Judo traduction Portugais
109 traduction parallèle
Judo.
Judo.
Bu iyi judo.
é judo de boa qualidade.
Judo'da değil miydin?
Não está treinando judô?
Çok sık yaptığımız şeylerden biri de judo.
Uma delas é judo.
- Judo!
Judo?
Sana kim judo öğretti?
Quem lhe ensinou judo?
- Seni uyarmalıyım. Judo biliyorum. - Ve Tekvando.
Aviso-vos de que conheço judo, krai magna e tae kwon do.
Bu, Bay Zaemon, 5. Dan judo uzmanı.
Este é o Sr. Zaemon, especialista em judo, 5.º Dan.
Ve bugün size silahsız savunma tekniklerini öğreteceğim. bir çatışmanın ortasında hayatta kalmak için, gücünüzün zirvesine çıkmanız gerekmekte, bunun için de bize dövüş sanatları yardım edecek, hepinizin birer asker olarak, judo ve karatede uzman olmanız gerek.
E hoje ensinar-vos-ei os princípios do combate sem armas, como sobreviver no campo de batalha... sem uma arma, atingindo o mais alto grau de eficácia no que é conhecido como artes marciais.
Ancak biraz Judo ya da diğer Japon dövüş sporlarını biliyor olmamın çok faydasını gördüm.
Eu tenho uns conhecimentos de "Baritsu", um método de luta japonês, que já me foi útil várias vezes.
Judo, aikido, tekvando, hapkido, karate dallarındaki teknikleri sergileyecek uzmanlarımız var.
Temos peritos a demonstrar técnicas de... judo, aikido, Taekwon-Do, hapkido e karaté.
Tekvando stil olarak karate, judo ve kickboksu içinde bulunduran bir spor.
O estilo combina Taekwon-do, Karaté, Judo e Kickbox.
Judo, Aikido, Karate.
Judo, Aikido, Karaté.
- Judo'ya değil.
- Não precisa de Judo.
Judo darbesi!
Golpe de Judo!
Bir iki defa judo ders aldım. Bilirsin Londra biraz belalı şehirdir.
Sinto muito.
Ek ders olarak da herhalde motosiklet kursu gördün?
Aprendeu isso em Oxbridge? Umas quantas lições de judo.
Evet, öyle ama çocuk bakıcısı bulmak çok zor ve bu gece Judo antrenmanım var.
Sim, tenho. Mas é tão difícil arranjar uma ama. E hoje tenho judo.
- Bay Pateny'ye karŞı... yaptığın Judo'muydu?
Pai, aplicou um golpe de judo ao Sr. Pitney?
- Judo'nun bir çeŞidi.
Sim, mais ou menos.
Olimpiyatlarda Amerikan judo takımında olman konusunda yalan söyledin mi?
Disse fazer parte da equipa olímpica norte-americana de Judo?
- Ne? - Halkla ilişkilerden bir adam olimpiyatlarda Amerikan judo takımında olduğunu söylediğin bir kaset bulmuş.
Alguém encontrou uma cassete com uma entrevista onde diz que fazia parte da equipa norte-americana de Judo.
Judo fiskesi!
Golpe de judo!
Judo tekmesi!
Golpe de judo!
Judo vuruşu!
Golpe de judo!
Seni uyarıyorum.
Comecei a praticar judo aos 4 anos.
Çok judo yaptın mı?
- Praticas judo há muito tempo? - Não.
Hayır, sadece birkaç kez.
Só fiz judo duas ou três vezes.
Bir judo ustası olduğun için, elbette sen.
Tu, és tu o especialista em judo.
Dövüş yarışmasını kolayca kazanabilir.
O Boyd é mau! Sabe karaté e judo. Bate um profissional na boa.
Laf düellomuza devam etmeye can atıyorum.
Estou ansioso por voltar ao nosso judo verbal.
JUDO - HIRANO
JUDO, HIRANO
JUDO - KOBA YASHI
JUDO, KOBA YASHI
KENDO, KARATE, ŞİMDİDE JUDO DÖVÜŞ SANATLARI BİRLİĞİNE KATILDI.
KENDO, KARATE, E AGORA JUDO. JUNTE-SE À UNIÃO DE ARTES MARCIAIS.
Dün gece seni burada çalışırken görmüştüm eee, Judo?
Vi-te cá fora a praticar... judo?
Oh, o Judo değildi.
Aquilo não era judo.
Neydi, kung fu, judo mu?
O que era aquilo? Kung fu, judo?
Her öğleden sonra bir saat judo, kendo veya sumo yapacaksınız..
Todas as tardes terão uma hora de Judo, Kendo ou Sumo.
Chris Crawford siyah kuşak judocuydu.
Chris Crawford era cinturão negro em judo.
Doğru dürüst gerilmeden judo yapmayız.
- Nunca lutamos sem aquecimento.
Aynı zamanda judodan, at sürmekten, origamiden ve üs atlaması denilen bir şeyden hoşlanıyor.
E ela também gosta de Judo, andar a cavalo, Origami, e de uma coisa chamada "Base Jumping".
Judo, yakın dövüş teknikleri eğitimi aldım.
- Tenho treino de judo.
Bu arada, bana ayrıca Judo Çocuk da derler!
A propósito. Também me chamam Judo Kid!
Serizawa'nın adamlarından bir diğeri,... Shoji Tsutsumoto, judo şampiyonuydu.
Outro dos rapazes de Serizawa, Shoji Tsutsumoto, foi campeão de judo.
Judo biliyorsun.
Sabes judo.
Bayanla mı judo yapıyorsunuz?
Você luta judo com a senhora?
- Büyük Bert'in judo tekniği senin işini bitirir. - Domuz!
- Porco!
Samurayların savunma sanatı ;
Todos os bons soldados devem ser peritos no judo e karate ; nas artes do Samurai de auto-defesa ;
Judo darbesi!
Golpe de judo!
Judo çelmesi.
Golpe de judo.
İyiymiş!
Golpe judo. - Ele é bom.