English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Turc → Portugais / [ J ] / Jakuzi

Jakuzi traduction Portugais

295 traduction parallèle
Güneş yakıyordu, ne bir jakuzi vardı, ne de tente.
O sol estava forte e não havia cortinas.
Jakuzi, efendim?
Jacuzzi?
Kimseye jakuzi falan yapamazsın.
Qual jacuzzi!
Çocukluğumda jakuzi istediğimizde, küvetin içinde yellenirdik.
Quando era miúdo, tinha de me peidar no banho para ter bolhas.
Ana yatak odasında bir Jakuzi var.
Há um Jacuzzi no quarto de dormir principal...
Jakuzi olması şart mı yani?
Então, quem precisa de uma banheira de hidromassagem?
Hele de aptal bir jakuzi.
Nem mesmo a porcaria duma hidromassagem.
Tam 500 metre kare üzerinde. 5 yatak odası,.. ... 4 banyo, sauna, jakuzi, avlu ve kumsala inen merdivenler.
390 m °, dois andares, cinco quartos, quatro casas de banho, sauna, jacuzzi, aviário e um elevador até à praia.
Banyo şu tarafta olabilir. Jakuzi de koyabiliriz.
Banheiro, campainha, banheira.
Tabii eğer garaja, bir jakuzi ve büyük ekran tv koymaya karar vermezseniz! Unut bunu!
A não ser que decidam por lá àgua quente e um ecrã de televisão com um grande ecrã.
Hey, Jakuzi Kızları çıktı.
Olha! Está a dar o Hot Tub Girls.
- Bunun gibi. Havuz, jakuzi. - Ne?
- Destas, com piscina e jacuzzi.
Masaj, sauna, jakuzi... bronzlaşma salonu.
Massagem, sauna, jacuzzi... sala de ultra-violetas.
Şurada da, spor salonu, jakuzi, saunalar.
Ali, academia de ginástica, jacuzzi, saunas.
- Ya jakuzi?
- E o jacuzzi?
Madem sıkıldınız bir jakuzi ortamı yaratalım.
Já que estão aborrecidos, vamos fazer um jacuzzi.
Herşey burada, gizli anahtarım kayıp ve jakuzi zamanlayıcıda.
A minha chave escondida desapareceu e o temporizador do jacuzzi está ligado.
Tamam çocuklar, jakuzi'ye kim giriyor?
Okei, pessoal, quem quer ir para a jacuzzi?
- Jakuzi de alırım.
- Só que ele não vence.
Jakuzi muhabbeti bayatlamadı mı artık?
A conversa do banho quente? Que lamechice.
Yüzünü hiç görmedim ama sesini tanıyorum. Jakuzi teklifim biraz kaba kaçmış olabilir ama bana hiç ilgi duymuyor musun?
Percebo que a história do banho quente era um bocado tosca mas não estás intrigada comigo?
Jakuzi kıyafeti giyiyorum.
Estou com um fato Jacuzzi.
Jakuzi partisi mi?
É alguma festa?
O bir jakuzi.
É uma piscina.
Oda servisi ve jakuzi mi?
Serviço de quartos e jacuzzi?
Jakuzi küveti Lars.
É um "jacuzzi", Lars.
Jakuzi küveti!
Um "jacuzzi"!
Jakuzi, ev sineması...
Um "jacuzzi", sala de televisão.
Video, TV, jakuzi, fıskiyeler...
Para a televisão, o jacuzzi, aregar?
Tanrım, kalede jakuzi de var.
Meu Deus, o castelo tem um jacuzzi.
Jakuzi yap, biz geleceğiz. Tamam.
Constrói um jacuzzi e nós aparecemos, está bem?
Jakuzi yapmalıyım.
Tenho de construir um jacuzzi.
Jakuzi fikri senindi, senin söylemen gerek.
Aquilo do jacuzzi foi ideia tua e tu tens de lhe dizer.
Benden jakuzi yapmamı niçin istediler?
Por que me pediram para fazer um jacuzzi?
Jakuzi'ler de "in".Bende de var..
Jacuzzis também, assim, tenho uma.
Jakuzi nasıl?
Que tal os jactos na banheira?
Burada, Point Place'de başka bir jakuzi mağazası açıyorum.
Vou abrir outra loja aqui em Point Place.
Evde jakuzi var.
Tem jacuzzi.
- Jakuzi.
- Jacuzzi.
Duyabileceğin en iyi ses sistemi... jakuzi, yüzme havuzu...
O melhor som que já ouviu. Uma banheira e piscina.
George jakuziden bahsetmişti. Hep bir jakuzi istemiştim.
O George disse que tem uma banheira de hidromassagem.
Şimdi, çıplak, Jakuzi, Pepto-Bismol... tırnaklar, popo traşı.
! Muito bem. Nus, jacuzzi, Pepto-Bismol... as unhas dos pés, rapar os pêlos do cu.
Jakuzi zamparası kim?
Quem é o Casanova do jacuzzi?
- Jakuzi teorini ihtimal dışına çıkarıyor.
- Põe de fora a teoria do Jacuzzi.
Tanrım, jakuzi gibi.
Isto parece uma banheira...
Çünkü Bayan Nicola Anders SAG kartı olan süper model kontratında bütün vişneli Mike ve lke'ların şeker kavanozundan çıkarılmasının yanında kesin olarak girdiği her odada 3 pakedi açık olmak üzere özel yedi paket sigara bulunmasını, artı özel jakuzi ve soyunma odasının ona en az 5 metre olmasını her seyahatinde dadısının da onunla birinci mevkiide uçması gerektiğini söylüyor.
Porque a Mna. Nicola Anders, supermodelo de nariz empinado tem escrito no contrato que todos os Mike'n'Ikes de cereja sejam retirados do prato de doces dela juntamente com instruções que para qualquer sala onde ela entre tem de ter sete maços de cigarros à espera dela, três abertos. Que haja um jacuzzi pessoal a 80 passos do camarim dela.
Harika bir jakuzi.
Ali, este jacuzzi é baril.
Bu jakuzi değil.
Isso não é um jacuzzi.
Jakuzi ile başlayabiliriz.
Certo, mãe.
- Hey, jakuzi de var.
- Oh, um jacuzzi.
Jakuzi de var mı?
Tem um jacuzzi?

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]