Havemeyer traduction Portugais
21 traduction parallèle
Örneğin ; MIT'den Profesör Havemeyer, yetersiz bilgilerimiz ışığında, bunun mümkün olduğuna işaret ediyor. "
O professor Havemeyer do MIT, por exemplo, refere que é possível, face ao nosso escasso conhecimento.
Teşekkürler Havemeyer.
Obrigado, Havemeyer.
Galiba... Harry Havemeyer, Trent Potter ve Jimmy Jameson.
Talvez... o Harry Havemeyer, o Trent Potter e o Jimmy Jameson.
Ben de üzgünüm Bay Simms, çünkü ne yapacağımı biliyorsunuz. Bay Havemeyer, Bay Potter ya da Bay Jameson'ı cezalandıramayacağımı bildiğiniz gibi.
Também lamento, porque sabe o que vou fazer, visto que não posso castigar o Sr. Havemeyer, o Sr. Potter ou o Sr. Jameson?
Bay Havemeyer, Potter ve Jameson saygısızca davrandıkları şüphesiyle uzaklaştırma cezası alacaklar.
Os Senhores Havemeyer, Potter e Jameson são suspensos por suspeita de conduta indigna de cavalheiros.
Havemeyer ile bu gece bültenleri inceleyektik, sanrasını biliyorsun, ağzımın suyu tişörtüme akmış haldeydim ve Havemeyer kulağımda horluyordu.
Num minuto estou a rever os boletins nocturnos com o Havemeyer. No outro tenho a camisa cheia de baba e o Havemeyer está a roncar na minha orelha.
Peki, Bayan Havemeyer.
Sim, Menina Havemeyer.
Colette! Tekrar tesekkür ederim.
Não acredite naquilo que ela diz, Sra. Havemeyer.
Hayir Bayan Havemeyer.
Ainda bem que está aqui.
Söyledigi tek kelimeye bile inanmayin Bayan Havemeyer.
- 1800 horas. São 19 : 00, não é?
Ted Havemeyer kızı finanse ediyor.
O Ted Havemeyer está a financiá-la.
Havemeyer'ın desteklediği kim olursa olsun, onunla çalışmam.
Não trabalho com ninguém financiado pelo Havemeyer.
Havemeyer totem direğini yıllardır götüme sokmaya çalışıyor zaten.
Há anos que o Havemeyer tenta acabar comigo.
Havemeyer'ın gitmesini istiyorum.
Quero o Havemeyer fora de cena. Não apenas reformado.
Bana Havemeyer'ın kızından hiç bahsetmedin.
O que estás aqui a fazer? Nunca me falaste da filha do Havemeyer.
Havemeyer'a ev almayı önerdim ama bana bir hiç olduğunu söyledi.
Quis comprar a casa do Havemeyer, mas ele contou-me por nada. Tinhas razão.
Kuzey ormanlarının 3 kilometre kadar içinde, Havemeyer Yamacının orada.
Uns 5 km a norte na floresta, junto à cascata Havemeyer.
- Günaydın Havemeyer.
- Bom dia, Havemeyer.
Sana gerçekten ihtiyacim var.
Temos de tratar dele, senão ele fará queixa. Sim, e depois de convidar a Menina Havemeyer a pesar-se...
Mayer'in Sovyet kız kardeşi sonra da korselerimize bakmak isteyecek herhalde.
É a irmã soviética da Havemeyer. Ainda vai querer inspecionar as nossas cintas.
Peki ya zavallı Havemeyer?
E o coitado do Havemeyer?