Abilene traduction Portugais
135 traduction parallèle
ABILENE'E HOŞ GELDİNİZ
BEM-VINDOS A ABILENE
DICKINSON BÖLGE MAHKEMESİ ABILENE
TRIBUNAL DO MUNICÍPIO DE DICKINSON ABILENE
Buralarda hayvancılıkta epey iş var. Abilene'deki demir yolu da bitti çünkü.
Vai haver muito trabalho com gado por aqui... agora que o caminho-de-ferro em Abilene está terminado.
Adama ihtiyacın olmayacak mı senin? Bütün sığırlarını Abilene'e götürürken falan.
Vais precisar de mais homens, não vais, agora que aquele gado vai todo para Abilene?
Fiyatlar iyice yükselince onları Abilene'e götürüyoruz.
Quando o preço sobe, somos nós a levá-lo para Abilene.
Hepiniz ta Abilene'den buraya neden geldiğimi biliyorsunuzdur.
Acho que todos sabem porque vim de Abilene.
Eti Abilene'e götürmek benim için de size olduğu gibi çok zor olacak.
Vai ser tão difícil para mim levá-la para Abilene como era para vocês.
Ama 18 dolar çok daha fazlası ve bunu Abilene'de alabiliriz.
Mas $ 18 é muito mais e é isso que nos pagam em Abilene.
Ama unutma Doktor... eğer bir adam bile sürüsünü Abilene'e götürürse... bütün planlarımızı çöpe attık demektir.
Mas lembra-te disto, Doc, se um homem passar para Abilene com o gado, mais vale deitarmos fora todas as nossas ideias.
Sen Abilene'e dön Windy.
Volta para Abilene, Windy.
Tod Ramsey 6000 baş hayvanlık sürüyle... yola koyulacak.
O Tod Ramsey vai até Abilene... com 6.000 cabeças de gado.
Umarım... bir tek hayvan bile kaybetmeden Abilene'e varır.
Quero dizer... que espero que ele chegue a Abilene, sem perder uma única cabeça de gado.
Abilene'e gidecekler.
Deixamo-los chegar a Abilene.
ABILENE - 210 KM
ABILENE - 200 KM
Abilene buraya 15-20 km uzakta.
Abilene fica só a 15 ou 20 km daqui.
Abilene'e nasıl döneceğiz?
Como vamos voltar para Abilene?
Abilene'e geldikleri için kovboyları ilk kutlayan... ilk ben olacağım.
Tenho de ser o primeiro a ir dar os parabéns aos vaqueiros... por terem chegado a Abilene.
Abilene'de ne işin var?
Que fazes em Abilene?
Tod Ramsey ve diğerleri sürüyü Abilene'e götürmüşler.
O Tod Ramsey e os outros chegaram a Abilene com o gado.
Sana Abilene'de ne demiştim?
Não te esqueceste do que te disse em Abilene?
Ayrıca, yarın Abilene'den dönüyorlar.
Além disso, voltam amanhã de Abilene.
- Abilene.
- De Abilene.
Adım William. Ama herkes bana "Abilene Kid" der.
Chamo-me William, mas chamam-me de "O miúdo de Abilene."
Abilene'den beri hiç silah taşımıyorum
Estou sem munições desde que saí de Abilene.
ben Abilene'de bir banka önünde ölen Adi bir kaçağı hatırlıyorum.
Lembro-me de um fora-da-lei chamado Patch estendido morto em frente ao banco de Abilene.
Abilene'ye kadar daha çok yol var.
Vai ser uma viagem longa e solitária até Abilene.
Ya şimdi yolda bir kurşun yada Abilen'de idam.
Um bala aqui mesmo no trilho ou uma corda em Abilene.
Abilene'nin yarısı bunu biliyor.
Metade de Abilene sabe disso.
fakat Abilene'ye yaklaştıkca işimiz iyice zorlaşacak.
Mas quanto mais nos aproximarmos de Abilene, mais vocês têm de se preocupar.
Abilen'e döndüğün zaman ne yapacaksın.
Que vais fazer quando regressares a Abilene?
Howie, bu ipin Abeline'dakinden nefarkı var.
Howie, não é diferente da corda em Abilene.
Kempp, haklıymış, Abeline'deki adamı da sen öldürdün değil mi?
Mataste aquele homem em Abilene como o Kemp disse!
Üç kez soyguna katıldı Bir kez Abilene posta arabası ve iki kez Dodge City.
Esteve em três assaltos, na diligência de Abilene - e na linha de Dodge City.
Abilene'de üç, Dodge City'de iki leşi var.
Ele matou três em Abileneu e dois em Dodgeu.
- Dodge City'de, Abilene'de, Apache Wells'te.
Dog City, Abellene, Apache Wells...
Sonra pazar açıldı ve ben bin tane boynuzluyu Abilene, Wichita ve Dodge'a sürdüm.
Ao abrir o mercado, levei milhares de cabeças de gado para Abilene...
- Kansas City, Abilene'de mi?
Em todas as cidades. Kansas City, Abilene, Saint Gloria...
Abilene kasabasını şerirlerden temizleyen şerifti.
Foi o Xerife que limpou "Abilene".
Abilene'e giden bir araba sabah burada olacak.
Amanhã, há uma diligência para Abilene.
Abilene Şerifi beni buraya gönderdi.
O Xerife de Abilene mandou-me para cá.
Luke'u Abilene'e gönderdim Wyatt.
Mandei o Luke a Abilene.
Yemeğini bitirip Abilene'in bu yakasındaki herkesi ziyaret edinceye kadar bütün sürü ihtiyarlayıp ölürdü.
Porque quando acabasse de comer e de falar... com todos em Abilene as vacas estariam mortas.
Bakın, Abilene adındaki Kansas kasabası...
Há uma cidade no Kansas chamada Abilene...
Onu burada karşılayacaktım, sonra da Abilene'e gidecektik.
Ela ficou de encontrar-me aqui, e depois vamos para Abilene.
Hepimiz Ablynn'de bir işe giriştik.
Planeámos um assalto em Abilene.
Bir zamanlar Ablynn'in şerifiydi.
Já foi Xerife em Abilene.
Ama onu 20 yıl önce Ablynn'de olduğu gibi Clifton'dan da kovacağım.
Mas vou expulsá-lo de Clifton, como o expulsei de Abilene há 20 anos.
Dört ya da beş yıl önce Abilene'de.
Há quatro ou cinco anos, em Abilene.
- Abilene, uyudun mu?
- Abilene, estàs a dormir?
Yıl 1866, yer Abilene, Kansas idi.
Estamos no ano 1866, em Abilene, no Kansas...
Evet, Lewton? Abilene'e yaptığım son yolculuğu hatırlıyor musun? Evet.
Naquela minha viagem que fiz até Abilene... bem... tinha andado com a manada o dia inteiro... estava cansado, e queria descontrair um pouco.