English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Turc → Portugais / [ A ] / Aunt

Aunt traduction Portugais

43 traduction parallèle
Lütfen, Em Teyze!
Por favor, Aunt Em!
Harvey'in söylediği gibi Aunt Rose geldi mi?
A tia Rose apareceu como o Harvey tinha dito?
Aunt'un parmaklarını doğradığı adamotu ve diğer zararları.
A tia com a sua mandrágora, os dedos cortados...
Ormanda iç geçirip uğuldayarak yürüyorlardı bu yüzden insanlar gün ağarmadan girmeye cesaret edemiyorlardı. Çok iyi hatırlıyorum. - Aunt ve onun hayaletleri!
E os fantasmas andavam... suspirando e lamentando-se na floresta... ninguém ousava lá entrar depois do pôr do sol.
İnsanlar içine ne koyduklarını bilseydi, Aunt şimdiye öldürülmüştü.
A tia teria sido morta há muito se soubessem quais são os ingredientes.
Yorma kendini Aunt, çünkü ben bir şey biliyorum.
Nem tente, tia, pois eu sei de uma coisa.
Aunt, ağzını kapalı tutmanı istemek zorundayım.
Peço especialmente para a tia manter a boca fechada.
Aunt eşyaları hareket ettirebilir.
A tia consegue fazer as coisas saltarem.
Aunt'un numaralarını biliyoruz, ama şimdi kibar olun ve görgülü davranın.
Conhecemos os seus truques. Mas seja boazinha e comporte-se.
Aunt'un hilelerinin modası geçti. Hileleri bir de açıklamak gerekir.
Os seus truques estão obsoletos e não são engraçados, pois têm explicação.
- Aunt ölmeli.
A tia devia estar morta.
Ben hapse atılmıştım, Vogler para cezası almıştı. Aunt meydanda kırbaçlandı.
Eu fui preso, Vogler foi multado e a tia foi chicoteada na praça.
Büyük, büyük babanız Lucius Quintus McCaslin Aunt Molly Beauchamp adındaki köle kızı almadı mı? O da Acey'i, o da annem Maydew'u, o da beni doğurmadı mı?
O teu bisavô, Lucius Quintus McCaslin, não agarrou a escrava tia Molly Beauchamp, que teve a Acey, que teve a Maydew, minha mãe, e depois a mim?
Her şey neredeyse hazır, Aunt teyze.
... Está quase tudo pronto, tia Jet.
Teyze.
Aunt Kamna!
Kavun, elmalı kekler ve sarhoş halam Greta.
Melância, tarte de maça, o bêbedo Aunt Greta.
Bee Teyze pastalarını güzelce sunabilsin diye.
Para que a Aunt Bee possa ter um sítio para por as suas tartes a arrefecer.
Kathy Hala'nın söylediği gibi, eğer yaptıklarınla yüzleşmezsen, hiçbirşey öğrenemezsin.
Como tia Aunt Kathy disse, você nunca irá aprender nada se não ver as consequências de suas ações.
Well, when the paramedics revive my aunt Golda, l'll be sure to ask her, okay?
Quando a tia Golda recobrar os sentidos, pergunto-lhe.
Aunt teyze!
- Tia Minn!
Tilly Teyze'nin Şekerleri iki saat bile geç teslimat yaparsa o nakliyenin parasını kaybedecek ve bu geç teslimatta doğacak zararları karşılayacak zaten.
Diz que, se a "Aunt Tilly's Taffy" entregar com 2 horas de atraso, renuncia a qualquer pagamento... e responsabiliza-se pelos prejuízos causados pelo atraso.
- Sen Khardjatou teyze değil misin?
- Tu és Aunt Khardjatou?
Aman tanrım. Millie teyze yürüyor!
Meu Deus, a Aunt Millie está a andar.
Bak Millie teyze yürüyor!
Olha a Aunt Millie está a andar.
- Aunt Boo fişi
- Recibo da loja Aunt Boo.
Evet, Ant Boo'ya gitmiş biliyoruz Randy.
Sim, sabemos que ele foi à Aunt Boo.
Bu neye benziyo biliyormusun, bu bir çeşit Jemima teyzenin Betty Crocker! la tanışması.
Tu sabes o que é isto é tipo Aunt Jemima conhece Betty Crocker.
Aunt Lucy, merhaba.
Olá tia Suzy, olá.
Ramona Teyze'nin barbekü sosuyla âlâkalı kitap yazdığını biliyor musun?
Sabias que o Aunt Ramona escreveu um livro sobre molhos de grelhados?
Ramona Teyze'nin ne kadar et yediğini düşünsene.
Pensa em quanta carne o Aunt Ramona come.
Chen hala harika aşçıdır. Umarım beğenmişsindir.
Aunt Chen é uma grande cozinheira, espero que goste.
Ayı Smokey, Smokey Robinson, çikita muz, Jemima hala....
Smokey o Urso, Smokey Robinson, Chiquita Banana, Aunt Jemima...
- Çalacağımız parçanın ismi...
- "Go Tell Aunt Rhody".
So I don't think I can afford to go home for my aunt's birthday.
Acho que não posso ir a casa para os anos da minha tia.
Eğer güzel bir yemek arıyorsanız tren istasyonunun oradaki Aunt Mel'e gidin.
E se estiverem à procura de um bom sítio para comer, Não há sítio melhor que o restaurante da Tia Mel, ao pé da estação de comboios.
Aunt Mel'e hoş geldiniz.
Bem vindos à Tia Mel.
Aunt Peggy standing next to JFK. Peggy Teyze, Kennedy'nin yanındaydı.
Tia Peggy ao lado de JFK.
"Aunt Jemima sürtüğü"...
"Tia Jemima, puta"...
Buğday Kreması, Hershey'in çikolatası,
Papas de trigo, Hershey, Aunt Jemima.
Aunt Jemima... hala nasıl piyasada bu arada?
- Isso ainda existe?
Aunt ne demek istediğimi biliyor.
Sabe :
Aç değilim.
Tomei o pequeno-almoço com a Aunt Jemima! Não tenho fome.
And one from Aunt Jocasta.
E uma carta da tia Jocasta.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]