Fisa traduction Portugais
37 traduction parallèle
Kip, Dış İstihbarat Birimi iş görmüyor.
As escutas ao abrigo do FISA não estão a resultar, Kip.
FISA Başkanı Mr. Balestre'ye sıcak bir merhaba diyelim
Gostava que dessem as boas-vindas ao Presidente da FISA, o Sr. Balestre.
Tamam, FLSA Başkanı ile...
Certo, o Presidente da FISA...
FISA izni.
Mandado antiterrorista.
FISA emri çıkartsak?
Que tal um mandado "VIE"?
NSA veya FISA.
NSA ou FISA.
Benden FISA izni çıkartmamı istiyorsun...
Está a pedir-me para emitir um mandado FISA para...
Hem de FISA izni? Artık her şey yasal mı?
Conseguiste autorização de vigilância?
FISA izni sana 4 hafta veriyor.
O mandado de vigilância dá-te quatro semanas.
FISA izni yarın bitiyor.
O mandado FISA expira amanhã.
Yüzlerce saatlik telefon kayıtları elektronik postalar yabancı istihbaratlarla beraber tabii ki.
A juntar gravações telefónicas e e-mails. Tudo com a autorização da FISA.
Bir FISA hakimi, Leland Bennett'e komplocu demeden önce bekleyen bir arama emri. Anladım.
Um mandado pendente diante de um juiz da FISA acusando Leland Bennett de coconspirador.
Bu da Yabancılar İstihbarat Gözetim Eylem yetkisi.
E isto é um mandado "FISA".
Yabancı uyrukluları izleme yasası işimizi kolaylaştırır.
A FISA carimba mesmo tudo.
Çok fazla vaktimiz olmayacak ve doğal olarak meta verileri ne oranda tuttuklarını ajansın bu tür bilgilerden neler öğrendiğini ve FISA raporlarının NSA'in yetersiz gözetimlerine nasıl bir katkısı olduğunu sormak istiyorum.
Não vamos ter muito tempo com ele e eu quero perguntar-lhe, obviamente, a extensão na qual eles têm guardados os meta dados, o quanto a agência aprendeu com este tipo de informação, e em que modos os relatórios FISA providenciaram insuficiente supervisão da NSA.
CIA'nin FBI'ın Başsavcı'nın ve FISA Hâkim'inin bir birleşik devletler hükümet binasına gizlice girmesinin yasal iznini almanın ne kadar zor olduğunu biliyor musun?
Sabes como será difícil conseguir que os directores da CIA, FBI, a Procuradoria Geral, e, finalmente, um juiz da FISA, autorizem a invasão clandestina de um edifício governamental?
Bunun için FISA mahkememiz var ve sen orada değilsin.
Temos um tribunal para isso e não faz parte dele, ponto.
Korkmaz'ın bilgisayarındaki Türkiye bilgileri FISA tarafından koruma altında. - Buna kim karar verdi Müdürüm?
Eles têm um mandado para monitorizar as negociações de Korkmaz com os turcos.
FISA mahkemeleri, Anayasanın 4. maddesindeki gizlilik hakkınızı çiğnemek için basmakalıp bir kurum.
Os tribunais FISA são um pretexto para violações ao direito à privacidade.
Dış İstihbarat Takip Akdi tatbikini hızlıca gerçekleştirmem gerekiyor.
Só preciso da aplicação FISA de reconhecimento rápido.
FISA Mahkemesi.
O tribunal FISA.
Bir FISA mahkeme kararı almak zorunda değil misin?
- É só isso, meu. Não é preciso uma ordem do tribunal FISA?
Demek istediğim FISA yargıçlarının hepsi başyargıç tarafından atanır, yani... Darth Vader, milli güvenlik söz konusu olduğunda "Güm!"
Os juízes do FISA são todos nomeados pelo presidente do supremo tribunal... que é tipo Darth Vader no que respeita à segurança nacional.
Dinle, Ed. Buradaki asıl mesele Beyaz Saray'ın, Janine'nin çok gizli FISA mahkeme kararlarını sızdırdığını fark ettiğinde her şey olabilir.
Escute, Ed, a questão aqui é que a Casa Branca sabe que a Janine tem uma ordem do tribunal FISA altamente confidencial, oriunda de uma fuga.
Elimizde gerçek bir FISA mahkemesi kararı olduğunu açıkça belli ettim.
Deixei bem claro que tínhamos em nossa posse uma ordem autêntica do tribunal FISA.
Glenn, daha önce FISA mahkemesi kararı gören olmadı.
Glenn, nunca ninguém viu uma ordem do tribunal FISA.
Sınıfta FISA mahkemesinden bahsettiğin günü hatırlıyor musun?
Lembra-se daquele dia nas aulas em que nos falou do tribunal FISA?
FISA mahkemesi emrine bir bağlantı var.
Tem uma ligação para a ordem do tribunal FISA.
- FISA mahkemesi biraz vakit alabilir.
- O Tribunal FISA pode demorar.
Terörizme karşı FISA'dan mahkeme karar çıkartıyoruz.
Vamos obter uma autorização FISA, combate ao terrorismo.
- FISA kararı çıktığında söylediler.
Fui informado quando recebemos a decisão do Tribunal FISA.
Seçmenleri yönlendirmek için gizlice Ulusal Güvenlik'i ve FISA'yı kullanmış.
Ele usou secretamente a NSA e a FISA para manipular o eleitorado.
Onun FISA kararını nasıl kullanıp suistimal ettiğini araştır.
Investigue a forma como ele usou e abusou da decisão da FISA.
Sosyal medyayla ilgilenmez. Bayan Harvey, Underwood hükûmetinin seçimi etkilemek uğruna Amerikan halkını gözetlemek için kullandığı bir FISA kararı çıkarıldı.
Menina Harvey, houve uma decisão da FISA, que o executivo de Underwood usou para espiar cidadãos americanos para manipular as eleições.
Eric, FISA'nın arama yetkine ihtiyacımız var.
- Está bem.
FISA'yı mı diyorsun?
Do FISA?
FISA mahkemesi.
O Tribunal FISA.