Erickson traduction Portugais
216 traduction parallèle
Dr. Hewitt, Cos Erickson'la tanışın.
Dr. Hewitt, apresento Cos Erickson.
Beni Cos Erickson'a modellik yaparken gördüğünüze göre, onun neyin nesi olduğunu öğrenmek için de ölüyorsunuzdur.
Ainda mais agora que me viu sendo modelada por Cos Erickson, está ansioso para saber sobre ele também.
Erickson, David A asteğmen, A.B.D Donanması 0639552.
Erickson, David A Tenente, Marinha dos E. U.A 0639552.
"Hayrete düşürücü." Bunu da Erickson buldu.
"É Wow". Esta foi o Eric que disse.
Evet, merhaba, bu numarayı bana... eskiden Amerikan Deniz Piyade Teşkilatında olan Roger Erickson verdi.
Sim, oi, deram-me este número de Roger Erickson, que fazia parte das Tropas do Exército dos EE.UU.
Ama Stern, Hawkins ve Erickson, Max'in zevkli tarzını görünce serbest giyimli Cumalar iptal edildi.
Mas, quando viram o estilo do Max, puseram fim à sexta-feira desportiva.
Bay Erickson, iyi günler. Archibald Laken'ın yeniden...
Sr. Erickson, boa tarde, chamo em nome de...
Emory Erickson ;
Emory Erickson :
Doktor Erickson'un deneyine hazırlanmak için... geminin önemli kısımları dışındaki tüm enerjiyi düşürdük.
Na preparação para a experiência do Dr. Erickson, reduzimos a energia em toda a nave, exceto nas zonas essenciais.
Erickson Beamon kolyesi.
É o colar Erickson Beamon.
McCann-Erickson ortakligiysa uluslararasi bir sirket.
A McCann Erickson é uma empresa internacional.
Pan America mi? Pan-Am. McCann-Erickson ajansinin degil ki.
- A Pan Am não faz a McCann Erickson.
Mccann-Erickson ajansi buyukler liginde.
A McCann Erickson é a primeira divisão.
McCann-Erickson'dan Jim Hobart'i bagla.
Jim Hobart da McCann Erickson.
"Hayrete düşürücü." Bunu da Erickson buldu.
"É piramidal." Esta é do Erickson.
Ben iyiyim Erickson.
- Estou bem, Erickson.
Müsait değil ama sizi Özel Ajan Erickson'a bağlayabilirim.
Não está, mas posso passá-lo ao Agente Especial Erickson.
Özel Ajan Erickson'un sesli mesaj kutusuna ulaştınız.
Chegou à caixa de correio do Agente Especial Erickson.
Dedektif Hoffman, ben Özel Ajan Erickson.
Detective Hoffman, fala o Agente Especial Erickson.
Ben Özel Ajan Erickson.
Sou o Agente Especial Erickson.
Cowan, ben Erickson.
Cowan, é o Erickson.
30. sokak ile Leaf... 30. Sokak ile Leaf Erickson'ın kesiştiği yerde.
No cruzamento da 30 com a Leif Erikson.
Adı Tim Erickson.
Chama-se Tim Erickson.
Erickson üçüncü ayları olduğunu, kutlamak için dışarı çıkacaklarını söyledi.
Sim, o Erickson disse que era o terceiro mês de aniversário, e que iam sair para celebrar.
Sıradaki kişi, Ontario'dan Marshall Ericksen.
Já a seguir vindo de Ontario, Marshall Erickson.
Erickson bizim kardeş şirketimiz.
Erickson é a nossa filial.
Erickson da mı geberdi?
A Erickson bateu a bota?
Erickson!
Erickson...
Erickson'ın bulduğu tuzaktaki kurbanlar.
As vítimas nas armadilhas que o Erickson encontrou.
B.B.D.O., Leo Burnett, McCann-Erickson,...
Se estiverem interessados nesse trabalho, eis uma lista de agências que o fazem bem :
Cutler, Gleason and Chaough ve Benton and Bowles.
BBDO, Leo Burnett, McCann Erickson,
- Genel olarak Erickson düğünü yüzünden. Warren Erickson'un Erickson'u.
O casamento dos Erickson era uma das coisas.
Şu zengin piç Erickson'la konuştunuz mu?
Falou com aquele riquinho idiota do Erickson?
Erickson mu?
- Erickson?
Bana DNA örneğiniz lazım Bay Erickson.
Vou precisar de uma amostra do seu ADN, Sr. Erickson.
Mahkeme DNA'sını almak için....... Erickson'u zorlamayı reddediyor elimizdeki kanıtlar yeterli bulunmamış.
O tribunal recusa-se a exigir uma amostra de ADN do Erickson baseada no que temos até agora.
Erickson'un içeriden bilgilendirme nedeniyle hapiste olan bir oğlu varmış.
Erickson tem um filho preso por "insider trading".
Erickson kendi kendini yetiştirmiş bir adam. Liseyi bitirmemiş, lehimleme dersi almış işini en başından kendi kurmuş.
Erickson é um homem auto-suficiente, nunca terminou o colégio, fez cursos de soldador, construiu o negócio do zero.
Kızı evleniyor, bir sürü gerginlik evet, evet Erickson gibi biri bu kadar baskı altında patlayabilir.
Sweets, matou-a? O casamento da filha, muita tensão... é, um homem como Erickson pode perder o controle sob pressão.
Bunlar kurbanın tırnaklarında bulunan DNA örnekleri bu da küçük Erickson'un CODIS'ten alınan DNA profili.
Estes são os resultados de ADN da pele encontrada sob as unhas da vítima. E aquele é o ADN de Erickson Jr.
Warren Erickson olamaz.
Não é o Warren Erickson.
Raina Erickson'ın mazareti kabul edilmiş.
O álibi de Raina confere.
Bay Erickson, size paragöz diyenlere ne söylemek isterdiniz?
Sr. Erickson, o que diria a quem o chama de mercenário?
Erickson ifadesinin iki saati daha kaldı.
Tenho mais duas horas do depoimento de Erickson.
Bay Erickson, burada onbeş yılı aşkın bir süre Deniz Kuvvetlerinde görevli olduğunuz yazıyor.
Sr. Erickson, diz aqui que esteve na Marinha durante praticamente os últimos 30 anos.
Buradayım çünkü High Star ve Howard Erickson hakkında araştırma yapıyorum.
Estou aqui porque estou investigando a High Star e o Howard Erickson.
Orada Erickson için çalışırken, sana bir şey oldu mu?
Aconteceu-te alguma coisa quando trabalhavas para o Erickson?
Evet, Al En azından hala birbirimize sahibiz.
O Sr. Erickson andava com o limpa-neve, apanhou uma moeda de 25 cêntimos, lançou-a para o outro lado da rua, acertou na cabeça do Bud.
Ben Erickson.
- É o Erickson.
Afedersiniz, Bay Erickson?
Com licença, Sr. Erickson?
"Erickson Kongreden Önce Ortaya Çıktı"
ERICKSON NO CONGRESSO