Fabrika traduction Portugais
1,069 traduction parallèle
Bir fabrika yaptırdığınızı duydum.
Ouvi dizer que está construindo uma fábrica.
- Fabrika yaptırıyormuşsun.
- Você está construindo uma fábrica.
Fabrika yaptırıyorum.
Estou construindo uma fábrica.
Borowiecki ile fabrika kuruyoruz.
Estamos instalando uma fábrica com Borowiecki.
Yeni, güzel bir fabrika.
É nova é muito bonita.
Biliyorum, fabrika müdürü olarak, öyle konuşmak zorundaydınız.
Você é o diretor da fábrica e tinha que dizer aquilo, eu entendo.
Fabrika işleriyle ilgili şeyler.
Mas isso é importante para o bem da fábrica.
Fabrika kuruluyor mu?
Como vai a construção da fábrica?
Fabrika sahipleriyle samimi olmak zorundayım.
Tenho que aliar-me aos donos das fábricas.
Fabrika berduşlar için barınak değildir.
Uma fábrica não é abrigo para vagabundos.
Fabrika mı yaptırıyoruz, yoksa saray mı?
Será um palácio, não uma fábrica.
Kendi parasıyla kim fabrika kurar ki?
E quem constrói uma fábrica usando seu próprio dinheiro?
Fabrika büyüsün ve asla yanmasın.
Pela fábrica! Para que cresça e nunca se incendeie.
"Hoşgeldin" demek ne mutluluk, gerçi hiç zamanım yok fabrika bugün açılıyor da.
Que prazer vê-lo aqui! Mas não tenho muito tempo, estamos inaugurando a fábrica hoje.
Fabrika yanıyor!
A fábrica está pegando fogo!
- Fabrika yanıyor.
- A fábrica se queimou.
Japonlar Bay Countances'in aklındaki parfümü üretmek için dört tane fabrika kurdu.
Os Japoneses construiram quatro fábricas para fazer o perfume que ainda está na cabeça do Sr. "Coutance".
Ama onlar otobanlarda ve fabrika yemekhanelerinde ucuz ve kötü yemek satıyor.
Até agora ocupavam-se de auto - - estradas e de comida para empresas...!
Bir yerlerde bir fabrika var.
Preciso de a encontrar.
Ama bu fabrika çok iyi korunuyorsa, içeri nasıl gireceğiz?
Mas se esta fábrica está tão bem guardada, como vamos entrar?
Usta merkezden gelmiş kızlar ona hafif yollu alay ederek Dayı diyor. Fabrika halkı bir aile gibi çalışıyor.
"Um homem que chamam de" tio "só para o provocar, porque somos aqui como uma grande família."
Fabrika kapanınca bu zavallılar ne yapacak?
O que fazem estes pobres diabos quando fecharem a siderurgia?
- 10 bin fabrika işçisi hakkını kaybetti.
- 10.000 operários abdicam dos direitos.
Fabrika kapanırsa biz ne oluruz?
Que fazemos quando a siderurgia fechar?
Fabrika kapandığı gün, Chiefs de batacak.
Quando a fábrica fechar, acabaram-se os Chiefs.
Ama fabrika kapanıyor, ve sanırım gelecek yıl iyi bir büro işi ilgimi çeker.
Mas a siderurgia vai fechar, e acho que no ano que vem estava interessado num bom cargo directivo.
Fabrika kapanıyor, ekonomi kötü, sorun çok.
A siderurgia vai fechar, e a economia e coisas assim.
Bir fabrika...
Uma fábrica...
Bazen fabrika düzgün çalışmayan makineler üretir.
Por vezes, a fábrica produz máquinas más que não funcionam.
Ama fabrika senin çalışmayan makinelerden biri olduğunu bilir.
Mas a fábrica sabe que somos uma das máquinas que não funciona.
Fabrika bilir, seni bu yüzden buraya koydular.
A fábrica sabe foi por isso que o puseram aqui.
Sen kötü bir makinesin, fabrika seni bu yüzden burada tutuyor.
Você é uma máquina má, por isso é que a fábrica o tem aqui.
Fabrika 1948'de bir yangında yok olmuş.
A fábrica foi destruída pelo fogo em 1948.
.. fabrika müdürlüğüne yükselen bir kadın hakkında.
De simples operária a directora de fábrica.
Hayret bir şey. Dispanser değil fabrika sanki.
É como trabalhar numa fábrica.
Uzun değil, nükleer bir fabrika işine kısa sürede girmemiz için onun kaynaklarının bir kısmıyla bir iş yapmayı umuyoruz.
Não para nós. Queremos trocar uma parte do território por uma central nuclear.
# Henry Ford Dakikada Bir Araba Üreten Fabrika Açtı. #
Henry Ford inaugura fábrica de automóvel "Um por Minuto".
Fabrika kapalı. Cavennaugh, geri dön.
Ei, pá.O que é isso?
Lanet olası fabrika!
Maldita fábrica!
Los Angeles'taki bu rafineri ziyaretçiler ile birlikte çalışacak ilk fabrika olacak.
Esta refinaria aqui em Los Angeles será a primeira nos EUA a cooperar oficialmente com os Visitantes.
Ayaklanmanın 2. gününde, Getto'nun diğer ucunda, Fabrika Sektöründeki. Pek çok Yahudi Büyük bir sessizlik içinde çalıştı.
No segundo dia da insurreição, no outro extremo do Ghetto, no sector da fábrica... de escovas, onde trabalhavam muitos Judeus, ainda estava tranquilo.
Fabrika kapandı.
A fábrica fechou.
Tarihin en büyük fabrika yangınını... ... tek çeken biz olacaktık. Kırık bacak ve 12 rulo erimiş filmle döndü.
Tenho hipótese de ter fotos exclusivas do maior incêndio fabril da história, e ele volta com uma perna partida e 12 rolos derretidos!
Bu bir fabrika.
É uma fábrica.
Kısa bir süre önce ben bahçıvandım. O öğrenciydi. O fabrika işçisi.
Não há muito, eu era jardineiro, ela estudante, ele trabalhava numa fábrica.
Onları kapatabileceğimiz boş bir fabrika olmalı.
- Procura! Deves ter uma fábrica vazia!
Biryerlerde ıvır zıvır mektup üretmekten başka işi olmayan devasa gizli bir fabrika olmalı.
Deve haver uma gigante fábrica secreta, algures, só para produzir correio que não interessa.
Hepsi fabrika çıkışlı.
Vendido directamento da fábrica.
- Bir fabrika. İş iste.
- Pede trabalho.
- O bir fabrika!
- É uma fábrica!
GANDİ KUZEYDE Peştamallı küçük adam fabrika işçileriyle.
GANDHI VIAJA PARA NORTE O pequeno homem da Índia,...