Efendi toranaga traduction Portugais
57 traduction parallèle
- Efendi Toranaga dansınızı yapacak. - Ne?
- O Sr. Toranaga dançará a sua dança.
Efendi Toranaga dansınızı beğendi.
O Senhor Toranaga gostou da sua dança.
- Efendi Toranaga'yı görebilir miyim? - Bilmiyorum.
- Verei o Sr. Toranaga antes de partir?
Efendi Toranaga hayatın ve ölümün aynı şey olduğunu söyleyecektir size.
O Senhor Toranaga dir-lhe-á que a vida e a morte são o mesmo.
Blackthorne, Efendi Toranaga`ya rota defterlerinin ve yolculuk detaylarının bulunduğu seyir defterinin kaybolduğunu söylediğinden beri Peder Alvito, bu belgeleri sürekli bulundurmanın tehlikeli olabileceğini biliyordu.
Depois de Blackthorne dizer ao Senhor Toranaga que os seus roteiros e o diário do navio tinham sido roubados, o Padre Alvito sabia que a posse desses documentos poderia ser perigosa.
- Efendi Toranaga bizimle geliyor mu?
O Senhor Toranaga vem connosco?
- Efendi Toranaga ne zaman gelecek?
- Quando virá o Senhor Toranaga?
Buna Efendi Toranaga karar verecek.
Isso é para o Senhor Toranaga decidir.
Leydi Sazuko, Efendi Toranaga'nın en genç metresidir.
A Senhora Sazuko é a mais jovem das consortes do Senhor Toranaga.
Efendi Toranaga kaleden neden açıkça ayrılmadı?
Por que é que o Senhor Toranaga não partiu as claras?
Efendi Toranaga, onunla gitmemizi istiyor.
O Senhor Toranaga quer que o acompanhemos.
- Efendi Toranaga'nın samurayları.
- Samurais do Senhor Toranaga.
Osaka Kalesi`nde, kararlaştırılan saatte General Hiromatsu, Efendi Toranaga`nın talimatlarına uydu.
No castelo de Osaka, à hora marcada, o General Hiromatsu seguiu as ordens do Senhor Toranaga.
Efendi Toranaga`nın mektubu, Vekiller Konseyi`nden istifasıydı.
A carta do Senhor Toranaga era a sua demissão do Conselho de Regentes.
- Efendi Toranaga bir yolunu bulur.
O Senhor Toranaga encontrará uma forma.
Efendi Toranaga, ikimizin kadırgaya gitmesini ve onlara haydutların saldırısına uğradığımızı söylememizi istiyor.
O Senhor Toranaga diz que nós os dois iremos à galé e diremos que fomos atacados por bandidos.
Efendi Toranaga, tercümanı ve korumaları.
O Senhor Toranaga, o intérprete e guardas.
Efendi Toranaga birkaçını getirmeli.
O Senhor Toranaga tem de levar alguns.
Efendi Toranaga, Efendi lshido'nun onu öldürmeye çalıştığını söylüyor.
O Senhor Toranaga diz que o Senhor Ishido o quer matar.
Efendi Toranaga kaçarsa, asla bir tuzak olmamış olacak.
Se o Senhor Toranaga fugir, então, a armadilha nunca existiu.
Efendi Toranaga'nın sizden istediği, Yedo'da büyük bir kilise, bir katedral inşa etmeniz, çıkarlarına olan güveninin bir işareti olarak.
O Senhor Toranaga disse que pensou em pedir-vos para construir um grande templo, uma catedral em Yedo, como demonstração de confiança nos nossos interesses.
Teşekkür ederim, Efendi Toranaga.
Agradeço-lhe, Senhor Toranaga.
Efendi Toranaga, İngiliz'i alabileceğinizi söylüyor.
O Senhor Toranaga diz que pode ficar com o inglês.
Efendi Toranaga, güvende olması için onu Yedo'ya yolladı.
O Senhor Toranaga mandou-o para Yedo por segurança.
Yedo'da, Efendi Toranaga'nın koruması altındalar.
Estão sob protecção do Senhor Toranaga, em Yedo.
Şahsi samuraylarının, Efendi Toranaga`nın adını haykırışı Yabu`nun gururunun, onuruyla birlikte yok olmasına yol açtı.
O som dos seus próprios samurais a celebrar o nome de Toranaga fez o orgulho de Kasigi Yabu desaparecer, assim como a sua honra.
Efendi Toranaga'nın sana hediyesi.
Este é o presente que o Senhor Toranaga lhe dá.
Efendi Toranaga, Yedo'ya gideceğimizi söyledi.
O Senhor Toranaga disse que íamos para Yedo.
Sana Efendi Toranaga'nın çok akıllı olduğunu söyleyebilirim sadece.
Só lhe posso dizer que o Senhor Toranaga é muito sensato.
Bu kağıt Efendi Toranaga'nın mührünü taşıyor, Anjin-san.
Este papel tem o selo do Senhor Toranaga, Anjin-san.
Efendi Toranaga'nın çok saygıdeğer hizmetlisi olduğunu da söyledi.
Também disse que é um servidor de alta patente do Senhor Toranaga.
Efendi Toranaga, ona sizin dostunuz olup olmayacağını sordu, o da onur duyacağını ve kabul ettiğini söyledi.
O Senhor Toranaga perguntou-lhe se queria ser sua consorte, e ela disse que seria uma honra, e aceitou.
Kocası, Efendi Toranaga'nın hayatını aptalca tehlikeye attı.
O marido colocou a vida do Senhor Toranaga em perigo.
Efendi Toranaga, babasının hatası yüzünden bir çocuğu mu öldürttü?
O Senhor Toranaga mandou matar uma criança por algo que o pai fez?
Bu silahın Efendi Toranaga'nın hediyesi olduğunu söyle ona.
Diga-lhe que esta arma é um presente do Senhor Toranaga.
Efendi Yabu, 20 gün içinde Efendi Toranaga'yı suçlayacaklarını söylüyor. Efendi Toranaga yanıldı.
O Senhor Yabu diz que vão destituir o Senhor Toranaga daqui a 20 dias.
Sana söylemiştim Anjin-san, Efendi Toranaga çok akıllıdır.
Já lhe disse, Anjin-san, o Senhor Toranaga é muito sábio.
Efendi Toranaga, İmparator'dan onu Shogun yapmasını istemezse.
A menos que o Sr. Toranaga peça ao Imperador que o nomeie Shogun.
Efendi Toranaga, gemisinin savaşa ne zaman hazır olacağını bilmek istiyor.
O Sr. Toranaga deseja saber quanto tempo demora a preparar o navio.
Efendi Toranaga'nın izniyle, gemim ve biraz yardımla, yükü paylaşabiliriz, ipekleri ve külçeleri.
Com a autorização do Senhor Toranaga, com o meu navio e com ajuda, podemos dividir a carga, todas as sedas e as barras de ouro.
Güç dengesi, Efendi Toranaga'nın elinde.
O equilíbrio do poder está nas mãos do Senhor Toranaga.
Efendi Toranaga diyor ki, Bugün neredeyse ölüyordum.
O Senhor Toranaga diz : "Hoje, quase fui morto."
Efendi Toranaga bu katana` yı, ona verdiğine karşılık olarak veriyor.
O Senhor Toranaga apresenta esta katana, retribuindo a que lhe deu.
Efendi Toranaga onu senin için sipariş etti.
O Senhor Toranaga deu ordem para que ela fosse sua.
Efendi Toranaga orada duracak.
O Senhor Toranaga parará lá.
Efendi Toranaga'ya iyiliği ve hediyeleri için teşekkür etmek isterim.
Gostaria de agradecer ao Senhor Toranaga a honra e as dádivas.
Bilmiyorum Anjin-san, fakat Efendi Toranaga üvey kardeşiyle buluşacak, Efendi Saigawa Zataki, Shinao'nun Efendisi.
Não sei, Anjin-san, mas o Senhor Toranaga vai ver o meio-irmão, o Senhor Saigawa Zataki, Senhor de Shinao.
Efendi Toranaga'nın üvey kardeşiyse, sorun olmaz.
Se ele é meio-irmão do Senhor Toranaga, está tudo bem.
Efendi Toranaga çok bilgedir.
O Senhor Toranaga é muito sensato.
Anjiro`ya girerken Efendi Buntaro`nun, atıyla Toranaga`nın yanında olması büyük bir onurdu.
O Sr. Buntaro ia ao lado de Toranaga, uma posição de grande honra, quando entravam em Anjiro.
EFENDİ TORANAGA'NIN KARARGAHI
ACAMPAMENTO DO SENHOR TORANAGA
toranaga 45
efendim 34795
efendi 334
efendimiz 532
efendiler 36
efendi bruce 51
efendi yabu 29
efendi richie 17
efendi wang 37
efendi wong 91
efendim 34795
efendi 334
efendimiz 532
efendiler 36
efendi bruce 51
efendi yabu 29
efendi richie 17
efendi wang 37
efendi wong 91