English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Turc → Portugais / [ B ] / Boa

Boa traduction Portugais

144,973 traduction parallèle
Çok hoş, çocuklar.
Boa, pessoal.
- Tamam, güzel.
Boa.
- Tamam.
- Boa.
Tamam.
Boa.
İyi akşamlar.
Boa noite.
Tamam. İyi akşamlar.
Boa noite.
Dediğine göre anne babası benden nefret etmiyormuş.
Ela diz que estou na boa com os pais dela e não me odeiam.
Bol şans!
Boa sorte!
Ama iyi biriydi... değil mi?
Mas ela era boa. Não era?
Bu, kendini listeye koyan birine... göre oldukça komik.
Essa é boa, vinda de alguém que se incluiu na lista.
Güzel bir ölümdü.
Foi uma boa morte.
İyi geceler.
Boa noite.
- Açıkçası şu an pek müsait değilim.
Agora não é boa altura.
Hep yetersiz kalırdım.
Nunca era suficientemente boa.
- İyi.
Está boa.
"Taşınmakla iyi ettik" diyorsun.
A decisão de partir foi boa?
- İyi niyetimizin göstergesi olarak yaptık onu.
- Fizemo-lo como prova de boa-fé.
İyi.
Está boa.
Oğlumla iyi bir ilişkim var.
Tenho uma boa relação com o meu filho.
- Bence gelmesen daha iyi olur John.
Não creio que seja boa ideia.
Ama iyi bir şey yapıyorsun.
Mas estás a fazer uma coisa boa.
Güzel soru.
É uma boa pergunta.
Cesetlerin atılma şeklinden organize bir erkek olduğunu düşündük, seri katillerin % 90'ı da erkek olduğundan gayet muhtemeldi.
Pensámos que a forma como os corpos foram despejados, dizia que era um agressor masculino organizado, e como 90 % dos assassinos em série são homens, era uma boa aposta...
Ölene dek güzel bir hayatı oldu.
Ela teve uma boa vida antes de falecer.
Sen iyi bir insansın.
És boa pessoa.
Yaptığı doğruydu belki de.
Talvez tenha tido uma boa ideia.
Belediye Başkanı Boyd iyi bir insan.
O presidente Boyd é boa pessoa.
Annen iyi bir insandı.
A tua mãe era boa pessoa.
Tünaydın John.
Boa tarde, John.
İyi haber şu ki önünde çok parlak bir akademik gelecek var.
Sabes, a boa notícia é que tens um futuro académico brilhante.
- Evet!
- Boa!
- Bu iyiydi.
- Essa é boa.
İyi geceler!
Boa noite!
- Aynen.
- Boa piada.
Evet, tamam, dinleyin, üst sınıftan biriyle evleniyor olabilirim.
Oiçam. Pode ser que ela seja boa demais para mim, sim?
- Bence bu pek iyi bir fikir değil.
- Não acho que seja muito boa ideia.
- Keyifli günler.
- Boa estada.
Tamam, konuşmak iyi oldu.
Está bem, boa conversa.
İşte bu!
Boa!
Bence sen iyisin yeteneklisin hoşsun.
Acho que és boa talentosa e querida.
Peki.
Boa.
Kalsın.
Estou na boa.
Evet!
Boa!
Hayatını çözümlemeye mi çalışıyorsun?
Andas a tentar compreender a tua vida? Tu tens uma boa vida.
İyisin.
És boa.
İyi haber... sanırım bir çıkış yolu var.
A boa notícia é que acho que há uma saída.
Saçmalıklarınızla bol şanslar. Hey.
- Boa sorte com as tuas tretas.
Kızımın gözlerine baktığımda, onun iyi birisine baktığını görmem de önemli.
E saber que a minha filha me vê como boa pessoa.
Ama güvenli olduğundan emin olana dek vicdanım rahat olarak oylamanın devam etmesine izin veremem.
Mas não posso, em boa consciência, permitir que a votação prossiga até ter a certeza de que é seguro.
İyi atış.
Boa pontaria.
Tanrım, Becca iyiymiş.
Caramba, a Becca era mesmo boa.
boab 17

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]