Hindistan cevizi traduction Portugais
396 traduction parallèle
Hırsız dedim de, nöbetinizde 10 hindistan cevizi çalınmış.
É verdade, Mr. Christian. Foram roubados 10 cocos durante a sua ronda.
Sana Hindistan cevizi kabuğu vereyim. " "
Dou-lhe cascas de coco. "
Hindistan cevizi kabuğunun yılanı kovduğuna inanırlar.
Os nativos acreditam que as cascas de coco afastam as cobras.
Yeşil hindistan cevizi sütü, Son derece sağlıklı, taze ve iyi hissettiriyordu.
O leite dos cocos era a bebida mais refrescante.
Zor bela toparladığımız azıcık et ve hindistan cevizi getirdim.
Arranjámos um pouco de carne e um coco.
Hindistan cevizi, üzüm al!
Um coco e uvas!
Hindistan cevizi bombaları var ya? Onlar için endişelenmenize gerek yok.
Não precisam de se preocupar com aquelas bombas de coco.
- Hindistan cevizi bombaları.
- Agora as bombas de coco.
- Hindistan cevizi bombaları.
- Agora as bombas de coco. - Óptimo.
istedigin hindistan cevizi suyunu da aldim.
Arranjei-te a água de coco que querias.
Anladığım kadarıyla, hindistan cevizi düştü ve ağzına geldi.
Digo que caiu um coco do telhado e que o atingiu na boca.
Küçük hindistan cevizi.
Noz-moscada.
Küçük hindistan cevizi, Herr Müller!
Noz-Moscada! Herr Muller!
- Hindistan cevizi moka camoka, fıstık yağı, muz - nane.
Coco Coconut? Mocha Jamoca? Peanut Butter'n Jelly?
Bu Hindistan cevizi ve vanilya.
É coco e baunilha.
Hindistan cevizi sütü benzinliklerde satılır.
Acho que até nos postos de gasolina.
Sana hindistan cevizi geliyormuş.
Recebeu côcos.
Siz, siz hindistan cevizi dediniz.
Você é que falou de côcos.
Hindistan cevizi dolu çantalar, hepsi birbirine bağlı, sadece aşağıya atacaksın.
Amarramos vários sacos cheios com côcos e lançamos depois os sacos à água.
Ama siz hindistan cevizi kullanıyorsunuz.
Mas estão a usar cocos.
Hindistan cevizi tropiktir.
Os cocos são tropicais.
Hindistan Cevizi taşıyan bir kırlangıç mı?
Uma andorinha a carregar um coco?
Bu yüzden, geri dönüşte bir hindistan cevizi getiremezler.
Por isso nunca poderiam ter trazido um coco até cá.
Eğer, aralarında bir doğrultuda hindistan cevizi olsaydı ve yürüselerdi- -
Quatro se tivessem um coco num fio entre elas. Se as aves andassem...
Heykelini hindistan cevizi ağaçlarının altında yakacaklar.
Queimarão a sua efígie debaixo do coqueiro da liberdade.
- Hindistan cevizi kadar.
- Como um coco.
Bir defasında da hindistan cevizi bulmuştum.
Encontrei um côco uma vez.
Gökten tam isabetle Hindistan cevizi yağdırabiliyorum ama hala erkeklerin zihnini kontrol edemiyorum.
Posso fazer chover cocos com grande precisäo, mas continuo a näo conseguir controlar as mentes dos homens.
- Başına bir Hindistan cevizi düştü.
- Foste atingido na cabeça por um coco.
Hey, hindistan cevizi. Nereye baktığını sanıyorsun?
Então, coquinho, para onde é que estás a olhar?
Burası hep güneşli günlerin hüküm sürdüğü bedava yiyecekler olan bir hindistan cevizi krallığı değildi "Bam'ın altında, Bu'nun altında."
Não era o reino dos cocos da comida fácil e cabanas de capim e dias solarengos "under the bam, under the boo."
Anne, onlara çok hindistan cevizi verme.
Mãe, não lhes dês muito coco.
Dört buçuk yıl kaplumbağa eti ve Hindistan cevizi yiyerek geçti...
Quatro anos e meio a viver de carne de tartaruga e cocos...
Ona gerçekten gürzle vurmadım. Yenilenini ( Hindistan cevizi ) kastettim!
Não usei o gás na verdade...
Balık tutar hindistan cevizi pişiririm.
Eu pescava e apanhava côcos.
Bak şu gıdışa. Oh, bu adam hindistan cevizi gibi.
Ó, este rapaz é um doce.
Özellikle hindistan cevizi ıslanıyor, bu yüzden yanında olması önemli.
Particularmente, o coco que chupa muito, por isso é importante servi-lo à parte.
- Hindistan cevizi mi?
- Um coco?
# Poppa, rumba, rumba, hey, Poppa Joe, hindistan cevizi
# Poppa, rumba, rumba, hey, Poppa Joe, coconuts
Tarzan hindistan cevizi kırıyo elleriyle.
Warden, Tarzan used to open coconuts this way.
Bin hindistan cevizi!
Mil cocos!
Bin hindistan cevizi mi?
Mil cocos?
Bin hindistan cevizi.
Mil cocos
- İki bin hindistan cevizi, daha az olmaz.
- Dois mil cocos no mínimo - Alberto, deixa de te armar em idiota!
İki bin hindistan cevizi en az.
Dois mil cocos no mínimo
Bedava hindistan cevizi...
Cocos grátis...
Kasabaya girerken önüme çıkan bedava hindistan cevizi, bana bu kasabanın şans getireceği belirtisiymiş gibi geliyordu.
Os cocos grátis na entrada da cidade fizeram-me sentir que este lugar me traria boa sorte,
O sü... Siz maymunlara biraz Hindistan cevizi getirdim...
Ei macacos trouxe-vos uns cocos!
Biraz da hindistan cevizi.
Mais côcos.
Neden hindistan? cevizi ağaçlarının orada atladılar
Porque é que foram todos ter á plantação de côcos?
Hindistan cevizi, muz ve hurma.
Cocos, bananas e tâmaras.