Fica traduction Portugais
62,968 traduction parallèle
Burada kal.
Fica aí.
Buz gibi kalın, Bro.
Fica quieto, mano.
Aşağı iniyor. Tutun, Romeo-Delta.
Fica em posição, Romeo-Delta.
Bundan daha iyisi olabilir mi?
Será que fica melhor do que isto?
Evet, benimle gel.
- Apenas fica comigo.
Takım elbiseli Han Solo çok iyi görünüyor.
Sim. O Han Solo fica ótimo de fato.
Güzel oldu mu?
Fica-me bem?
Benimle kal.
Fica comigo.
Bunu yaparsan masum bir adam ölecek ve gerçek katil serbest olacak.
Se fizer isso, um homem inocente vai morrer e o verdadeiro assassino fica à solta.
Babamdan uzak dur, duydun mu?
Fica longe do meu pai, ouviste?
Uzak dur!
Fica longe!
Dünya onlarsız daha iyidir.
- O mundo fica melhor sem eles.
Benimle kal, David.
David, fica comigo!
Benimle kal oğlum. Benimle kal.
Fica comigo, rapaz!
Sakin kal, oğlum.
Fica calmo, rapaz.
Söyleme, tamam mı?
Fica entre nós.
- Görüşürüz.
- Fica bem.
Sadece benden uzak dur.
Fica longe de mim.
İçeride kal.
Fica aqui dentro.
Karşımızdakinin ne olduğunu ve onu nasıl durduracağımızı öğrenene kadar saklayalım.
Fica entre nós até sabermos o que é e como o podemos impedir.
Benimkini al.
Fica com a minha.
"Ellen" sana uymuyor.
"Ellen" não te fica bem.
Onun... Midesi bulanıyor çünkü... Kemo yüzünden.
Ela fica maldisposta por causa da quimioterapia.
Benimle kal!
Fica comigo! Olha para mim!
Bana bak! Benimle kal.
Fica comigo!
Boş olan yeri al.
Fica com o armário vazio.
Sakın bir şey söyleme, tamam mı?
Fica calado. Ouviste? Arranja um advogado.
Ben savaş uçağı uçurmayayım sen de mahkemeden uzak dur.
Eu não piloto aviões a jato. O senhor fica longe do tribunal. Parece-lhe bem?
Tüm gün yalnız kalmıyor değil mi?
- Não fica sozinha o dia todo, fica?
Geri dönmezsek, onda kalacak.
Se nós não voltarmos, ele fica com eles.
Kendini kaybetme.
Fica calmo.
Dünya olması gerektiği gibi dışarıda kalacak.
O mundo fica do lado de fora, tal como deve ser.
Araba tamirhanesi birkaç blok yukarıda.
A oficina fica a uns quarteirões daqui.
Paketleme bittiğinde Arturo malları alıp dağıtımla ilgilenecek. Kalan her şeyin güvenliğini o sağlayacak.
Assim que tivermos tudo empacotado, o Arturo vai buscar e orientar a equipa... garantir que tudo fica limpo.
Havalimanı sekiz kilometre uzakta, sınır yüzlerce.
O aeroporto fica a 8 km daqui, a fronteira fica a centenas.
Bizimle kal. Bizimle kal.
Fica connosco, fica connosco.
Koz, sen onunla kal.
Chicote, fica com ele.
- Otopark ne kadar uzakta?
A que distância fica a garagem?
Phaecia, 500 kilometre mesafede.
Faécia fica a 500 km naquela direção.
Ne tarafın doğu, batı olduğunu anlayamıyorum.
Não consigo dizer onde fica o este ou o oeste.
Linc, Yunanistan'a ne kadar var?
Linc... A que distância fica a Grécia?
Fas, Girit'e yakın.
Marrocos fica perto de Creta.
Tabii ki yakın ama gemi benim değil, onu kastediyorum.
Claro que fica. O que quis dizer é que o navio não é meu.
Yarısına satsan yine kârdasın.
Pode empenhá-lo por metade e ainda fica a lucrar.
Muhtemelen bunu gören olursa buradan bakmazlar diye düşünüyordur.
Ele deve ter achado que quem vir isto se fica por aqui.
Şu "X" o gölün doğu kıyısında oluyor.
Este X fica na margem este do lago.
Hadi bakalım!
Fica vendo.
Bakalım ne çıkacak?
Fica vendo.
O sadece...
Simplesmente fica...
Al hadi.
Fica com ela.
Güzel, sıkıca yuvarla.
Para cima e para baixo. Fica um rolo bonito e apertado.