Ilgilenirim traduction Portugais
2,217 traduction parallèle
O durumda onunla da ilgilenirim.
Então, vou lidar com ele.
Ben onunla ilgilenirim.
- Eu trato dele.
Ben ilgilenirim.
Mas estão a pensar limpá-lo para o poderem utilizar novamente.
Ben bebekle ilgilenirim.
Eu tomo conta dele.
- Ben onunla ilgilenirim.
- Mas foi culpa minha, sim.
Ben onunla ilgilenirim.
Eu cuido dele.
Bununla ben ilgilenirim, tek başıma.
Eu trato disto. Sozinho.
- Tamam, ben ilgilenirim. - Hayır, biriyle konuşmam gerek.
- Não, preciso falar com alguém.
Bununla sonra ilgilenirim.
Você vai conseguir resolver.
- Sky. Ben ilgilenirim.
- Sky.Vamos.
- Araştırmalarla yakından ilgilenirim.
Eu conheço os estudos.
Bunun için arama izni gerekecek. Ben ilgilenirim.
- Vamos precisar de um mandato.
Onunla ilgilenirim.
Eu cuidarei dele.
Ancak IQ'nuz benden daha yüksekse ne düşündüğünüzle ilgilenirim.
A não ser que tenha um QI maior do que o meu, Eu não estou interessado no que você pensa.
Ben Droidlerle ilgilenirim.
Eu mantenho os dróides ocupados.
Ben Droidlerle ilgilenirim.
Peguem nas vossas armas. Precisamos de encontrar o médico.
Bununla ben ilgilenirim.
Eu trato disto.
Onunla daha sonra ilgilenirim.
- Trato disso depois.
Ben bu işlerle ilgilenirim.
Eu irei... pôr as coisas a andar.
Seninle sonra ilgilenirim.
Eu lido contigo mais tarde.
Arkadaşlarınızı Wilkins'in yanından alabilirsiniz, Onunla ben ilgilenirim.
Os seus agentes estão com o Wilkins, eu cobro-o.
Siz işinizi halledersiniz, ben de onunla ilgilenirim ve bu aramızda kalır.
Você vai e eu vigio-o. Sem ninguém saber.
Bunla ben ilgilenirim.
- Vão lá, que eu fico.
- Tabii ki. Maya ile ilgilenirim.
- Sim, fico com a Maya.
Ben onunla ilgilenirim, söz.
Eu cuido dele, prometo.
- Ben ilgilenirim.
- Eu trato disso.
Sadece arabayı ve köpeği, ne varsa buraya getir, sonra hepinizle ilgilenirim.
Traga-me só o carro, o animal, qualquer coisa, de volta para mim, e depois, eu trato de vocês.
Ne seni tanırım ne de kim olduğunla ilgilenirim.
Não sei nem quero saber quem és.
Burasıyla ben ilgilenirim.
Eu protejo daqui.
Pederle ben ilgilenirim.
Eu tomo conta do padre.
Ben bayan şanslıyla ilgilenirim.
Fico com a sortuda.
Ben bununla ilgilenirim, tamam mı?
Sabe que mais? Eu trato disto.
New York'ta, dedektif David ile ilgilenirim ben.
Eu trato do Detective Davidson em Nova Iorque.
Elbette, ilgilenirim.
É óbvio que estou interessada.
Sen de koca adamla uğraşırken ben kadınla ilgilenirim.
Portanto, eu faço uma visita a ela, enquanto tratas do grandalhão. É que, sabes, Michael...
Sonra ilgilenirim.
Lido com aquilo depois.
- Temizlik yapmam çamaşır yıkamam, sadece bebekle ilgilenirim.
- Não limpo, não lavo. Cuido apenas do bebé.
Ben ilgilenirim.
Eu levo-o.
Onunlar ben ilgilenirim.
Eu mesmo trato dele.
Bill Compton'la ben ilgilenirim.
Eu vou tratar do Bill Compton.
- Evet, onunla ilgilenirim, Harry.
- Eu cuido disso, Harry.
Endişelenmeyin, ben ilgilenirim.
Não se preocupe, eu trato disso. Sim.
Ben ilgilenirim.
Eu trato disso.
Ben ilgilenirim.
Eu estou interessada.
Güvenlik kameralarıyla ben ilgilenirim, beni esas...
Posso tratar da câmara de segurança. É a patrulha canina que me preocupa.
Tamam, ben ilgilenirim.
Sim, estou a ver.
- Sakin ol, ben ilgilenirim.
- Vamos.
Bununla ben ilgilenirim, Stacy. Bir olay var.
Houve um incidente.
Ben bundan sonrasıyla ilgilenirim.
Eu vou cuidar disso.
- Sen git! Ben ilgilenirim.
- Kim, o que se passa aí dentro?
İlgilenirim.
Vou já tratar disso.