Alabilir miyim traduction Portugais
10,504 traduction parallèle
Alanımı değiştirmeyi düşünüyordum. Sizin fikrinizi alabilir miyim peki? Elbette.
Estive a pensar em mudar de especialização, e queria saber se podemos conversar.
Bunu ödünç alabilir miyim?
Importa-se que eu peça isto emprestado?
Şey diyorum... hayır desen de olur tabii ama atkılarından birini alabilir miyim?
Ouça... Acho que seria porreiro se eu... E pode dizer que não, mas...
Uğurlu bir üfürük alabilir miyim tatlım?
Dá um sopro nos dados, querida.
Acaba biraz söz alabilir miyim efendim?
Posso dizer algumas palavras, por favor?
Tony, bir imza alabilir miyim?
Tony, dás-me o teu autógrafo?
Paramı alabilir miyim?
Posso ter o meu dinheiro?
Alabilir miyim?
Posso?
Bir adet sonra kullanma hakkı alabilir miyim?
Pode ficar para uma próxima vez?
- Herhangi bir evi alabilir miyim yoksa...
Posso ficar com uma casa qualquer ou...? Esta é a do Phil.
- Bir içecek alabilir miyim lütfen?
- Uma bebida, por favor.
- Bira alabilir miyim?
- Dás-me uma cerveja?
Biraz su alabilir miyim?
Posso beber água?
Ben, benim arabası alabilir miyim?
Posso levar o meu carrinho, por favor?
Benim arabası alabilir miyim?
Posso levar o meu carrinho?
Kolye ucumu geri alabilir miyim?
Por favor, posso ter o meu medalhão de volta?
Bir dakikanı alabilir miyim?
Tens um minuto?
Telefonunu alabilir miyim?
Posso usar o teu telemóvel?
Şimdi, telefonunu alabilir miyim, alamaz mıyım?
Agora, podes emprestar-me o teu telemóvel ou não?
Telefonunuzu ödünç alabilir miyim?
Tem um telemóvel que possa emprestar-me?
John. Mikrofonunu alabilir miyim?
John, posso tirar o microfone?
Hey, Biraz su alabilir miyim?
Gostava de um pouco de água.
- Ben kucağıma alabilir miyim?
- Posso pegar-lhe? - Não.
Eşyalarımı alabilir miyim?
Posso?
- Ne? - Selam. DVR'ını alabilir miyim?
Podes emprestar o teu DVR?
Coco, zahmet olmazsa bana önerdiğin şu bitki çayından biraz alabilir miyim?
Coco, podias trazer uma chávena do maravilhoso chá de ervas que recomendaste-me?
- Alabilir miyim?
- Posso?
Üyelik alabilir miyim diye soracaktım.
Estava a pensar se podia inscrever-me.
Alabilir miyim?
Importa-se.
Scott Lockhart'ın numarasını alabilir miyim?
Dás-me o número do Scott Lockhart?
Ş imdi biraz daha üzüm alabilir miyim?
Já posso comer mais uvas? Sim, querido.
Bir viski de alabilir miyim?
Podes dar-me um uísque também? Com gelo.
Bir tane daha viski alabilir miyim?
Podes dar-me outro uísque?
Hesabı alabilir miyim lütfen?
Achas que me podes dar a conta, por favor?
Baskomiser, bir dakikanizi alabilir miyim?
Superintendente Chefe, tem um minuto? Superintendente Chefe, posso...
- Hizli bir açiklama alabilir miyim? - Defol, yeterince hizli oldu mu?
- Pode dar-me uma declaração rápida?
Biraz sakız alabilir miyim, lütfen?
Pode dar-me uma pastilha, por favor?
Acılı sosu alabilir miyim, lütfen?
Passa-me o molho picante, por favor?
- Acılı sosu alabilir miyim?
Passam-me o picante, por favor?
Acaba numarani alabilir miyim?
Há alguma maneira de eu... Posso ficar com o teu número?
Güzel bir kitap ödünç alabilir miyim?
Achas que me podias emprestar um bom livro?
Bailey Downs için biraz komşu dayanışması alabilir miyim?
Posso ouvir um aplauso da comunidade para Bailey Downs?
Biraz daha alabilir miyim?
Dás-me mais?
- O listenin bir kopyasını ben de alabilir miyim?
- Também posso ter uma cópia dessa lista?
Biraz alabilir miyim?
Dás-me um pouco?
Bir bardak süt alabilir miyim?
- Podes trazer um colo de leite?
Alabilir miyim onu?
- Posso levá-lo?
Gimlet kokteyli alabilir miyim? - Kimlik?
- Quero um "gimlet", por favor.
Alabilir miyim?
Importa-se?
- Ceketini alabilir miyim?
Posso tirar-te o casaco?
Alabilir miyim...
Posso reaver...