Ilgimi çekmiyor traduction Portugais
209 traduction parallèle
Hiçbir şey. Sanırım şu anda ev sorunları pek ilgimi çekmiyor.
Creio que não estou muito interessada nas condições de habitação, neste momento.
Sizin sahte evraklarınız ilgimi çekmiyor.
Não estou interessado nos seus documentos forjados.
- Benim ilgimi çekmiyor ama senin hoşuna gidecekse...
- Não me interessa, mas se vai te entreter.
Birincisi, ilgimi çekmiyor.
Primeio, não estou interessado.
En azından bana öyle geliyor, bu haliyle de ilgimi çekmiyor.
Pelo menos, é o que parece. E, como vês, isso não me interessa.
Dostlarınla tanışmak,... hiç ilgimi çekmiyor.
Não me faz falta... conhecer seus amigos.
Fakat orta sınıf ilgimi çekmiyor.
não me importo com ela.
Şanslısın çünkü para ilgimi çekmiyor. Ben daha büyük bir oyunun peşindeyim.
Ainda bem que não ligo a dinheiro, mas tenho outros defeitos.
Diğer kızların çoğunun, bu tür sapık telefon çağrılarından tahrik olduklarını biliyorum, ama benim ilgimi çekmiyor.
Sei que muitas das outras raparigas se excitam com estes telefonemas obscenos, mas eu quero lá saber.
Atlar pek ilgimi çekmiyor.
Não me interessam os cavalos.
- Hiç ilgimi çekmiyor.
- Não me interessa.
Tanrı biliyor, büyük sayılar ilgimi çekmiyor, oldu mu?
Não me importo de lidar com grandes quantias, não é?
Yaşlı adamlar ve evlenmemiş yaşlı kızlar ilgimi çekmiyor!
Não estou interessado em velhos, nem em solteironas.
Gerçeği söylemek gerekirse, babamın bıraktığı herhangi birşey ilgimi çekmiyor.
Para dizer a verdade, não estou interessada em nada que o meu pai me tenha deixado.
Dinleyin beyler, tekrar düşündüm de, o kadar ilgimi çekmiyor.
Bom, pessoal, pensei melhor e não estou interessado.
Sizin yerinizde olmak, pek de ilgimi çekmiyor da.
Esta história de estarem cá, em vez de lá. Cheira um pouco mal.
Ve bu görev için yalvarılacak birisiyle çalışmak hiç ilgimi çekmiyor.
Não tenho interesse em trabalhar com alguém a quem tem de se implorar para fazer o seu trabalho.
Kusura bakma Nancy, kızlar ilgimi çekmiyor.
Desculpe, Nancy, mas não como peixe.
Bu tür bulmacalar artık ilgimi çekmiyor.
Esses enigmas já não me interessam.
Meşhur Baş Müfettiş, hiç ilgimi çekmiyor.
O famoso Inspector-chefe não me interessa.
Ayrıca, bildiğiniz edebiyat ve şiir benim ilgimi çekmiyor.
Além do mais, a literatura e a poesia não me interessam.
Reklamlar, hiçbir şey ilgimi çekmiyor. Zaman akıp gidiyor.
Os anúncios, nada me interessa, previsão do tempo.
Maalesef, pek ilgimi çekmiyor.
infelizmente não estou interessada.
Sizin küreleriniz hiç ilgimi çekmiyor.
Não estou interessada nas suas esferas.
Ayrıca ilgimi çekmiyor.
Além do mais, não me interessa.
Dünyevi paran ilgimi çekmiyor.
O seu dinheiro terreno não me atrai.
Sizler veya buradaki herhangi birşey de ilgimi çekmiyor.
Não estou interessado em si, nem em mais nada aqui...
Eğer bu da abartılı hikayelerinden biriyse hiç ilgimi çekmiyor.
- Se é outra mentira, não interessa.
Senin bu konuda ne düşündüğün ilgimi çekmiyor.
Como reages a isso não me interessa muito, Benjamin.
- Gerçekten ilgimi çekmiyor Doktor.
- Na verdade não quero saber, Doutor.
Tek yapabileceğim onu öldürmek ve artık bu, ilgimi çekmiyor.
Só posso matá-lo. E isso já não tem interesse para mim.
Artık kadınlar bile ilgimi çekmiyor.
Já nem as mulheres me interessam.
Kumar oynamak artık ilgimi çekmiyor.
O jogo já não tem apelo para mim.
Worf'la yeni bir ilişki yaşamak ilgimi çekmiyor.
Não estou interessada em ter outra relação com o Worf.
Bir buluşmaya gitmek ilgimi çekmiyor.
Eu não estou interessada em ter encontros.
Başta çekici geldi ama artık ilgimi çekmiyor.
No princípio, achei-a uma brasa, mas agora já passou à história.
Benim ilgimi çekmiyor, Açıkça.
- Não é interessante para mim, claro.
Sizin küreleriniz hiç ilgimi çekmiyor.
Nao estou interessada nas suas esferas.
Bazı zengin adamların kederleri hiç ilgimi çekmiyor.
Não me interessam os desgostos dos ricos.
- İlgimi çekmiyor.
- Não estou interessada.
- Evet, öyle. Bana ahlak dersi vermeye kalkma. İlgimi çekmiyor.
Podes censurar-me, mas a tua opinião não me interessa.
İlgimi çekmiyor, izninle.
É teu.
- İlgimi çekmiyor.
- Não estou interessado.
İlgimi çekmiyor.
- Não estou interessada.
İkisi de ilgimi çekmiyor ki.
Infelizmente, ele e a sua carrada de filhos fizeram o mesmo.
- İlgimi çekmiyor!
- Não gosto.
- İlgimi çekmiyor.
- Elas não me interessam...
- İlgimi çekmiyor.
- Não me interessa.
İlgimi çekmiyor.
Não estou interessado.
Senin kovalama hikayelerim ilgimi çekmiyor.
Tu e tuas buscas são um tédio.
- İlgimi çekmiyor.
Não estou interessada.