Fly traduction Portugais
197 traduction parallèle
Topu Donato taşıyordu, Loomis ve Fry engelledi.
Donato transporta a bola. É derrubado por Lumes e Fly.
Tek düşündüğüm, "Bu her şeyin önüne geçer." oldu.
E acrescente uma gorjeta de $ 5 à conta. Sim, senhor. Agora, saia, Fly.
# # Soon they will fly your troubles to sea
# # E em breve eles levarão os vossos problemas para o mar
Eşim şimdi anımsattı, High Chaparral'ın bir bölümünde Kathy Kirby "Beni Yıldızlara Uçur" diye bir şarkı söylüyordu. Elbette bu tür düzenli uçuşlar yok.
A minha esposa lembrou-me que no último High Chaparral a Kathy Kirby estava a cantar levianamente "Fly Me to the Stars" quando, como é óbvio, não há registo de nenhum voo do género,
Sinek!
Braguilha ( = fly )!
- Beni aya uçur!
Fly me to the moon!
- The Fly.
"A Mosca".
Sıra sürüyle olacak, yapalım bi kıyma gene.
So you think you're human beings? To me you're lower than a fly.
Tombstone'lu bir fotoğrafçı olan C.S. Fly... Meksika'ya kadar General Crook'a eşlik etmek... ve görüşmeleri belgelemek için izin istedi.
C.S. Fly, um fotógrafo de Tombstone, pediu autorização para acompanhar o General Crook ao México... e fotografar as negociações.
Bir dahaki koşunun favori ismi Shoo Fly son iki yarışın galibi.
A posição interior é do favorito Shoo Fly, vencedor das duas últimas corridas.
O.K. Corral'den çıkıp Fly'ın oraya gittiler.
Acabaram de sair do O.K. Corral, junto ao Fly's.
O.K. Corral'den çıkıp Fly'ın oraya gittiler.
Saíram do O.K. Corral junto ao Fly's.
Ama Fly bunu asla yapmaz!
Fly nunca faria isso!
O akşam Fly'ı gördüğünde, domuzun aklında bir sürü soru vardı.
Naquela tarde, quando viu a Fly, a sua cabeça era um emaranhado de perguntas.
Yaşlı koyun Fly hakkında yanılmış olmalıydı.
A velha ovelha tinha que estar enganada acerca de Fly.
Fly'in yavruları da büyüdüler.
- Cachorros pastores para venda
Fly için biraz erkendi oysa.
Embora essa altura fosse demasiado cedo para Fly.
Gel, Fly.
Anda, Fly.
Dümdüz Fly. Rex, bu tarafa.
Vai, Fly, vai Rex.
- Fly, uzaklaştır o domuzu oradan.
- Fly, leva esse porco daqui.
Rex'in uyuşturulması, Fly'in kavgada yaralanması sonucu Hoggett'in başka şansı kalmamıştı. Maa!
Com o Rex inactivo e a Fly magoada, o lavrador Hoggett não tinha outra solução.
Çiftlikteki o koyunu öldürebilecek olan şeyi, Fly çok iyi biliyordu.
A Fly sabia que só havia um destino para qualquer criatura... que tirasse a vida de uma ovelha na quinta.
Fly domuzun koyunu öldürdüğüne inanmamıştı. O yüzden hiç yapmadığı birşeyi yapmaya karar verdi :
Mas a Fly não queria acreditar que o Babe fosse um matador de ovelhas, então ficou no campo para fazer algo que nunca tinha feito :
Fly tane tane konuşmaya karar verdi. Çünkü koyunlar aptaldılar, aksini kimse ikna edemezdi ona.
Fly decidiu falar muito devagarinho, pois a verdade é que as ovelhas eram estúpidas,
Biri ateş etmeye başlamış.
O tipo abriu fogo num Fly Burger.
Oğulları Fly Burger'da çalışıyordu.
O filho trabalhava no Fly Burger.
Anita Night Fly adına harika bir albüm yaptı sonunda ama insanlar tarzını fazla diskovari buldu.
A Anita gravou um bom disco na Casablanca, mas algumas pessoas acharam que era muito "disco".
Benimle gelir misin, Fly?
Podes vir comigo, Fly?
Fly ve Rex'in sözlerini anımsayabilseydi, bunun kendisine yardımcı olabileceğini düşündü. Ve kendini düşünmeye zorladı. Ama ancak sevgili patronunun yüzünü hatırlayabildi.
Tentou lembrar-se da Fly e do Rex e das suas palavras sábias, esforçou-se muito, mas mal conseguia lembrar-se da cara do seu estimado patrão.
- And # # And we fly just like birds of a feather # #
Entrou no programa de protecção de testemunhas, fez uma cirurgia plástica e está entre nós como Procurador Geral Janet Reno.
İç alan uçan top kuralı, birinci ve ikinci kale dolu, ya da birinci, ikinci ve üçüncü kale dolu olduğunda uygulanır. "
"Capítulo 25. A regra de infield fly é invocada em casos em que com a primeira e a segunda bases ocupadas, ou a primeira, segunda e terceira ocupadas..."
"Ancak bir dokunma hamlesi, yukarıdaki şartlar altında adil uçuşla sonuçlanırsa, bir iç saha uçuşu olarak kabul edilmez."
"No entanto, uma tentativa de bunt sob as condições acima referidas, que resulte numa bola alta válida não será considerado um infield fly."
- Uçuş bölgesi değil ( No Fly Zone ).
- Zona Proibida.
- Önün açık kalmış.
- A tua "fly" ( braguilha ).
- Nasılsın Fly?
- Como estás, Fly?
Tamam mı Bay Fly?
Está bem, Sr. Fly?
Gidelim Fly!
Põe-te a mexer!
Bu Fly. Selam.
Este é o Fly.
Memnun oldum Fly.
Foi um prazer conhecer-te.
Peki arkadaşın Fly'la ne zamandır tanışıyorsunuz?
A respeito do Fly, há quanto tempo se conhecem?
Uçabildiğime inanıyorum
$ l believe I can fly
Kanatlarımı açıyorum ve bi yerlere uçuyorum
$ l spread my wings and I fly away
- Uçabiliyorum - Uçabildiğime inanıyorum
- $ l can fly - $ l believe I can fly
- Uçabiliyorum - Sadece kanatlarımı açıyorum
- $ l can fly - $ lf l just spread my wi-i-ings
- Uçabiliyorum...
- $ l can fly... Ooh $ -... liiiiiiiy $
"Free to hang around or fly at any old time" - Ne zaman yiyoruz? - "No equivocation"
Quando comemos?
Fly?
Fly?
- Fly değil.
- Não a Fly.
Fly!
Larga, Rex.
- Hey Fly.
- Toma.
- Uçabiliyorum
- $ l can fly - $ l can fly-y-y-y