Castellano traduction Portugais
27 traduction parallèle
Castellano burada mı, diyorum?
Perguntei se estiver o Castelhano aqui.
- Bay Castellano.
- Senhor Castelhano.
Don Castellano...
Dom Castelhano.
Gizli bir elçi, General Castellano, Badoglio tarafından İtalya'nın Müttefiklere katılması için şartları öğrenmeye gönderilmişti.
Um enviado secreto, o General Castellano, foi mandado por Badoglio descobrir em que condições a Itália se podia juntar aos Aliados.
Ancak Müttefikler İtalya'dan sadece teslim olmalarını istemişler ve Castellano'ya saldırı planlarını söylemeyi reddetmişlerdi bunun sebeplerinden biri de kuvvetlerinin ne kadar kısıtlı olduğunu İtalyanların bilmesini istememeleriydi.
Mas os Aliados só queriam a rendição de Itália e recusaram mostrar os planos de invasão a Castellano, em parte, porque não queriam que os italianos soubessem como eram limitadas as suas forças.
General Castellano'ya söyleyebildiğimiz tek şey şuydu :
Tudo o que podíamos dizer ao General Castellano era isto :
Valiente, Castellano ailesinden tanınmış bir mafya lideriydi. geçtiğimiz noel'de Bradenton'daki evinde ölü bulunmuştu,
Valiente, pretenso chefe da máfia da família Catalano foi baleado em casa no Natal passado.
Ama bununla Castellano arasında fark var.
Mas há uma diferença entre isto e o Castellano.
Roberto Castellano y Silva Narkotik Şube tarafından aranıyor.
Parece que o Roberto Castellano y Silva foi apanhado pela DEA.
Dellacrace, Paul Castalleno'nun altında sözde ikinci kumandandı.
Dellacroce, que se submetia apenas a Paul Castellano, era um personagem do submundo do crime...
Patron Paul Castalleno hariç.
Todos menos o chefe, Paul Castellano.
Ve bu gece mafya dünyasında görüşmeler var. Ölen baba Paul Castellano ve koruması popüler New York lokantasının dışında limuzinden inerken suikaste kurban gitti.
Paul Castelhano e o seu guarda-costas foram alvejados ao saírem da sua limusina para entrar num restaurante de Nova lorque.
Castellano'nun öldürülmesinden sonra mahallede çıkan gerilimin yanında Noel, uzun zamandır en iyi Noel olmaya adaydı.
Apesar da tensão que tomou conta da vizinhança após a morte de Castellano, Aquele Natal tinha tudo para tornar-se o melhor em muitos anos.
Castellano cinayeti çok kanlı bir Iceberg'in sadece üst kısmıydı.
A morte do Castelhano era apenas a ponta de um iceberg sangrento.
Gotti Capone, Castellano.
Gotti, Capone, Castellano.
Dün bir İspanyol Kulüp Vest'i karıştırmış. Charles hakkında esip gürlemiş.
Ontem no "Best Offing" um gajo do Castellano disse que era do grupo que atirou no Charly.
Hala Paulie Castellano'dan o Shondor Birns ibnesine borç verdiği yetmiş bin hakkında telefonlar alıyorum.
Ainda recebo chamadas do Paulie Castellano sobre os 70 mil que emprestou ao sacana do Shondor Birns.
John Gotti, 1985'te Paul Castellano'ya böyle yapmıştı.
Foi o que o John Gotti fez ao Paul Castellano em 85.
Bak adamım, bu olay sen ve Bay Castellano arasında.
Ouve, meu. Isto é entre ti e o Sr. Castellano.
Peki Bay Castellano nerede?
E onde está o Sr. Castellano?
Ron Castellano aksini söylemedikçe nehrin yukarısında hiç birşey yoktur.
Nada sobe o rio a não ser que o Ron Castellano assim o diga.
Alabama'nın filikası, ben Frank Castellano. USS Bainbridge gemisinin komutanı.
Barco salva-vidas do Alabama, aqui fala Frank Castellano, Comandante do USS Bainbridge.
Fred Castellano.
Fred Castellano.
Castellano, Julie'nin araştırmasını Pica'ya aktardı.. ... Pica da küçük bir servete uygulamalı holografiklere sattı.
Então o Castellano envia a pesquisa de Julie para a Pica, que a vende a Applied Holographics por uma pequena fortuna.
Pica zengin oldu, Castalleno komisyon aldı ve Julie battı.
A Pica fica rica, o Castellano recebe uma comissão, - e a Julie é lixada.
Fred Castellano.
- Obrigado. Fred Castellano.
Castellano'yu unut.
Esquece o Castellano.