Gözlüklerim traduction Portugais
207 traduction parallèle
Gözlüklerim buğulanmıştı, ama galiba birinin bir parçasını.
Os meus óculos estavam embaciados, mas acho que atingi um.
Gözlüklerim yoktu.
Estava sem óculos.
- Dikkat et, Maykıl, gözlüklerim.
Cuidado, Michael, os meus óculos! Desculpa, John.
Gözlüklerim odada.
Tenho os oculos no meu quarto.
Wilma, gözlüklerim nerede?
Wilma, você viu meus óculos?
Gözlüklerim.
Os meus óculos.
Gözlüklerim. Gözlüklerim nerede?
Onde é que estão os meus óculos?
Önce gözlüklerim sonra da valizim kayboldu.
Desaparecem os óculos, depois a minha mala.
Bağışlayın, efendim.Gözlüklerim!
Os meus óculos, senhor.
Gözlüklerim nerede?
Onde estão os meus óculos?
Gözlüklerim olmadan seni zorlukla görüyorum.
Eu mal o enxergo sem os óculos.
- Gözlüklerim! Gözlüklerimi kaybettim. - Kafanda duruyorlar.
- Os meus oculos onde estão!
Beni yakaladınız, gözlüklerim yanımda değil.
Agora você me pegou. Estou sem óculos. Não tem problema.
Yazlar küçük. Gözlüklerim de evde kalms.
A letra é pequena e eu estou sem óculos.
Gözlüklerim yok ama ben...
Não uso os óculos, mas...
Gözlüklerim nerede?
Vejamos, onde estão os meus óculos?
Gözlüklerim ne olacak?
E os meus óculos?
- Gözlüklerim olmadan okuyamıyorum.
- Não consigo ler sem os meu óculos.
Oh, Tanrım, gözlüklerim.
- Meu Deus! Os meus óculos.
- Gözlüklerim nerede?
- Onde estão os meus óculos?
Gözlüklerim buğulanmıştı.
Meus óculos embaçaram.
Benim gözlüklerim.
Esses óculos de sol são os meus.
Gözlüklerim!
Os meus óculos.
Gözlüklerim, tita bandında bir şeyler algılıyor. Bir trilithiyum taneciği mi, bu?
A minha viseira está a detectar algo na frequência teta.
Kim o? Gözlüklerim olmadan göremem.
Não vejo sem óculos.
Teşekkür ederim. Gözlüklerim, nüfusun belli bir kesimi için gözlüğün geleceğini temsil ediyor.
Os meus óculos... representam provavelmente o futuro dos óculos para um certo segmento da população
En sevdiğim güneş gözlüklerim ondaydı.
Tinha posto os meus óculos favoritos.
Gözlüklerim hala sende mi?
Ainda tens os meus óculos?
Benim gözlüklerim nerede? Bu, Yunan.
Onde estão os meus óculos?
Gözlüklerim lazım, ama o kadarını görebiliyorum.
Posso precisar de óculos, mas isso ainda vejo.
Kollarım doluyken kapıyı kapamaya çalıştım ve gözlüklerim gözümden düştü. Ve ben bulamı...
Os meus óculos caíram quando tentei fechar a porta com os braços cheios...
Gözlüklerim.
Os meus óculos!
Gözlüklerim olduğunu unutuyorsun!
Queijo dos nachos. Cacem-no!
Gözlüklerim olmadan kesilecek bir deste göremem Dave.
Sem os óculos não consigo ver o baralho, Dave.
Gözlüklerim her zaman ortalarda olurdu.
Em dias normais, os meus óculos estão por todo o lado!
Gözlüklerim nerede?
- Onde estão meus óculos?
Gözlüklerim nerede? - İşte.
Onde estão meus óculos?
Gözlüklerim, hep kaybederim.
Nunca encontro os óculos.
- Gözlüklerim orada mı?
- Deixei aí os meus óculos?
Gözlüklerim. Hepiminiz oruspu çocuğusunuz.
Os meus óculos...
Bunlar benim Valentino gözlüklerim!
Sabes, puto... estes são uns óculos do Valentino...
Spor gözlüklerim!
Os meus óculos de desporto!
Gözlüklerim gitti.
Perdi os óculos.
- Gözlüklerim yanımda değil.
- Nâo trouxe os óculos.
Gözlüklerim olmadan bir şey göremem.
Não vejo nada sem eles.
Gözlüklerim!
Os meus óculos!
Gözlüklerim nerede?
E nós dois?
Kuklalar! Gözlüklerim nerde?
E os meus óculos?
Gözlüklerim nerede? Evet şey...
Os meus óculos?
Gözlüklerim, gözlüklerim nerede?
Os meus óculos! Onde estão os meus óculos?
Gözlüklerim nasıl?
Olha o meu caso com o Stan.