English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Turc → Portugais / [ C ] / Cutter

Cutter traduction Portugais

510 traduction parallèle
- Adım Cutter. Jake Cutter.
- O nome é Jake Cutter.
Biz ona senin adını koyacağızu, Jake.
Vamos chamá-lo Cutter.
Adı Cutter olacak. Cutter Schofield.
Cutter Schofield.
Demokratik liderler L.B.J. Çiftliğinde yeni yol tasarısı mecliste oylanıyor ve milyoner işadamı Calvin Cutter bu hafta Jaclyn Taylor ile evleniyor.
Líderes democráticos no rancho LBJ os legisladores votarão uma nova lei rodoviária... e o empresário milionário Calvin Cutter casa esta semana com Jaclyn Taylor, filha de...
Arkadaşınızı Calvin Cutter denen adamdan kurtarmamızı mı istiyorsunuz?
Quer salvar a sua amiga de um homem chamado Calvin Cutter?
Murdock'tan bahsetmişken, nerede o? Sen Jaclyn Leigh Taylor, Calvin Cutter'ı yasal kocan olarak kabul ediyor musun?
Jaclyn Leigh Taylor, aceita este homem, Calvin Cutter, como seu legítimo esposo?
Cutter burayı hiç görmediğim kadar sıkı göz altında tutuyor.
O Cutter controla isto de uma forma que nunca vi antes.
- Aletlerimle ne yapacaksın? Calvin Cutter'ın katil olduğunu kanıtlayan kasete ulaşmak için lâzımlar.
Para encontrar a cassete que prova que o Calvin Cutter é um assassino.
Cutter'a mektup yazıp, onu mihrapta terk ettiği için üzgün olduğunu söylüyor.
Escreveu uma carta ao Cutter, a pedir desculpa por o ter abandonado no altar.
- Günaydın Bay Cutter.
- Bom dia, Sr. Cutter.
- Gerçekten üzgünüm Bay Cutter.
Lamento, Sr. Cutter.
Ve Taylor-Cutter Şirketi'ni yönetmeye başladığında beni müdür yapacak.
E, como ele é o accionista maioritário das Empresas Taylor Cutter, eu serei o novo administrador.
- Ne de olsa Cutter'ın hisseleri ona ait.
Afinal, ele tem as acções que o Cutter deseja.
Cutter beni görmeden kaseti alamazdım. Başka türlü buradan ayrılmamıza izin vermezdi. Her şey yolunda gidecek.
Eu não podia roubar a cassete com o Cutter a olhar para mim ou ele não nos deixava sair do condado.
Ama Cutter'ın ofisindeyken, buradan kaçabileceğimiz başka bir şey gördüm.
Tive de abandoná-las. Mas, quando ia a sair do prédio do Cutter, eu vi algo que nos vai ajudar a sair do condado.
Cutter'ın ofisinden 6 mil uçtuk.
Percorremos 10 quilómetros desde o prédio de Cutter.
Bu adam deli Bay Cutter.
- Aquele tipo é louco, Sr. Cutter.
Cutter, kapa çeneni!
Cutter, pouco barulho!
Cutter'ı üzerinize salmadan buradan gitseniz iyi olur.
Por isso, é melhor saírem da minha propriedade antes que solte o Cutter.
Kesişme ihtimali en yüksek olan iki yerin konumları birisi Cutters kavşağının 10.2 mil kuzeyinde, diğeri de Bridgeport kasabası denen yerin 6.7 mil kuzey-kuzeydoğusunda.
Os dois locais mais susceptíveis de intersecção é a 10.2 milhas a norte de Cutter's Crossing e a 6.7 milhas norte-noroeste de uma cidade chamada Bridgeport.
Bu durumda, Cutters Kavşağı diyorum.
Nesse caso, eu diria Cutter's Crossing.
Cutters Kavşağına ne kadar uzaktayız?
Qaunto é que falta para o Cutter's Crossing?
- John Cutter, Stuart Ramsey.
- John Cutter, Stuart Ramsey.
İyi yolculuklar Bay Cutter.
Faça boa viagem, Sr. Cutter.
John Cutter.
John Cutter.
Adım John Cutter.
Chamo-me John Cutter.
- John Cutter.
- John Cutter.
Cutter?
Cutter?
Onun adı John Cutter.
É John Cutter.
Beyefendi... Bay Cutter'a ismini söyle.
Senhor... diga ao Sr. Cutter o seu nome.
Cutter, Douglas'la tanış.
Cutter, este é o Douglas.
Cutter da uçakta.
O Cutter vai nesse avião.
Cutter'ı nasıl kullanabileceğimizi buldum.
Tive uma ideia de como usar o Cutter.
İşler ters giderse Cutter'dan bahsetme.
Se não resultar, não fale no Cutter.
Ben John Cutter'ım. Havayolu güvenliğinden.
John Cutter, segurança da companhia.
Adım John Cutter.
John Cutter.
Bay Cutter, işini becerememişsin.
Não se saiu muito bem, Sr. Cutter.
Bay Cutter'la ben ilgilenirim.
Eu cuidarei do Sr. Cutter.
Dua et de Cutter denilen adam doğruyu söylemiş olsun.
Só espero que o Cutter falasse verdade.
- John Cutter mı?
- John Cutter?
Dua et de adamların Cutter'a bir şey yapmasın.
Os seus homens que não façam mal a Cutter.
Bay Cutter, beni ziyaret etmeniz ne büyük incelik.
Sr. Cutter, que amabilidade vir visitar-me.
Ben Cutter.
Fala Cutter.
Arkadaşın Bay Cutter seni tehlikenin ortasında bıraktı.
O seu amigo Cutter deixou-a numa situação muito precária.
Kontrol kulesi, ben John Cutter.
Torre de controlo, fala John Cutter.
Cutter, ben Henderson.
Cutter, fala Henderson.
Tamam Cutter!
Boa, Cutter!
Hey, John Cutter'ı gördünüz mü?
Viu o John Cutter?
- Cutter askeriye ile görüşür.
- Cutter encarrega-se do lado militar.
Cutter deli.
O Cutter é louco.
Adı Cutter.
Chama-se Cutter.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]