Cross traduction Portugais
1,171 traduction parallèle
Spor organizasyonları arasındaki en zengin off-road motor ve kum manyaklarının yarışı.
É o "cross" para veículos motorizados e "buggies" mais radical da história do desporto organizado.
Bayan Cross?
Sra. Cross?
Bayan Cross, size baskı falan yapmaya çalışmıyorum.
Não tento pressioná-la para nada, Sra. Cross.
Bay Blume, sizi Bayan Cross'la tanıştırayım, bir de bu delikanlının adı maalesef hatırımda değil.
Sr. Blume, queria apresentar-lhe a Sra. Cross e não captei o nome deste jovem.
Anlatsana Curly, Bayan Cross'u nereden tanıyorsun?
Diz-me lá, Curly. Como é que conheceu a Sra. Cross.
"Sevgili Bayan Cross," "Bu fırsatı, ayın 23'ünün gecesi gerçekleşen olaylar için sizden resmen özür dilemek için kullanmak istiyorum."
Querida Sra. Cross, queria aproveitar esta oportunidade para formalizar um pedido de desculpas pelo que se passou dia 23.
Geçen gün Bayan Cross'la konuştuğunda... Telefon için izniniz var mı?
Quando falou com a Sra. Cross no outro dia...
Bayan Cross, sizce tekrar arkadaş olabilir miyiz?
Pensa que podemos ser amigos novamente, Sra. Cross?
"Sevgili Max, Bay Blume'un Bayan Cross'la ilişki yaşadığını gizli yollarla tespit ettiğimi üzülerek bildiriyorum."
Isso é para mim? Querido Max... peço desculpa por ter descoberto que o Sr. Blume está a ter um caso com a Sra. Cross.
"İlk kuşkulanışım, onları Cross'un evinin önünde dudak dudağa öpüşürken gördüğümde gerçekleşti."
As minhas primeiras suspeitas apareceram quando os vi aos beijos em frente à casa dela, depois descobri onde foram tomar banho nus.
Bayan Cross... - Bak, eğer durmazsan, kendimi kaybedeceğim! Ciddiyim!
Se não paras eu vou perder a calma A sério.
Bayan Cross nasıl?
- Como é que ela está?
- Hoşça kalın, Bayan Cross. - Hoşça kal, Max.
- Adeus, Sra. Cross.
Bayan Cross, sizi babam Bert Fischer'la tanıştırayım.
Sra. Cross, Eu gostaria de lhe apresentar o meu pai, Bert Fischer.
Blue Cross.
Blue Cross.
Örneğin, gümüş bir a Mother's Cross'un olması.
Por exemplo, que a senhora tem uma Suástica de prata.
Pando şey... Büyük işlerin adamı.
É um tipo muito poderoso em Cross.
Genelde herkes, Pando ile arkadaş olmak ister.
Ouve, em Cross, todos querem ser amigos do Pando.
Sadık, harika insanlarsınız ve bir Southern Cross hak ediyorsunuz. Annem varken olduğu gibi.
São amigos leais e maravilhosos e merecem que o restaurante seja igual a quando a minha mãe estava viva.
Annie, olabildiğince hızlı bir şekilde şehir merkezine gitmeni Southern Cross restoranını bulup bana alabildiğin kadar karamelli ekler almanı rica ediyorum.
Annie, preciso que vás o mais depressa possível à baixa, a um restaurante chamado "Southern Cross" e tragas tantos éclairs de caramelo quanto possível.
Holy Cross'a gittim. Sahi mi?
Andei na escola de Holy Cross.
İlk Christopher Cross albümünü siz yapmıştınız?
Foi o produtor do primeiro álbum do Christopher Cross?
Cenazemde çalacak şarkılar : "Many Rivers to Cross" Jimmy Cliff.
Canções para o meu funeral : "Many Rivers to Cross", de Jimmy Cliff,
Red Cross ile irtibata geçecek, çürük raporu verdirecek böylece geri dönmek zorunda kalmayacağım.
Vai contactar a Cruz Vermelha, tratar do meu processo... ... para eu não ter de voltar.
Mesela Bowdoin, Holy Cross, Georgetown...
Tais como : Bowdoin, Holy Cross, Georgetown...
Ulu Tanrım!
E o Holy Cross? !
Sigortam bunu öder mi sanıyorsunuz?
Pensam que o seguro da Blue Cross vai pagar por isto?
Easy grubu Currahee'ye koşacak!
A Easy vai fazer um cross ao Currahee! Mexam-se!
Bana mı bağlandın, Dr Cross?
Está a ouvir falar de mim, Dr. Cross?
İşe dönme zamanın geldi, Dr Cross.
É tempo de regressar ao trabalho, Dr. Cross.
Jezzie Flannigan, Alex Cross.
Jezzie Flannigan, Alex Cross.
Dr Cross.
Dr. Cross...
Dr Alex Cross, sorumlu Özel Ajan...
Dr. Alex Cross, o Agente Especial encarregado do caso...
- Dr Cross'u ulak olarak kullanıyor.
- Usa o Dr. Cross como mensageiro.
- Dr Cross...
- Dr. Cross...
Dr Cross, bunu görmek isteyebilirsiniz.
Dr. Cross, talvez queira ver isto.
Dr Cross, Ajan Ben Devine.
Dr. Cross, o Agente Ben Devine.
Dr Cross artık hayali alanda değil.
O Dr. Cross já não está no ciberespaço.
- Dr Cross.
- Dr. Cross.
Dr Cross. Ajan Flannigan. İlginize minnettarız ama Dimitri iyi.
Dr. Cross, Agente Flannigan, agradecemos a vossa preocupação, mas o Dimitri não corre perigo.
- Dedektif Cross.
- Detective Cross.
- Dr Cross?
- Dr. Cross?
- Cross.
- Cross.
Cross.
Cross.
Alex Cross'un salak olduğunu mu düşünüyorsun?
Consideras o Alex Cross um idiota?
Cross Soneji'yi Megan'ın artık onda olmadığını bildiği için vurdu.
O Cross disparou porque sabia que o Soneji já não tinha a Megan.
KATİLLERİN KARAKTER TAHLİLLERİ ALEX CROSS
perfil DOS serial killers ALEX CROSS
CROSS İNCELEMEDE MAHVOLDU
CROSS investigado
Adım Alex Cross.
Chamo-me Alex Cross.
Bayan Cross gelmiyor, değil mi?
Ela não vem, pois não?
Ve arkadaşım Rosemarry Cross.
Esta é uma amiga minha, Rosemary Cross.