English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Turc → Portugais / [ B ] / Bilgin olsun

Bilgin olsun traduction Portugais

915 traduction parallèle
Bilgin olsun, henüz bir tek Alman denizaltısı geçmeyi başaramadı.
Lá vamos nós, Para sua informação, Neum um só U-boat passou pro lado de cá.
Bilgin olsun diye söylüyorum, geçen hafta Londra'dan Büyükelçi'ye gelen bir mesajı fotoğrafladın.
Na semana passada fotografou um despacho de Londres para o Embaixador.
Bilgin olsun, Corey.
Só para que saibas, Corey...
Bilgin olsun diye söylüyorum, Bayan Ruby Fletcher'ın evine gidiyorum.
Para que saibas, vou a casa da Sra. Ruby Fletcher.
Bilgin olsun diye söylüyorum, Toni'yle evleniyoruz.
Para sua informação, eu e a Toni vamos casar.
Bilgin olsun, işle ilgiliydi.
Para tua informação, falámos de negócios.
Bilgin olsun Callahan : Azınlık halka bu tür polis işinden gına geldi.
Devo informá-lo de que a comunidade está farta desta actuação da Polícia.
Bilgin olsun diye söylüyorum, böyle bir iş hiçbir zaman senin kamyonla yapılmadı.
Pois fica sabendo que um camião nunca conseguiu fazer esse tempo.
- Sadece bilgin olsun dedim, dikkatli ol.
- Tem cuidado.
Bilgin olsun diye söylüyorum, o beni dün gece öldürmeye kalktı.
Fique sabendo que ela tentou matar-me ontem.
- Söylediğin hoşuma gitti. Ama bilgin olsun, yalan söyledin.
Eu gostei do que disseste... mas para a tua informação, mentiste.
Bilgin olsun, herkes canavarların sarışınlardan hoşlandığını bilir!
Todo mundo sabe que os monstros preferem as loiras!
Ve bilgin olsun ben dün bütün gece...
Toda a gente tem medo, Agnes. Ora...
Bilgin olsun, rock'n'roll yıldızı değilim!
Para sua informação, não sou estrela de rock'n'roll!
Adamım, bilgin olsun diye diyorum, biz insanları eğitmeye çalışıyoruz.
Para tua informação estamos a tentar educar as pessoas!
- Bilgin olsun diye söylüyorum demode moda oldu.
Para tua informação, a foleirice está na moda.
Bilgin olsun ; çok çalışıyor.
E para tua informação ele trabalha que se farta.
Bilgin olsun diye söylüyorum, Edgar Allan Poe'nun klasik bir Korku hikayesini okuyorum.
Para tua informação, estou a ler um conto clássico de terror escrito por Edgar Allan Poe.
Ama çok az para ödüyorlar bilgin olsun.
Mas o salário é muito baixo.
Bilgin olsun, o heykeli rehinciden satın aldım.
Para que saibas, comprei a estatueta numa loja de penhores.
Bilgin olsun diye söylüyorum... o seninle benim yanımda olabilmek için evlendi, ama seni hiç sevmedi.
Para tua informação, só se casou contigo para ficar perto de mim ; a ti nunca amou.
Bilgin olsun diye söylüyorum : İlişkimizi Gwen bitirdi, ben değil.
Para sua informação, não fui eu que acabei com a Gwen, foi ela que acabou comigo.
Bilgin olsun, şu anda telefonda polisle konuşuyorum.
Estou ao telefone com a Polícia!
Bilgin olsun, Ramon'un performansı da oldukça iyi.
Era mentira, porque o Ramón também me faz sentir assim.
Webster bilgin olsun diye arıyorum Zelda'yı alıyorum.
Webster, estou a ligar-te para te informar que vou levar a Zelda.
Bilgin olsun, bu çocuk çok başarılı bir basın danışmanı.
Para tua informação... ele é um consultor de mídia bem sucedido.
Bilgin olsun diye söylüyorum. Ben onun babasıyım.
Para tua informação, sou pai dele!
Bilgin olsun diye söylüyorum
Vais aprender comigo Tens tanto para ver
Bilgin olsun diye söylüyorum, klüp artık Neanderthal vatandaşı olan kimseyi almıyor.
Pois fique a saber que... a confraria já não aceita Neanderthais.
Bilgin olsun, bizim yaşımızdakıler seksin özel olduğunu düşünürler.
Para tua informação, os da minha geração acham que o sexo é uma coisa privada.
Bilgin olsun diye söylüyorum, Yılbaşında Paolo, Roma'da.
Para tua informação, o Paolo vai estar em Roma, no Fim de Ano.
Bilgin olsun diye söylüyorum, yalan değildi.
E, para que saiba, isso não é mentira.
Bilgin olsun diye söylüyorum, ona karşı his - settiklerimi geride bırakmak için gidiyorum.
Para tua informação, vou vê-lo para esquecer todos aqueles sentimentos.
Bilgin olsun diye söylüyorum, senden asla nefret etmedim.
Para tua informação, nunca poderia odiar-te.
Bilgin olsun, fişlendim.
Para tua informação, eu fui agarrado.
Bilgin olsun çavuş, karatede kara kuşak sahibiyim ben.
Para a sua informação, Sargento, sou cinturão negro em karate.
Böyle bir şey için bizde öldürülebiliriz, bilgin olsun diye söylüyorum.
Para tua informação, ele podia ter sido eliminado só por causa disso.
Bilgin olsun. O herkeste öyle değildir.
Só para que saibas, não é assim tão comum.
Ve bilgin olsun, konu sadece para değil.
E para sua informação, não se trata apenas de dinheiro.
Biliyorsun, bilgin olsun diye söylüyorum, planının ikinci kısmı yoktu.
Para tua informação, não há segunda parte do seu plano.
Bilgin olsun... General ve ben deliler gibi... nişanlıyız.
Para tua informação, o general e eu estamos profundamente, profundamente... noivos.
en sevdiğin film serisi, sadece bilgin olsun diye.
Filme favorito em adolescente, só para que conste.
Rach, bilgin olsun yeni dairenizin Yılbaşı'ndan beridir sıcak suyu yok.
Rach, só pa saberes... o teu novo apartamento não tem água quente desde o Natal.
Bilgin olsun, Kalp kalbe bir görüşme yapıyordum. Benimle gerçekten ilgilenen biri ile.
Para que saibas, eu estava a ter uma conversa do fundo do coração com alguém que se importa verdadeiramente comigo.
Bilgin olsun diye söylüyorum, bunlar şirket malı!
Para tua informação, estes são da empresa!
Çık! Benim sevgili, tatlı kardeşim bilgin olsun diye söylüyorum ben şu anda kariyerimin tam doruğundayım.
Minha querida irmãzinha... faço-te saber... que neste momento a minha carreira está num ponto bem alto.
Bilgin olsun, bu arabanın üretimi 1974'te sona erdi.
Só para que saibas, acho que eles retiraram estes carros em 1974.
Pekala. Bilgin olsun, Snack Time cipsi yemek üzereydim.
Para tua informação, estava quase a comer uma batata da Snack Time.
Yine de, bilgin olsun, erkeklerle sorunlarım filan yok.
Sabe, para sua informação, eu não tenho sarilhos com homens.
Şey bilgin olsun, Sunset Village'daki katliam... Günümüzün modern klasiklerindendir.
Olha, Massacre na Vila Pôr-do-Sol é um clássico moderno.
Bilgin olsun, yüce mahkeme, bir önceki başvurunu, oy birliğiyle reddetmiştir!
Isto não tem que ver com a Primeira Emenda.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]