Kapanıyor traduction Portugais
1,000 traduction parallèle
Acele etsen iyi olur! Muhasebe altıda kapanıyor.
Pois despacha-te, a caixa fecha às 6.
Bahisler kapanıyor!
Todas as apostas cobertas!
Bahisler kapanıyor.
Todas as apostas cobertas.
Burası kapanıyor sandık.
Pensamos que este lugar encerrava.
Cumartesi olduğu için mağaza 1'de kapanıyor.
Como é sábado, a loja fecha à 1 hora.
Kütüphane ne zaman kapanıyor?
A que horas fecha a biblioteca?
Bu kapı hep gürültüyle kapanıyor!
Esta porta está sempre a fechar-se.
Annesi ve ben, iyi hissetmesi için elimizden geleni yapıyoruz, ama o sürekli içine kapanıyor.
Eu e a mãe temos tentado fazer com que se sinta em casa mas não ele é muito reservado.
Ne pencereler açılıyor, ne kapılar kapanıyor, ve ne de musluklar çalışıyor.
E as janelas não se abrem e a porta não se fecha e os canos não funcionam.
Corbell'de bankalar saat dörtte kapanıyor.
Vejamos... Em Corbell os bancos fecham às quatro.
Bankalar dörtte kapanıyor.
Os bancos fecham às quatro.
Gazete kapanıyor.
O jornal vai fechar.
Bu mantıklı değil. Ben Rienzi'ye bulaşacağım ama gazete yarın kapanıyor.
Ter o Rienzi à perna, por um jornal que vai fechar?
Hipodrom kapanıyor.
Vão demolir o Hippodrome.
Talim kampına vardıklarında, geçmişlerinin kapısı kapanıyor.
Chegam ao campo de treinamento e uma porta se fecha atrás deles.
Ve kesikler o kadar hızlı kapanıyor ki parmağını neredeyse yakaladılar.
Cicatrizará depressa e não vão ficar nem sinais.
- Devreler açılıp kapanıyor.
- Circuitos a abrir e a fechar.
İşten sonra dükkanlar kapanıyor.
Depois do trabalho as lojas estão todas fechadas.
Borsa 20 dakika içinde kapanıyor.
O mercado de ações fecha daqui a 20 minutos.
Lşıklar kapanıyor Brian.
Apague a luz, Brian.
Dükkan 10 : 00'da kapanıyor ve sonra yaşlı bay Weinermeyer ortalığı süpürüp... Tüm alışveriş arabalarını toplar.
A loja fecha às 22 : 00 e o velho sr. Weinermeyer aparece por cá... e recolhe todos os carrinhos.
Hay anasını nereden kapanıyor bu!
Trava esse despertador! Como o travo? Não é fácil...
Fakat gerçekten gözlerim kapanıyor.
Mas estou cheia de sono.
Otomatik kapanıyor.
Desliga-se automaticamente.
El kol hareketleri yapıyor, ölüyor, çarmıha geriliyor,... Golgotha falan, perde kapanıyor.
Gesticulando todos os... Mortos todos os... Crucificados todos os...
nasıl kapanıyor bu?
Como se pára?
Okul saat üçte kapanıyor.
A escola fecha às 3h00.
Otel kapanıyor. Sen de toplanıyorsun. Ve de misafirler ayrılıyor.
O hotel vai fechar, você vais fazer as malas e os hóspedes partem.
Bu konu artık kapanıyor.
Vou para a cadeia, e não se fala mais nisso.
Kapak kapanıyor.
Abaixa a cabeça.
Çok üzgünüm, ama dükkan kapanıyor.
Lamento imenso, a loja está fechada.
İlk 15 turun ardından lider Scott Stoddard ama açtığı fark kapanıyor.
E na liderança, após 15 voltas está Scott Stoddard mas está a perder terreno, agora.
Menzil 51 metre, ara kapanıyor.
Distância, 51 metros e aproxima-se.
Gözlerim kapanıyor.
Mal consigo manter os olhos abertos.
- Krater kapanıyor.
- Cratera a fechar.
Krater kapanıyor.
A fechar cratera.
İki evren arasındaki alan yoğunluğu hızla kapanıyor.
A densidade do campo entre os universos está a acabar.
Kapanıyor efendim.
Está a fechar, senhor.
Kapanıyor.
Está a fechar.
Sular yükselince sahil yolu kapanıyor. ve son gidişimizde botumuz yoktu.
Não se pode cavalgar à beira-mar na maré alta e não tínhamos barcos na nossa última expedição.
Roketler kapanıyor.
A desligar foguetes.
5 : 30'da kapanıyor.
Fecham às 5 : 30.
Bütün kapılar yüzümüze kapanıyor. Hepimiz açlıktan öleceğiz!
Toda a gente nos bateu com a porta na cara.
Açılır kapanır köprü prensibine göre çalışıyor.
Funciona como uma ponte suspensa.
Bu ışıklar ne zaman kapanıyor?
A que horas apagam a luz?
Kabare geç kapanıyor, ne yapsın.
- lmagino que sim. É o horário da boate, não é culpa dela.
Uzaklık 2000'de, kapanıyor.
Alcance 2000 e a aproximar-se.
Müze kapanıyor.
O museu está a fechar.
- Menzil sıfıra yakın ve ara kapanıyor.
- À queima-roupa e a aproximar-se.
- Dava kapanıyor mu?
- Está a encerrar o caso?
Programımızın kapanışını 85. doğum gününü kutlayan Dame Irene Stoat ünlü bir şiiriyle yapıyor.
Mas, para terminar o nosso programa, Dame Irene Stoat, que celebra o seu 85º aniversário este mês, recita um dos seus poemas mais famosos.