English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Turc → Portugais / [ H ] / Hummer

Hummer traduction Portugais

225 traduction parallèle
Şüpheli siyah bir Hummer ile, Kaliforniya caddesinden batıya gidiyor.
Suspeito num "Hummer" preto, Dirige-se para Oeste.
Hummer'ını sadece ödünç aldım!
- Roubou o meu "Hummer"! - Só o pedi emprestado!
Sadece biz ve Fırat vadisinde bir Hummer.
Pegamos num jipe e subimos o vale do rio Eufrates.
- Hayır, Hummer'la tüymek daha kolay.
- É mais fácil levar um jipe.
Hummer'a binelim. Devam ediyoruz.
Metam-se no jipe, vamos prosseguir.
- Adamları Hummer'a koy.
- Ponham as pessoas no jipe.
Adamları Hummer'a koy.
Ponham as pessoas no jipe!
Hummer'la gidin. Gidelim. Hummer'a.
Subam para o jipe!
Hummer'dan birşey kurtarabildik mi?
Salvou-se alguma coisa do jipe?
Bir avuç siville dolaşan ve Hummer'ı olmayan 3 adamsınız.
São três tipos acompanhados por civis e sem qualquer jipe.
4 personel kamyonu ve bir hummer lazım.
Preciso de quatro camiões e um jipe.
Belki hep dükkanda duran şu Hummer cipi sürerim.
Talvez conduza um Hummer que está sempre na oficina.
Maalesef kötü bir Hummer cipim vardı.
Mas vejam, comprei à pouco um mau Hummer.
Lezbiyen destekçisi eşcinselle dükkandaki Hummer cipi de.
O capitalista gay amante de lésbicas com um Hummer na oficina.
Carl Henry'den duyduğumuza göre Joe "The Hummer" Tanto Memo Moreno'nun yerine Bly'ın takım arkadaşı olarak geçecekmiş.
Soubemos da sede de Carl Henry que Joe Tanto, "O Sussurro", substituirá Memo Moreno... TRÊS DIAS ANTES DA CORRIDA... na equipa com Bly, em Toronto Molson Indy.
Sarı Hummer.
- Aquele carro amarelo.
Hummer'ı yani dün geceki barmeni tanırsınız.
Estás a ver o Hummer o empregado de balcão do bar?
Güzel Hummer'ları severim.
Adoro um bom Hummer.
Herb, Dave, Sarah'yı Hummer'ıma taşımama yardım edin.
- Herb, Dave, dêem-me uma ajuda a levar a Sarah para o meu jipe.
- Hummer'ına mı?
- O seu jipe?
Shaw, Hummer'daysa... Toyota burada...
Mas se o Shaw estava no Hummer... o Toyota está aqui...
Ama Hummer'ına binmeye itiraz etmiyor.
Mas não se importa de cavalgar na tua pichota.
Hummer'ı ayarlatayım.
Vou buscar o Hummer.
Eskiden bir Hummer Jip'in brandasıymış.
Costumava ser um capa contra o pó num Hammer.
Aşağıdaki Z-Meister plakalı cip senin mi?
O Hummer que está ali em baixo, com as placas de Z-Meister, é teu?
Bir Hummer'ı var.
Um Hummer.
Charlie amcan da ham hamların yabancısı sayılır.
Sabes, o teu tio Charlie conhece muito bem os Hummer.
Benim teknem de, Hummer'ım da, tüple dalış bilgim de yok.
Também não tenho um Hummer, e não sei fazer mergulho.
Teknesi, havuzu ve Hummer'ı olan o adamı daha yeni yeni tanımaya başlamıştı.
É compreensível. Ele estava a conhecer esse tipo incrível que tinha um barco, uma piscina e um Hummer.
Bak, bak, bak, bu Heinz Hummer değil mi? ...... aleti yere en yakın jigolo.
Ora, ora, ora, se não é o Heinz Mamada, o gigolô com a maior enxada.
Dostum, Heinz Hummer gibi bir fahişem olsaydı tekrar oyuna geri dönebilirdim.
Se tivesse uma puta-homem como o Heinz Mamada voltava ao jogo.
Ben Heinz Hummer. Aleti yere en yakın jigolo. Okay?
Sou o Heinz Mamada, o gigolô com a maior enxada, está bem?
Kaybettiğimiz yoldaşımız Heinz Hummer hakkında birkaç söz söylemek isterim.
Gostava de dizer umas palavras pelo nosso camarada Heinz Mamada.
Heinz Hummer hepimizin fiyatını kırıyordu.
O Heinz Mamada andava a cobrar menos que todos nós.
Şu Heinz Hummer'ın da kıskanma problemi olduğunu duymuştum.
Ouvi dizer que o Heinz Mamada ficou bem ciumento.
Bir kadın asla Rolex saat takıp takmadığına ya da Heinz Hummer gibi dev bir aletin olmasına bakmaz.
A mulher não quer saber se usamos um relógio Rolex, ou se temos um pirilau gigantesco como o Heinz Mamada.
O Hummer'ların benzin yakışı nasıl?
Qual é o consumo destas carrinhas?
size bir Hummer hediye ediyoruz.
Tomem um jipe.
Neyse, Hummer araç tek yönlü yolda yanlış yönden geliyormuş.
O "Hummer" ia na direcção errada numa estrada de sentido único. Ia em direcção ao gajo do Fiero.
Evet, o jip bizimdi... 20 dakika içerinde bizim oldu.
Foi o nosso "Hummer" durante 20 minutos.
Yani çocuk arabayı çaldığını kabul etmiyor.
Então o chavalo nega ter roubado o "Hummer".
Lüks aracın hava torbasında bulmuş olduğunuz yağlı leke, komik derecede yağ.
A mancha oleosa que recolheste do air-bag do hummer era, ironicamente, óleo.
Bu yüzden intikam için o Jipi çaldın.
Então roubaste o "Hummer" por vingança.
Yaşlı bir adam ondan para çalmana karşı koydu, bu yüzden sen de o yaşlı dürümcüyü ezmek için bir Jip çaldın?
O velhote recusa ser roubado, então tu roubas o "Hummer" e tentas abalroar o carrinho dos tacos?
Oda arkadaşınız öldükten bir kaç saat sonra Jip piyangosunda bulunuyorsunuz.
Estás a rifar um Hummer horas depois da tua companheira de quarto ter aparecido morta.
Hummer hemen dışarıda.
Está ali fora o Hummer.
Hummer'a koş ve ardına bakma!
Corre para o Hummer e não olhes para trás.
Evin önünde Hummer'ı gördüm.
Vi o Hummer à entrada. Está tudo bem?
- Hummer'da yedek set var.
Está bem, o suplente está no Hummer.
Mesela bizim bölüme ait Hummer'lar.
Para começar, os Hummers do nosso departamento.
Bu benim Hummer'ım.
E o meu "Hummer".

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]