Calliope traduction Portugais
68 traduction parallèle
Büyük Calliope çalacak
O grande órgão soará
Ben Calliope, Düşünceli ve kahraman bir şairim.
Sou Calíope, a musa da poesia épica.
Calliope'de bir çalı savaşı vardı.
Havia uma guerrilha em Calliope.
Bir tekne alıp ve Labbezanga ve çevresine bakmama izin verin.
Empreste-me o Calliope para ir a Labbezanga.
ŞEF DOKTOR CALLIOPE TORRES, DR.
RESIDENTE-CHEFE CALLIOPE TORRES, M.D.
Calliope Iphegenia Torres benim karım.
A Calliope Iphegenia Torres é a minha mulher.
Gerçekten mi? Gerçekten mi? Şey, o zaman... araba, ev ve diğer şeylerin Calliope'nin üstüne olmasına bir şey demezsin.
Então não vai se importar que... a casa, o carro e tudo o resto ficará no nome da Calliope.
Calliope bu Julie, partnerim.
Calliope, esta é a Julie, o meu par.
Beni dinlemiyorsun, Calliope.
Não me estás a ouvir, Calliope.
- Calliope.
- Calliope.
- Calliope?
- Calliope?
- Calliope, bu Julie...
- Calliope, esta é a Julie.
Calliope'nin babasını soruyorsan Cevabım, bilmiyorum.
Se estás a falar do pai da Calliope, a resposta é "não sei".
- Callilope- -
Calliope.
- Hayır, Callilope deme bana, tamam mı?
Não, não me venhas com "Calliope". Está bem?
- Hayır, bana "Calliope" deme.
- Não. Não me venhas com isso.
- Calliope Torres, cerrah olmak için Cleveland'a taşınmak zorunda kalmanı istemiyorum.
Calliope Torres, não quero que tenhas de mudar para Cleveland para seres cirurgiã. Pronto...
Calliope, eskiden konuşurduk.
Calliope, nós costumávamos falar.
Merhaba, Calliope.
Olá, Calliope.
- Calliope Iphegenia Torres!
Calliope Iphegenia Torres!
- Özür falan dileyemem, calliope.
- Não posso pedir desculpa, Calliope.
Hayatın boyunca hep..... bir köprünün üzerinde yürüdün, Calliope,... küçüklüğünden beri.
Toda a tua vida... Estiveste sempre numa ponte, Calliope, desde que eras uma menina.
"Benim güzel Calliope'uma. Güneşin ışıkları seni kıskansın."
"Para a minha bela, Calliope, os raios de sol têm sempre inveja de ti."
Calliope Eckhart.
- Calliope Eckhart.
Hollis Eckhart, parçalanmış zihninde eşinin ölümünden sorumlu tuttuğu kişilerin resimlerini çiziyor. Ve sonra onları teker teker cezalandırıyor.
Na mente estilhaçada do Eckhart, ele desenha retratos de pessoas que ele considera responsáveis pela morte da Calliope e castiga-os um por um.
Bunlar Hollis ve Calliope Eckhart, aynı gün. İki yıl önce.
É o Hollis e a Calliope nesse mesmo dia, há dois anos.
Ve sana söz veriyorum ki, Calliope'ta seni terketmeyecek.
E prometo-lhe, a Calliope também não o vai deixar.
- Calliope... müzik demek.
Calliope significa... música.
Çok güzel siyah saçı var Calliope, güzel saçı var.
Tem um cabelo preto lindo, Calliope, um cabelo lindo.
Calliope, evet.
Sim, Calliope.
Şuradaki Calliope mi?
Aquilo é um Calíope?
Calliope, kalmanı sağlamak için söyleyebileceğim hiçbir şey yok mu?
Calíope, há algo que eu possa dizer - para te fazer ficar?
Bir gün, beni affetmek zorunda kalacaksın. Bunu şimdi yapsan iyi olur çünkü sana âşığım, Calliope. Sen de bana âşıksın.
Vais ter de me perdoar um dia e mais valia que fosse agora porque estou apaixonada por ti e tu estás apaixonada por mim.
Calliope, kafein almayı çok istiyorsun, anlıyorum.
Está bem. Se queres assim tanto a cafeína, Calliope, tudo bem.
- Calliope... müzik demek.
Calliope significa música.
Çok güzel siyah saçı var Calliope, güzel saçı var.
E tem um lindo cabelo preto, Calliope. Um cabelo lindo.
Calliope, Indiana.
Calliope, Indiana.
"Rüzgâr Calliope'nin bıyıklarını titretti."
"O vento acariciou os bigodes de Calíope."
Calliope, ben- -
Calliope...
Yola devam etmemiz gerektiğini biliyorum ama seni seviyorum Calliope.
Sei que temos muito a melhorar, mas... Amo-te, Calliope.
Callie Torres hatta.
Calliope Torres.
Calliope, bu geceki ayin havuzda olacak.
Calliope, o ritual desta noite será na piscina.
Calliope Iphegenia Torres... Hadi taksana!
- Calliope Iphegenia Torres...
- Calliope- -
- Calliope...
Calliope.
Calliope.
Calliope, burası Zeus.
Caliope, aqui é Zeus.
Calliope?
Calliope?
Bunlar Calliope Eckhart'ın ölümünden iki saat sonrası için alınmış flarmoni orkestrası konseri biletleri.
Duas horas depois da Calliope Eckhart ter morrido.
Calliope.
Calliope?
Calliope Torres seni eşim olarak kabul ediyorum...
- Aceito-te, Calliope Torres...
Calliope!
Calliope!