English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Turc → Portugais / [ A ] / Agata

Agata traduction Portugais

61 traduction parallèle
Kontes Agata de Macopazza'yı tanımayanınız var mı?
Quem não se lembra da condessa Agata de Macopazza?
Hayır, Agata, hayır!
Não, não! Não, por favor!
Hayır, Agata!
Não, não!
Agata bana karşı her zaman iyi davranmıştır.
A Ágata sempre me tratou muito bem... É isso...
Agata söylemişti.
- A Ágata contou-me.
Birgün Agata ile tartışmıştım bu yüzden özür dilemek için evine gittim ama onu Catalina ile karıştırdım.
O que se passa é que um dia zanguei-me com a Ágata, fui buscá-la a casa para lhe pedir desculpa e confundi-a com a Catalina.
Agata!
Ágata!
Agata, beni duyuyor musun?
Ágata, estás a ouvir?
Agata, benim Catalina!
Ágata, sou eu, a Catalina.
- Agata nasıl?
- Como está a Ágata?
Agata bir çocuğa çarpmıştı.
- A Ágata atropelou um menino.
İlaçlarını almayı hep unuturdu ve babam Agata'dan sürekli hatırlatmasını isterdi.
Não se lembrava que comprimidos tinha de tomar e o meu pai pedia à Ágata para lhos dar.
Ben ve Agata onu dışarı çıkardık.
Fui eu e a Ágata que a tirámos de lá.
Agata sandım.
Achei que era a Ágata.
Agata, orada hapsolmuş durumda. Hissediyorum. Ayrıca söylüyor.
Ela diz-me, eu sonho com isso.
Merhaba, Agata.
Olá, Ágata.
Oğlum Arsham, ben de Agata.
Eu sou a Ágata.
Bu daha başlangıç bakalım sırada ne var?
Ágata, deixa-me ver o que vem a seguir.
Şimdi ben, ben Lanen Cubbord'ı görmek istiyorum.
Ágata gostaria de ver o armário da roupa. Tens a chave'?
Jüri üyelerimiz bu onura Murback'teki Aziz Agatha Kilisesi baş solistini layık gördü.
O júri concedeu assim esta honra à primeira solista do Coro da Igreja de Santa Ágata.
Belediye Kurul üyesinin parmağındaki akik taşından da küçük olan yaratıkların çektiği arabasıyla gelir.
É a parteira das fadas, e não é maior do que uma ágata no quarto dedo de um governador.
Böyle, maviş, cam bilyeler mi?
300, 400 berlindes. Berlindes em ágata, assim!
Ebesidir o perilerin, İl meclisi üyesinin parmağındaki akik taşından da küçük bir görünüşe girip Zerreciklerin çektiği arabasıyla gelir.
É ela a parteira das fadas, e aparece em forma não maior que uma pedra de ágata em dedo indicador de regedor, cobrindo com um grupo de minúsculos átomos os narizes de homens deitados a dormir.
- Agatha'ya!
À Ágata.
Hem sadece okula değil bizzat Aziz Agatha'nın ruhuna. Dinsizler onu şehit etmişti. O bu hakareti değil, saygıyı hak ediyor.
Não só à escola, mas como ao espírito da própria Santa Ágata, cujo martírio brutal ás mãos dos pagãos merece reverência e não sacrilégio.
Francis, Aziz Agatha hakkında bir şey biliyor musun?
Francis, sabes alguma coisa sobre a Santa Ágata?
Akik lamba elinde.
"... a lampada de ágata na minha mão! "
Akik.
- Isso é ágata.
Agata!
Ágata! Ágata!
Hayır!
- Não, Ágata! Não!
Ahata ve Catalina'nın doğumgünü Haziran 2004.
Aniversário de Ágata e Catalina, Junho de 2004.
- Nuño, bu doğru.
A Ágata está fechada naquele mundo, sinto-o.
Agata'nın yanındayım.
A Ágata está comigo.
Agata'yı serbest bırak.
Deixa a Ágata.
Agata.
Ágata...
Sizin hiç çocuğunuz olmadı.
A Ágata não tem filhos.
St. Agatha Hastanesi, 214 numarada.
Está no Hospital de Sta. Ágata, quarto 214.
- Orman yeşili, mocha kahverengisi.
- Verde floresta, castanho ágata.
Rahibe Agatha!
Madre Santa Ágata!
Bir taş buldum. Kırmızı akik taşı.
Foi uma pedra, uma ágata vermelha.
Üzgünüm ama kesinlikle kırmızı akik taşıydı.
Desculpe, mas de certeza que foi uma ágata vermelha.
Kırmızı akik.
Ágata vermelha.
Hepsi burada. Angie yara izine uyacak şekilde bir taş modeli çizdi.
A Angie fez um modelo de como a ágata se parece para provocar aquelas feridas.
Perilerin ebesiydi, akik taşından daha büyük değildi bir şehir ayanın işaret parmağının üzerinde, bir takım zerrelerden çizilmiş onlar uykudayken erkeklerin burunlarını çaprazlıyordu
É a parteira das fadas, seu corpo nao é maior que uma pedra de ágata... Tocar uma régua, puxado por um grupo de criaturas, nariz contra os homens, durante o sono.
Yosun renkli akik taşı.
A pedra é ágata muscínea.
Rahibelerin ve Aziz Agatha'nın demir haçla şeytan çıkarmaya çalıştığı söylentileri dolaşıyor.
Correm rumores de que as irmãs de Santa Ágata fazem exorcismos da cruz de ferro.
Bu kızın Agatha'dan.
É da vossa filha Ágata.
Bu Agatha.
É Ágata.
Agatha, çok tatlısın.
Ágata, és muito querida.
Bugün o acıyla karşılaşman aşılamaz bir şey ama üstesinden geldin ve yine de benimle Agatha'ya yardım edecek bir yol buldun.
Ser confrontada com essa dor hoje deve ter parecido insuportável, mas vós superaste-la, e ainda arranjastes maneira de ajudar a Ágata e a mim.
Agatha'ya gönderdiğin yeni mürebbiye için teşekkür etmeye geldim.
Vim agradecer-vos pela nova governante que enviastes à Ágata.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]