Hesh traduction Portugais
57 traduction parallèle
- Hesh-ke seni hatırladı.
- A Hesh-ke lembra-se de ti.
Hesh-ke, kızı içeri götür.
Leva a rapariga para dentro.
O kızı götürüp ödülü almak istiyorsan unutma, Hesh-ke'nin bıçağı var.
E se quiseres receber a recompensa pela rapariga, a Hesh-ke tem uma faca.
Hesh-ke o kızı öldürmeyi kafasına koymuşsa yapar.
Se a Hesh-ke meteu na cabeça que vai matar a rapariga, mata mesmo.
Fakat Hesh-ke'nin başka planları vardı. Mackenna'yı geri istiyordu.
Só que a Hesh-ke tinha metido na cabeça... que queria o Mackenna de volta.
Hesh, kapıyı kapat.
Hesh, fecha a porta.
Hesh, Tanrı aşkına dişliğini çıkart
Hesh, tira-lhe a protecção da boca, por amor de Deus!
- Hesh.
- O Hesh.
Evet, Hesh müzik işindeydi.
Sim, o Hesh esteve no negócio da música.
Hesh çok tatlı biri.
O Hesh é um querido.
Hesh'le görüşme ayarlıyorum.
Estou a organizar uma reunião com o Hesh.
Bu Vito harika bir gitarist, Hesh.
O Vito é um grande guitarrista, Hesh.
Hesh mi?
O Hesh?
Hesh, nasılsın?
Hesh, como estás?
Sence patron oldum diye Hesh'i haraca mı bağlamalıyım?
Estás a dizer-me que, por eu ser o novo chefe, devo cobrar-lhe?
- Hesh dışarıda.
- O Hesh está lá fora.
Hesh'in kendiliğinden sana geldiğini düşünmeli.
Ele tem de pensar que o Hesh te abordou sozinho.
Hesh bir şeyler ödemeli. Miktara karar vermedim.
O Hesh tem de pagar alguma coisa, mas ainda não decidi o quê.
Dinle Tony Hesh sadece sizin değil, bizim de dostumuz.
Ouve, Tony o Hesh não é só vosso amigo ; também é nosso amigo.
Hesh kadar Tony'yi de etkiliyor.
Afecta o Tony tanto quanto afecta o Hesh.
Hesh, ben onu severim.
Hesh, eu adoro-o.
Ya şirketi, kuracağımız hayali kliniklere sahte talepler için para öder ya da Hesh'e borcu olan 250 bini öder ki ödeyemeyeceğini biliyoruz.
Ou a companhia dele paga seguros falsos a clínicas fictícias montadas por nós, ou paga ao Hesh os $ 250 mil que lhe deve, coisa que sabemos que ele não consegue fazer.
- Teşekkürler, Hesh.
- Obrigado, Hesh.
- Hesh birini tanıyor.
- O Hesh conhece um fulano.
- yapamadık- - - kahretsin, yapamazdık. bu bir yalan Hesh.
- Não, não podíamos... - Céus, maldito seja, não, não podíamos. É uma mentira, Hesh.
Direk olalım Hesh,
E esclareçamos isto, Hesh,
Ne haber Hesh?
Como estás, Hesh?
- Bunun adı ne, Hesh? - Bu Pie-O-My.
- Como se chama este Hesh?
Rueben, Hesh, ikiniz yıllardır arkadaşsınız.
Vá lá Reuben e Hesh vocês são amigos aos anos
Hesh'i bir dahaki görüşünde ona torunuma bar mitzva hediyesi olarak verdiği "bubble jet" yazıcıyı hatırlat. Hesh'i rahatsız etmek istemiyorum. Çalışmıyor.
A proxima vez que vires o Hesh... lembra-o que o presente de baptizado da minha neta.... não funciona
Hesh'in adamı sadece altı tane bulabilmiş.
- O amigo do Hesh só conseguiu seis.
Hesh mi?
- O Hesh?
- Hesh?
- Hesh?
- Kahretsin, Hesh'e bak.
- Caramba, é o Hesh.
Hesh'i aradım.
Liguei ao Hesh.
Fazla kazanıyor olamazlar, ama eğer Hesh'i tanıyorsam o ve Phil orada bir şeyler döndürüyordur.
Não devem ganhar muito, mas, se conheço o Hesh, ele e o Phil têm aqui um negócio qualquer.
Babamın arkadaşısın Hesh.
És amigo do meu pai, Hesh.
% 25 senden, geriye kalan % 75 ise Hesh'ten gelir.
25 % saem da tua parte, os outros 75 % saem da parte do Hesh.
Phil ve Hesh'le yarışla ilgili konuştum.
Falei com o Phil e o Hesh sobre a pista de corridas.
- Arkadaşın nasıl Hesh?
- Como está o seu amigo Hesh?
Hesh Point Pleasant'ta bir yer tutmuştu.
O Hesh arrendara uma casa em Point Pleasant.
Hesh babanın metresiyle buluştuğunu söyledi.
O Hesh disse-me que conheceste a amásia do teu pai.
Doğal olarak Hesh tavsiye etti.
Foi o Hesh que o recomendou, claro.
Mr. Hesh.
Senhor Hesh.
Yemek için teşekkürler Hesh.
Obrigado pelo jantar, Hesh.
- Çık dışarı Hesh!
- Dê o fora, Hesh.
Arayan Hesh.
É o Hesh.
Hesh olayının çözülmesini istiyorum.
Eu quero esse lance do Hesse resolvido.
Hesh benim arkadaşım, ve bu çocuk O'nun damadı.
Hesh é um amigo pessoal. E o garoto é seu genro.
- Sana Hesh'ten bahsetmedi mi?
- Ele não te contou sobre o Hesh?
Hesh-ke'yi bilirsin.
Sabes como ela é.