Gibbons traduction Portugais
535 traduction parallèle
- İsmim Gibbons. George H. Gibbons. - Evet, Bay Gibbons.
- Chamo-me Gibbons, George H. Gibbons.
Biletiniz burada.
- Sim Sr. Gibbons, estão aqui.
- Bu Şerif Gibbons ve eşi.
- O xerife e a senhora Gibbons.
Ben Gibbons.
Sou o Gibbons.
- Ona iyi bakın, Bay Gibbons. - Sen de kendine iyi bak.
- Cuide dela, Sr. Gibbons.
Ve şimdi, Londra, Savoy Hotel'den... Carrol Gibbons ve orkestrasından gece yarısına kadar dans müziği.
E agora, para o Hotel Savoy, Londres... para música de dança até à meia-noite... com Carrol Gibbons e os seus Orfeões do Hotel Savoy.
Eskiden burada Gibbons, Norris ve diğer çocuklarla düzenli olarak oyun oynardım.
Só ia jogar aqui... Já não vem cá.
5. Bastrop Kontu ve Leydi Higginbottom kimin umurunda,... ya da Nigel Grinch-Gibbons'ı kimin öldürdüğü?
Quem quer saber do 5o Conde de Bastrop e da Lady Higginbottom ou de quem matou o Nigel Grinch-Gibbons?
SIR RODWICK GIBBONS VETERİNERLİK OKULU
FACULDADE DE VETERINÁRIA
Benim adım John Gibbons amme avukatlık bürosunda avukatım.
Chamo-me John Gibbons e sou o advogado oficioso.
Leeza Gibbons bildirdi.
Daqui Leeza Gibbons.
Kontes yeğenimin koruması altında seyahat ediyor. Teğmen Christian Gibbons.
A Condessa viaja sob a protecção do meu sobrinho, o Tenente Christian Gibbons.
Söylemeliyim ki, bu üniforma size itibar kazandırmış Bay Gibbons.
Devo dizer que esse uniforme lhe dá crédito, Sr. Gibbons.
Siz cesur bir adamsınız Gibbons.
És muito valente, Gibbons.
Güzel düşünce Gibbons.
Bem pensado, Gibbons.
Sanırım seni Teğmen Gibbons... ve Berry ile tanıştırmalıyım.
Acho que devo apresentar-lhe os Tenentes Gibbons e Berry.
Parayı verdiğinde yüzlerini görmek istiyorum.
Quero ver as caras deles quando entregares o dinheiro. Gibbons e Berry...
Gibbons ve Berry... Bu Don Juanlar sadece parasız kadınlardan yararlanırlar.
Esses D. Juan's só se atrevem com mulheres sem dinheiro.
Teğmen Gibbons ilerlemeyi yönetti efendim.
O Tenente Gibbons liderou o ataque, senhor.
Teğmen Gibbons'ın Yüzbaşılığının açıklanmasını öneriyorum.
Recomendo que o Tenente Gibbons seja nomeado Capitão, senhor.
Yeni açıklanan Yüzbaşı Gibbons'un komutasına mı efendim?
Para ser comandada pelo recém-promovido Capitão Gibbons, senhor?
Berry and Gibbons were here, with a riding crop.
O Berry e o Gibbons estiveram aqui, com um chicote.
Peter Gibbons.
Peter Gibbons.
Sonraki hedefimiz Peter Gibbons galiba.
O próximo batedor parece ser o Peter Gibbons.
Sen Peter Gibbons olmalısın.
Deves ser o Peter Gibbons.
Konuyu Peter Gibbons'a getirmek istiyorum.
Eu gostaria de passar para o Peter Gibbons.
Peter Gibbons... suyu çıkmış ve anlamsız bir hayatınız var... ve siz çok kötü bir insansınız.
Peter Gibbons... levaste uma vida banal e sem significado e és uma pessoa muito má.
- Gibbons.
Gibbons.
Adım Gibbons.
O nome é Gibbons.
Augustus Gibbons.
Augustus Gibbons.
Bunları yollamasını sağlamak için iyi not almış olmalısın.
Tens de ter uma grande pontuação para fazer com que o Gibbons te mande esta mercadoria.
Gibbons!
Gibbons!
Hey, Gibbons'dan yeni emirler var.Bin.
Hey, engenhocas! Tenho novas ordens do Gibbons. Entra.
Gibbons buna izin vermedi.
Lixaste-me. O Gibbons não autorizou isto.
Mr. Gibbons.
Sr. Gibbons.
Oh, bu arada testi geçtin. Gibbons testi.
Oh, e já agora passaste no teste.
Baba, az önce Marcy Gibbons aradı
Pai, Marcy Gibbons telefonou!
- Değil mi, Leeza Gibbons?
- Não é assim, Leeza Gibbons?
Gibbons!
Gibbons, preciso de si já, se faz favor.
Aradaki mi? Aradaki Gibbons. Çocukluktan genç kızlığa geçen kızlar için.
Pois, fêmeas desde o entrar e o sair da adolescência.
Bununla sen ilgilen Gibbons.
Atire-se ao trabalho, vá.
Şimdi biraz daha yakınlaştın. Gibbons yaratıcı ekibe katılıyor.
E bem mais perto do que pensa, o Gibbons passa a fazer parte da equipa criativa.
Jackie'yi zaten tanıyorsunuz. Size yaratıcı ekibime yeni katılan Kevin Gibbons'ı tanıştırayım.
Como já conhecem a Jackie passo a apresentar-lhes o mais novo elemento da equipa criativa, Kevin Gibbons.
Çocuğun adı Kevin Gibbons.
O nome do puto é Kevin Gibbons.
Üzgünüm. Ben Kevin Gibbons'la gidiyorum.
Tenho muita pena, já tinha combinado ir com o Kevin Gibbons.
Oh Gibbons! Kayıp köpeklere yaptı kları gibi...
E se oferecesse uma recompensa?
Gibbons lütfen. Aptal olma.
Gibbons, por favor, não seja imbecil.
Gibbons, sana söylediğim her şeyi unut.
Gibbons, ignore tudo o que lhe disse até agora.
Kevin Gibbons aptalın teki.
O Kevin Gibbons é um nabo.
Biloba Gibbons. Sende enerji eksikliği var. Sende bir halsizlik var Gibbons.
Falta-lhe energia, Gibbons, nota-se uma má-disposição em si...
Kolon senin kolonun Gibbons.
- O cólon é seu...