por hora.
- Dedi, 100 kilometre uzakta oturan adam.
Diz o homem que vive a 100km daqui.
- 110 km geri gitmeniz gerekebilir.
- Vão ter que voltar uns 100km.
Saatte 150km, etrafta da devriye olmayınca.
100km por hora, sem patrulhas à vista.
New York'un 100 km yarıçapında uçuşlar yasak.
Nenhuma aeronave pode entrar ou sair num raio de 100Km.
Tamam yakaladık, 100km doğuda.
Ok, conseguimos, 62 milhas para Leste. É perto.