94 traduction Portugais
543 traduction parallèle
376, 377, 378, 379, 380, 381... 382, 383, 384, 385, 386, 387... 388, 389, 390... 91, 92, 93, 94, 95... 96, 97... 398, 399, 400.
376, 377, 378, 379, 380, 381, 382, 383, 384, 385, 386, 387, 388, 389, 390, 91, 92, 93, 94, 95, 96, 97, 398, 399, 400.
- Tören için 94 resepsiyon için 506. Yağmur yağarsa hepsini nereye koyarız bilmiyorum.
Não sei onde os poremos todos se chover.
- 94.
- 100.
Tamam, 94.
Está bem, 100.
Bu çocuk 94 kilometre yürüyebilir mi?
100 quilómetros ou mais com o miúdo no estado em que ele está?
93, 94, 95, 96, 97, 98...
93, 94, 95, 96, 97, 98...
- 1,94.
- Noventa e dois.
Demiryolları, 94.7. 58 cent artmış.
Caminhos de Ferro : 94,7. Subiram 58 cêntimos.
Bak, sadece seni görmek için 20 araba 70 erzak fıçısı ve 94 insanı bir dağdan yukarı çıkarıp yollarını iki gün uzattım.
Ouve, eu trouxe carroças, 70 cabeças de gado e 94 pessoas pela montanha acima, com um desvio de dois dias, só para te ver.
94 cm'e 48 cm.
Noventa e três centímetros por 48.
Arabasındaki sayaç onun 94 mil yol yaptığını gösteriyordu.
O conta-quilómetros do carro dela dizia que ela percorrera 150 km.
Diğer adam Pike, Bayan Marcus ve kızı Finch ile 94. karayolunda ilerliyor.
Pike está a vir pela 94 com a Sra. Marcus e a sua filha.
Sana 194 fiş diyor.
Vai custar-te 1 94 dólares.
Sana yüz doksan dört fiş arkadaş.
1 94 dólares para ti, amigo.
Yoksa berbat bir çifte 194 dolar koymazdı.
Ele não ia apostar 1 94 dólares num miserável par.
- Talim derecesi, Kaptan. % 94.
- Pontuação do exercício : 94 %.
Kerteriz 94'e 7, yükselme açısı 6 derece.
Direcção 94, ponto 7, ângulo de elevação 6 graus.
Hepiniz dilbilgisi kitabınızın 94. sayfasını açın.
Por favor, abram as vossas gramáticas na página 94.
Hepiniz 94 sayfayı açtınız mı?
Estamos todos na página 94?
94 numaralı üs. - 94
- Noventa e quatro.
İki buçuk sene içerisinde 94 erkek belirli tarihlerde ölmek zorunda.
Nos próximos dois anos e meio, noventa e quatro homens devem morrer em datas exactas.
Toplamda 94 suikast yapılması gerek.
Um total de noventa e quatro... assassinatos.
Mengele onları, önümüzdeki iki buçuk sene içinde 65 yaşındaki 94 erkeği öldürmekle görevlendirdi.
Mengele mandou-os matar 94 homens de 65 anos no prazo de dois anos e meio.
65 yaşında 94 erkek, iki buçuk yılda mı?
Noventa e quatro homens de 65 anos... em dois anos e meio.
94 sıradan erkek.
Noventa e quatro... homens insignificantes.
Önümüzdeki 2 buçuk sene içinde 94 erkeği öldürmeyi planlıyorlar.
O seu plano é matar noventa e quatro homens em dois anos e meio.
Umarım bu Lieberman konusunu çözebiliriz ve sen de o güzel isim tahtana 94 tane çentik atabilirsin.
Espero que possamos resolver o problema do Lieberman, e que você consiga pôr 94 cruzes nessa maravilhosa tabela.
Sanırım o 94 ismi ve adresi ezberlemiştir.
Sabia os noventa e quatro nomes e direcções de memória.
Burada sıcaklık 94.7 Fahrenheit nem oranı % 82.
A temperatura aqui é de 94.7 graus Fahrenheit a humidade é 82 por cento.
Nüfus : 94.632.
População : 94.632.
Onlardan biri 94 numaralı element olan plutonyum... bilinen en zehirli bileşenlerden biridir.
Um deles, o elemento 94, é denominado plutónio, e é uma das substâncias mais tóxicas que se conhecem.
94 dolar tutuyor.
São 94 dólares.
485 41 94.
2364194? Liguei dez vezes.
98 olacaktı, 94 değil.
- 96 e não 94.
0,94.
0,94.
94. Başkalarını incitebilecek gücü olup da bu gücü kullanmayan,
Quem pode nos ferir, e sem fazê-lo
Üç, dört, beş... altı...
94, 95... 96...
Alandan birkaç dakika. Hock Road, Highway 94 çıkışında buluşalım.
Perto do aeroporto, 16 km depois da rampa de saída da Estrada Hock, A904.
93, 94, 95, 96...
93, 94, 95, 96...
Benim akrabalarımdan sadece 94 kişi gelecek.
Assim só tenho 94 do meu lado.
Kırmızı köşede ise, altın rengi şortuyla Hawthorne, California'dan, 94 kiloda Kaliforniya'nın ağır siklet boks şampiyonu, Kaplan Joe Jackson.
No canto vermelho, usando calção dourado, de Hawthorne, Califórnia, com 207, o Campeão de Pesos pesados do Estado da Califórnia, Tigre Joe Jackson.
94 attım.
Obtive-o em 94.
Dr. Blumfield biraz gelip 00 : 05 : 28 : 94 şu hastaya bir bakabilir misiniz diye soruyor.
O Dr. Blumfield gostaria que você fosse até a Sala 2... e desse uma espreitadela no paciente dele.
Doksandört yaşındaydı.
Tinha 94 anos.
- Peki nasıl...? - Bayan Hudwalker'ı hatırlıyor musun? Üst dairede yaşayan doksandört yaşındaki kadını.
- Lembras-te de Miss Hudwalker, minha vizinha de 94 anos, cá de cima?
Ben 94 yaşındayım.
Bom, eu tenho 94 anos.
94... 95... 96... 97... 98... 99...
94 95 96 97 98 99
Tansiyon 144'e 94.
Tensão, 144 / 94.
Ben Kitty Potter, canlı yayında karşınızdayım. Bugün Paris'te Sonbahar 1994 koleksiyonlarının ilk günü.
Fala-lhes Kitty Potter em directo, no primeiro dia das colecções de Paris de Outono 94.
Sana alışveriş için para bulmak uğruna başka bir işe daha başlamaktansa. Burnumu bir konserve acacağı ile yırtmayı tercih ederim. Elma için lağımda aşağı yukarı salınmayı tercih ederim.
Seja como for, estava a sair na l-94 a ouvir Toscanini misturado com precisão com o som do meu excelente automóvel alemão quando um condutor sem escrúpulos se meteu à frente.
Her neyse, I-94'ümden ayrılırken benim Alman otomativ makinemin, sesleriyle karışan Toscanini'yi dinliyordum dikkatsiz bir sürücü önümü kesene kadar.
Dá... Bud? - $ 59.25 para cada um.