English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Turc → Portugais / [ 2 ] / 20 yıl önce

20 yıl önce traduction Portugais

934 traduction parallèle
Bunu en son 20 yıl önce anlatmıştım.
A última vez que contei esta piada, foi há 20 anos.
Çünkü zafer sizindi 20 yıl önce dersinizi almayı unuttunuz ve şimdi yeniden okula gitmek zorundasınız.
Ganharam a guerra e esqueceram... da lição de 20 anos atrás. E agora têm que pagar tudo de novo.
Onlar havadayken yerden gelenleri gözümün önüne getiriyorum da 20 yıl önce uçtuğumuz için sevinebiliriz Yüzbaşı.
Quando penso no que terão de enfrentar nos céus e na terra, capitão, fico feliz por termos voado à vinte anos atrás.
20 yıl önce aynı şey Nick'in babasının başına da gelmişti.
O mesmo aconteceu ao pai do Nick há 20 anos.
Yaklaşık 20 yıl önce...
DE ESPANHA, HÁ CERCA DE VINTE ANOS...
- Bunu 20 yıl önce söylemiştin.
- Disseste isso há 20 anos.
20 Yıl önce Rimbaud Bankası'nı o soymamış mıydı?
É o Bob do golpe do banco há vinte anos?
Eğer bugün, 1930'da, Kongo'nun bizim 20 yıl önce gittiğimizdeki... gibi bir yer olduğunu düşünüyorsanız... yanılıryorsunuz.
- Se alguém pensa que o Congo que encontrarão hoje em 1930... - é algo como o Congo que encontramos quando fomos lá há 20 anos... - estarão enganadas.
Aşağı yukarı 15-20 yıl önce öldü.
Ah, ele morreu faz 15 ou 20 anos.
20 yıl önce, evlenmeye karar verdiğimiz günden beri... karı-koca olduğumuz günden.
Desde o dia em que casámos e te tornaste meu marido e eu tua mulher.
Buna inanmayacaksın ama 20 yıl önce güçlü-kuvvetli ve çekici bir hizmetçi idi.
Não acreditarias agora, mas há 20 anos, ela era uma rapariga muito bonita.
20 yıl önce sizde öyle olmalısınız Bay Douglas.
Há 20 anos, o senhor também acharia, Sr. Douglas.
Babam 20 yıl önce öldüğünden beri oraya hiç inmedim.
Não vou lá abaixo... desde que ele morreu, há mais de vinte anos.
Onu 20 yıl önce bir defa gördüm.
Vi-o uma vez, há 20 anos.
Sen şimdi bir aktörsün. 20 yıl önce neydin?
É um actor agora. O que era, há 20 anos?
Zaten 20 yıl önce bitmişti.
Acabou-se a peça.
Yaklaşık 20 yıl önce.
Com uns 20 anos de avanço.
Ama onu 20 yıl önce Ablynn'de olduğu gibi Clifton'dan da kovacağım.
Mas vou expulsá-lo de Clifton, como o expulsei de Abilene há 20 anos.
Hala Erika'yı öldüren adamın 20 yıl önce Paris'te o kızı öldüren adam olduğuna mı inanıyorsun?
Continua acreditando que o homem que matou Erika é o mesmo que matou aquela mulher em Paris 20 anos atrás?
20 yıl önce öldü.
Está morta há vinte anos.
Balistiği 20 yıl önce Marchand'la beraber öğrendim. O şimdi İç İşleri'nin baş komiseri.
Estudei balística durante 20 anos com Comissário Marchand, que agora é o Inspector Chefe dos Serviços Internos.
Onun 20 yıl önce neyin peşinde olduğunu kesinlikle bilebilirdin, değil mi, Tom?
Devias saber bem o que ela queria há 20 anos atrás. Não é, Tom?
... 20 yıl önce uzaydan gelen iki konuşan şempanze Cornelius ve Zira'nın çocuklarıdır.
.. de dois chimpanzés falantes, Cornelius e Zira, que vieram do espaço há 20 anos atrás.
20 yıl önce ölmüş olmasına rağmen hala her gün annemi düşünüyorum.
Penso na mamã todos os dias embora já tenha morrido há 20 anos.
Sen... Sen 20 yıl önce çok yakışıklı..... biriymişsindir.
Era... deveria ser muito bonito... há 20 anos.
Onunla 20 yıl önce oynamıştım...
Trabalhamos juntos há...
20 yıl önce Ağustos ayında evlenmiştik.
Casámos em Agosto, há 20 anos.
Bunu 20 yıl önce, kendi gözleriyle görmüştü.
Tivera a prova disso mesmo vinte anos antes.
Hatta dedi ki : "20 yıl önce olsa sizi kendime saklardım."
" Há 20 anos eu a teria seguido ´ `, disse o Sr. Ratchett.
Komutan Koenig. 20 yıl önce size bu garantiyi verirdim, ama... şimdi, bugün bana böyle bir görevi yüklenir misiniz diye soracak olursanız... tüm söyleyebileceğim, elimden geleni yapmaya çalışacağım, ve... elimden geleni yapacağımdır.
Comandante Koenig, há 20 anos ter-lhe-ia garantido que sim, mas hoje, se me pede para aceitar uma tarefa de tamanha importância só lhe posso dizer que farei tudo o que puder. Farei o meu melhor.
20 yıl önce öldü ve suçsuzdu.
Está morto há 20 anos e estava inocente.
20 yıl önce birlikte yaşamaya başladık.
Vinte anos de vida em comum.
Beni 20 yıl önce terk etti.
Sabe-lo bem! Ela deixou-me de rastos há vinte anos...
20 yıl önce Caprica'da olan bir şeyi nasıl kontrol edebilirsin?
Alguém já se lembrou de verificar a história no Camaleão? Como é que se verifica algo que ele diz ter acontecido há 20 yahrens em Caprica?
Ama onlar dünyadan 20 yıl önce ayrılmışlardı ve..... görevleri başarısızlıkla sona erdi diye bildirilmişti.
Eles foram chamados de volta à Terra há 20 anos, a sua missão foi considerada um fracasso.
Görgü tanıkları, güneşten daha büyük alevden bir topun 20 yıl önce ortalığı ateşe verdiğini ifade ettiler.
Testemunhas oculares falavam de uma bola em fogo, maior de que o Sol, que atravessou o céu flamejante, 20 anos atrás.
Ama öldürmeye başlardım eğer saçına zamanından 20 yıl önce ak düşerse.
Porquê?
Yirmi yıl önce feminist hareketin en genç lideriydi.
Há 20 anos, ela foi a mais jovem líder do movimento feminista.
Diyordum ki 4 Temmuzda Key West'te... üç yıl önce saat sekizde...
Só falava em Key West, no Quatro de Julho, há três anos, às 20 : 00. Consegui.
Yirmi yıl önce.
Há 20 anos.
50 yıl önce buraya ilk geldiğimde 20 yaşındaydım.
Quando cheguei aqui, há cerca de 50 anos, tinha 20 anos.
Yirmi, yirmi beş yıl önce ben de hevesliydim. Ama artık değilim.
Há 20, 25 anos, eu estava envolvido, mas agora, não.
O görevler tam olarak, yirmi yıl önce kendim için seçtiğim görevler değildi.
Simplesmente não seriam as tarefas que escolheria para mim há 20 anos atrás.
20 veya 30 yıl önce bu elmasların çoğu... 50,000 rubleye satın alındı ha?
E a maior parte foi comprada há vinte ou trinta anos por cerca de 50 mil rublos?
Bir kaç yıl önce, arkadaşlarımdan biri 20. kattan atlamak isteyen bir tipleydi.
Um amigo meu, há anos, meteu-se com um suicida.
Birkaç yıl önce Kansas City'de.
- Foi feito em Kansas City há 20 anos.
Yirmi yıl önce ülkeyi Augustus, Mark Antony ile birlikte yönetiyordu ama bunun böyle gitmeyeceğini anlamıştım, ikisinden birinin kral olacağını görebiliyordum.
Há 20 anos atrás, Augusto governava com Marco António, mas eu conseguia ver que não ia durar. Conseguia ver que logo, só um deles seria rei.
Yirmi yıl önce, uzaya kaçarken arızalanan gemimiz bu adaya kötü bir iniş yaptı.
E foi há 20 anos atrás, quando a nossa nave,... Caíu do espaço,... E se despenhou nesta ilha.
Çünkü yirmi yıl önce, senin karınla yattım.
Apenas porque, há 20 anos, dormi com a tua mulher.
20 milyon yıl önce bir uzaylı gözlemci bu canlıları zeki,... çevik, sosyal, ve meraklı olarak tanımlardı.
Á cerca de 20 milhões de anos atrás, um viajante do espaço-tempo, poderia ter considerado estes tipos como prometedores, perspicazes, rápidos, ágeis, sociáveis e curiosos.
Evrenin 15-20 milyar yıl kadar önce hiçlikten birdenbire yaratılışı ve sonsuz genişlemesi birbirini çeken son galaksiye kadar kozmik ufuklara sürüklenmesi gibi.
Numa delas o universo é criado não se sabe como, do nada, tem entre 10 e 20 mil milhões de anos, e está a expandir-se para sempre, com as galáxias afastando-se mutuamente, até a última desaparecer no nosso horizonte cósmico.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]