Karşılığında traduction Portugais
6,288 traduction parallèle
Kız kardeşinize kocanıza tuzak kurması karşılığında yardım ettiniz.
Com a condição de que a ajudasse a incriminar o seu marido.
Bana tüm bölgelerimi geri alabileceğimi söyledi ve karşılığında ben de ona Carmine'ın kellesini vereceğim.
Ele disse que posso ter os meus territórios de volta, e tudo o que tenho que fazer em troca... é entregar a cabeça do Carmine.
Sen dedi ben kurban yaparsanız, Karşılığında, Sonsuza kadar yaşamak istiyorum
Tu disseste que, se eu fizesse um sacrifício, em troca, poderia viver para sempre.
Onu Shelma Linwood'a güçlü bir tokalaşma karşılığında vermiştim.
Troquei-o com, a Shelma Linwood, por um... aperto de mão vigoroso.
Karşılığında ne bir şeye ihtiyaç duydu ne de bir şey istedi.
Não precisava e nem queria nada em troca.
- Bir bedel karşılığında.
Por um preço.
Ama karşılığında, tutsak olmayacağım.
Mas enquanto isso, não sou prisioneiro de ninguém.
- Dickie Bennett ben Başmelek Raylan. Federal bir soruşturmada işbirliğin karşılığında kantinden malzeme bahşetmeye geldim.
Dickie Bennett, daqui fala o arcanjo Raylan e estou aqui para te entregar um comissário em troca da tua cooperação numa investigação federal criminal.
Karşılığında bana ödeme yaptı, elli papel, bir paket de sigara.
Ela pagou-me para lha dar. Cinquenta dólares e um maço de tabaco.
Güzel evinin karşılığında bunu sana vermeyi düşünüyorum.
Quero dar-lhos em troca da sua bela casa.
Birkaç kamyonet karşılığında sadece tek kişi öldü.
Arranjou alguns camiões e só lhe custou - uma vida humana.
Karşılığında da benden neden Bella'nın Edward yerine Jacob'la birlikte olması gerektiğiyle ilgili bir inceleme hazırlamamı istediler.
Em troca, querem que eu faça um comentário sobre o porquê a Bela devia ter ficado com o Jacob ao invés de ter ficado como Edward.
Ve karşılığında sadece damlatmamayı önerebiliyor.
E, em troca, não oferece sequer uma gota de água.
- Karşılığında ne alacağım?
- E em troca?
Kızımın karşılığında sana 32 ruh verebilirim. İlgi çekici.
Posso dar-te 32 almas em troca da minha filha.
Adı Geraldine ve sana diyorum, onun hayatının karşılığında bu gövdede 32 ruh taşıyorum.
O nome dela é Geraldine e afirmo, pela vida dela... que carrego 32 almas dentro de mim.
Size küçük bir hikâye anlatacağım. Beni dikkatli dinlemeniz karşılığında sana Michael'in yerini söyleyeceğim.
Vou contar-vos uma pequena história, e em troca da vossa atenção total, digo-te onde o Michael está.
Yerel köyler önemli bir bağış yaptık. Yardım karşılığında sipariş.
As aldeias locais fizeram uma doação substancial à Ordem em troca de ajuda.
Karşılığında da, adamın işi bittikten sonra Serb'in bölgesi bana kalacak.
Em troca de matá-lo, fico com o território dele.
Lilith karanlığın yaratıcısı olmuş. ve Lucifer ile Adem ve Havva'nın evlatlarını çalmak için kötü güçleri karşılığında bir anlaşma yapmış. ve çocuğu yok etmesi için.
Lilith tornou-se uma criatura da escuridão, fazendo um pacto com Lúcifer para lhe garantir poderes profanos para roubar os descendentes de Adão e Eva e torná-los seus filhos para sempre.
Karşılığında da size kızınız üzerine tam gözetim hakkı veriyor.
Em troca, ela deixa-o ter a custódia da vossa filha.
Karşılığında verebileceğim bir şey olabilir.
Há uma coisa que, talvez, lhe poderei dar em troca.
Karşılığında verebileceğim bir şey olabilir.
Poderá haver uma coisa que lhe posso dar em troca.
Karşılığında, kazançlarından hisse payı alıyorsunuz.
E como retorno, você recebe uma parte de seus lucros.
Hudson Vadisi'nde gezip, oda karşılığında portreler yapmaya başladı.
Viajou pelo Vale Hudson, oferecendo quadros em troca de estadia.
Yardımım karşılığında...
Bom, estava a pensar que, em troca da minha ajuda...
"Karşılığında" diyemezsin. Nedensellik içeriyor.
Não podes usar o termo "em troca", subentende causalidade.
- Ne karşılığında?
- Em troca de?
Bir memurun hayatı karşılığında.
À custa da vida de um agente da Polícia de Washington DC.
Ailem piyano dersinin ücretini ödeyemeyince ben de karşılığında bunu teklif ettim.
Os meus pais não podiam pagar as lições de piano, então, ofereci-me para a ensinar, em troca.
Serbest kalma karşılığında,... paranı iade eder miydin?
Renunciaria ao salário em troca da condicional?
- Karşılığında onunla yatmak zorundasınız.
E, como agradecimento, dormem com eles.
Onlar karşılığında özgürlüğümü talep edebilirim dedin.
Podias trocá-las pela tua liberdade.
Karşılığında yiyecek, silah veya kadın her şeyin en iyisini alırsınız.
Em troca, vão ter o melhor de tudo. Comida, armas, mulheres...
Ama eğer fırsatın olsaydı bütün bu yaptığın iyilikleri bu küçük sırrı öğrenmemiş olmam karşılığında geri alacağını düşünüyorum, Ansızın yapardın bunu.
Mas acho que se tivesses hipótese de retirar tudo o que fizeste em troca de eu nunca descobrir o segredo, não hesitavas.
Pekala, saat 22 civarında beni aradılar, peşin para karşılığında, omuzda meydana gelen bir yarayı tedavi etmemi istediler.
Ligaram-me por volta das 22h00... Para tratar de um ferimento num ombro, contra pagamento em dinheiro...
İnsanların birbirlerine bir şeyler yaparlar. Çünkü karşılığında bir şeyler beklerler.
As pessoas só fazem coisas pelos outros porque esperam alguma coisa em troca.
Ama karşılığında ne ister bilmiyorum.
Mas não sei o que vai querer em troca.
Veya belki de, adamın dünyanın öbür ucuna kadar balinayı takip edip zahmeti karşılığında öldüğü diğer klasiktir.
Ou talvez seja como o outro clássico, em que um tipo persegue uma baleia, até ao fim do mundo, apenas para se afogar nos seus problemas.
Karşılığında bana ne teklif ediyorsun?
O que é que tens para oferecer em troca?
Yaptığın pazarlık karşılığında elinde bir ipucundan fazlası olsa iyi olur.
Pelo que negociaste... é melhor teres alguma coisa mais do que uma pista!
Bir şeylerin karşılığında kendimizi Lothal'dan kaçırtmalıyız.
Vamos ter de nos contrabandear para fora de Lothal, para variar.
Benim seçtiğim bir geleceğin karşılığında karşı karşıya kaldığın bütün suçlamalarını şirket düşürecek.
A Organização esquecerá as acusações em troca de um futuro favor à minha escolha.
Kızı karşılığında değiş-tokuş istiyor.
Fez delas reféns até lhe devolver a filha viva e ilesa.
Lütfen bana karşılığında ne istediğini söyle.
Por favor, diz-me o que queres por ele.
Bunun karşılığında biz de en çok gelecek vaat eden öğrencilerinizi deneme şansını elde edeceğiz değil mi?
E como retorno, vamos ser os primeiros a ter acesso aos seus alunos mais promissores, certo?
Ancak, karşılığında, ı bir iyilik istiyorum.
Mas em troca, preciso de um favor.
Bu demiryolu, beyaz adamlara ödediğinizin üçte biri karşılığında ve beyazlara göre yarı sıklıkta hastalanan Çinli işçilerin alın teri ile inşa ediliyor.
Este caminho de ferro é construído à custa dos Chineses que trabalham por menos de um terço daquilo que paga aos brancos e ficam menos doentes.
Abigail ve sen zamanında benim yardımlarımı kullanmıştınız, şimdi karşılığını istiyorum.
Já que tu e a Abigail pediram-me um no passado, agora peço outro em troca.
- Karşılığında gücünü paylaşacak.
- Em troca... ele dividirá o seu poder.
Ya karşılığında?
E em troca?