Baldy traduction Portugais
47 traduction parallèle
- Hey, Baldy, piyanoyu sustur.
- Baldy, cala o piano.
Baldy, polis alanı boşaltsın.
Baldy, pede à Polícia que evacue a pista.
Baldy, onları ben alırım.
Baldy, eu fico com isso.
- Baldy, bize içki yolla.
- Baldy, manda umas bebidas.
Bana soğuk su ver, Baldy.
Dá-me água fresca, Baldy.
Baldy, ne varsa ver.
Baldy, dá-me o que tiveres.
Baldy, bana bir içki getirir misin?
Traz-me uma bebida, sim?
Bana bir içki getir, Baldy.
Serve-me uma bebida.
Baldy, masaya koyar mısın?
Baldy, traz-ma à mesa, sim?
- Baldy, hazırla.
- Baldy, serve-os.
Şu sırttaki tepeden gözünün görebildiği kadar batıya, ve Old Baldy'nin ötesine.
Desde a crista daquele cume... até onde a vista alcança para oeste, para lá do Old Baldy.
- Evet hanımefendi. - Baldy Lewis.
- Calvo Lewis.
Baldy birşeyler hazırlamış. Yemek ister misin?
Baldy fez umas panquecas.
Baldy, sana söylediğim şeyi yap.
Baldy, faz o que te disse.
Merhaba Baldy.
Olá, Baldy.
Ben de tam bu arkadaşlara... eski dostum Baldy'yi görmek ne güzel diyordum.
Estava agora dizendo a esses homens aqui... que seria ótimo voltar a ver o meu grande amigo Baldy.
Nasılsın Baldy?
Como tem passado, Baldy?
Baldy'nin yerinde buluşalım.
- Isto é quente, meu! Vai ter ao "Baldy's".
- Sağ ol, Baldy.
- Obrigado, Baldy.
- Görüşürüz, Baldy.
- Até à vista, Baldy.
Baldy, benimle gel.
Vem comigo, BaIdy!
Baldy, her şeyi dışarı çıkar. Baldy!
BaIdy, retira-os todos!
- Merhaba, Baldy.
- Olá, careca.
- Ona Baldy'yi anlat.
- Diga a ele sobre Baldy.
- Baldy?
- Baldy? ( ria ) - Sim.
O baldyın kızı, bizi bekliyor olmalıdır
E traz com ela uma vadia de uma amiga. Isto é demais!
Usturasını kaybettiğini söyledi ve benimkini ödünç aldı.
Disse que perdeu a navalha na Old Baldy. Queria a minha.
Baldy, benim.
Baldy, sou eu.
- Baldy bildiriyor!
- Baldy reporta!
Baldy, şimdi sen!
Baldy, vais a seguir!
Acil olarak suya ihtiyacımız var.
Baldy precisamos de água.
Keltoş ve diğerleri onu arıyor!
Baldy e outros estão à procura dele.
Baldy'nin hatırı olmasaydı, seni rahatsız etmezdim.
Se não fosse Baldy, eu não o levaria sem dúvida.
480 kilometre uzaktaydım Baldy gölünde, balık tutuyordum.
Eu estava a 480 km daqui, no Lago Baldy, a pescar.
Sorun Mount Baldy'deki Augustine Elektrik İstasyonu'nda ve ciddiye doğru gidiyor.
O problema é na Central de Energia Augustine, em Monte Baldy, e está a ficar crítico.
keltoş!
Baldy!
keltoş.etrafda dolaşma çıkart üstümden!
Deixa de brincadeiras, Baldy. Tira-me isto da cabeça!
Lanet olası baldy.
Maldito carequinha.
Selam baldy. Ona çantayı ver.
Careca, dá-lhe a mala.
Lanet olası baldy, Beni burada dövüştün Üç gözlü adamla boşuna bir kavga.
Maldito careca, atraiu-me aqui para uma luta sem sentido com o três olhos.
Baldy, gerçekten kanatların var.
Careca, agora realmente tens asas.
- Baldy!
- Baldy!
Baldy!
Baldy!
Dazlaklar!
Baldy! Baldy!
- baldy!
Sim, General, estamos a procurar em toda a parte.