20 dolar traduction Portugais
2,254 traduction parallèle
Her başvuru için 20 dolar peşinat alıyoruz.
Por isso vamos ter de cobrar uma taxa de 20 dólares pela classificação mediana.
20 dolarınız varsa daha çok yardımcı olacaktır.
Se forem 20 dólares, ajudam ainda mais.
- Evet hanımefendi. Geceliği 20 dolar.
Vinte dólares a noite.
O zaman, zahmetin karşılığında sana bir 20 dolar önersem, ne dersin?
E se eu te oferecer 20 dólares pelo teu incómodo?
20 doların var ve 3 pizza almak istiyorsun.
Muito bem, tens 20 dólares para comprar 3 pizas.
Saatte 20 dolar ödüyorlar.
Pagam-me € 20 por hora.
Hayatım sana şöyle sorayım. Yolda giderken yerde 20 dolar görüyorsun.
Querido, se vires uma nota de 20 no passeio!
Meksikalı olduğuna 20 dolarına bahse girerim.
Aposto 20 dólares em como é chicano.
Saati 20 dolar.
Sim, pagam 20 dólares à hora.
Al 20 dolar.
- Aqui tens 20.
İçinde 20 dolar da vardı.
Eu também tinha 20 dólares.
20 dolar mı?
20 dólares?
20 dolar borcum vardı.
Ainda lhe devia 20.
Çekmecemden 20 dolar yürütmüşsün!
Tiraste 20 dólares da minha gaveta.
Bana 20 dolar borçlusun, seni küçük pislik!
Deves-me 20 dólares, seu puto merdoso!
DVD oynatıcıdan 20 dolar almıyoruz.
Sabem, só durante esta semana, vamos poupar-lhes mais uns 20 % nestes leitores de DVD. Tal como o crocodilo que tirou 20 % ao meu braço.
IPod'lar, 20 dolar.
iPods, $ 20.
Tanesi 20 dolar bayan.
São $ 20 cada, senhora.
Tanesi 20 dolar bayan.
Isso são $ 20.
20 dolar daha vermelisiniz.
Tem de me dar outros vinte.
20 dolar.
Vinte dólares.
IPod'lar, 20 dolar!
iPods, $ 20!
20 dolar eder
São $ 20.
Bundan da 20 dolar.
Vinte dólares neste.
Size 23 dolarlık bir çek versem leziz sosislinizden ve 20 dolar nakit verir misiniz?
Se lhe der um cheque de 23 dólares, dá-me um cachorro quente e 20 dólares em dinheiro?
Sanırım Alette'in editörüne doğru dürüst kıyafet alması için 20 dolar gönderip işini alıp başına çalmasını söyledim.
Acho que enviei 20 dólares ao editor da revista Alette para comprar roupa decente e enfiar o emprego pelo rabo acima.
Eğer 25'lik veya 50'lik alırsan, seans başına 20 dolar kâr edersin.
Portanto, se fizeres 25 ou 50, poupas uns 20 dólares por sessão.
Yirmi dolar mı?
20 dólares?
20 milyon dolar çaldım.
Roubei 20 milhões de dólares.
Ben de bu riski ne için alacağım? Yirmi bin dolar için mi?
E eu arrisco-me a ir dentro por... uns míseros 20 mil?
Tamam, bak ilk pompalama on dolar olur.
É assim... São $ 10 pelo primeiro broche e $ 20 pelo segundo.
20, 40, 60, 70 80, 90 100 dolar.
Vinte, quarenta, sessenta, setenta, oitenta, noventa... 100 dólares.
Film başına 20 milyon dolar alıyor.
Ela ganha $ 20 milhões por filme.
Ona da 20 dolar veririm.
É uma cadeira muito trabalhada.
Cüzdanda 20, 30 dolar kadar var.
Estão 20 ou 30 dólares na carteira.
Daha bulamadığımız en az 20 bin dolar daha var.
Há pelo menos mais 20 mil dólares que ainda não descobrimos.
Sorabilir miyim, 20 bin dolar nakitle polisler tarafından yakalandığınızda senatörün arabasını mı kullanıyordunuz?
Posso-lhe perguntar porque é que, no dia em questão, estava a usar o carro do Senador quando foi detido pela Polícia com 20.000 dólares em dinheiro?
Evet ama bana basketbol topu ve hava pompası için 20 bin dolar veriyorsunuz ben de hangi konuda kimin ihtiyacı varsa yardımcı oluyorum.
Sim, mas dá-me os 20 mil dólares para o basquetebol e uma bomba de ar, e vou fazer gasta-lo com quem vier ter comigo.
- Kalanı ödemek için 20,000 dolar lazım.
- E preciso de 20 mil para pagar o resto.
Ona 20,000 dolar bulup bulamayacağımızın kesin olmadığını söylemiştim.
Eu disse-lhe que não tinha a certeza se conseguia arranjar os vinte mil.
20,000 dolar kayıt ikramiyesi, tanrı bilir üniversite işini kaç yıl ertelemesi gerecek ama onun için sorun değilmiş.
20,000 dólares por assinar. Põe de parte a faculdade, sabe Deus por quantos anos, mas por ele, está bem assim.
Vegas'a gidip şak diye 20,000 dolar kazanamazsın. Bu çok...
Não podes chegar a Vegas e ganhar 20.000 dólares.
Yeni tanışılan birine 20,000 dolar verildiği nerede görülmüş?
Onde é que já se viu, dar 20 mil dólares a alguém que acabas de conhecer?
20,000 dolar kayıt ikramiyesi aldım.
Ganhei os 20.000 de sinal.
- 20 dolar yeter mi?
Vinte?
25 000 dolar.
20 mil dólares.
Topu deliğe sokarsam bana 25000 dolar borçlusun.
Assim que terminar este putt, deves-me $ 20.000.
IPod'lar, 20 dolar.
iPods a $ 20.
- 20 dolar.
- 20 dólares.
Ne alıyorsun? 20-30 milyon dolar mı?
Quanto ganha?
20 milyon doları. 3 yıllık ceza ile kurtulmak için suçunu itiraf etti. Ancak hâkim 10 yıl verdi.
Foram 20 milhões, fizemos um acordo para 3 e o juiz lhe deu 10.