Ketchup traduction Portugais
739 traduction parallèle
- Üstüne ketçap dök.
- Deita-lhe ketchup.
- Garson, bize ketçap getir.
- Empregado, traga o ketchup.
- Ama ben ketçap sevmem.
- Mas eu não gosto de ketchup.
Yaptığımız en güzel ketçap, Katie.
É o nosso melhor ketchup, Katie.
Bir keresinde şerefine bir ziyafet verilmişti ve masasına oturmayı kabul etmedi çünkü her tarafta ketçap vardı.
Lembro-me uma vez, num banquete em sua honra... ele recusou-se a sentar na mesa do orador porque estava rodeado de ketchup.
- Şu ketçap sevmeyen adam.
- Ah, o tal que não gosta de ketchup.
Ketçap.
Ketchup.
- Ketçap?
- Ketchup.
Yakınında ketçap var mı?
Tens ketchup aí à mão?
Kokusu hoşunuza gitmiyorsa ketçap var.
Se não gostar do sabor, há ketchup.
Artık ketçap kullanmama bile müsaade etmiyor.
Pois, agora, ela nem me deixa usar o "ketchup"...
Çantanda ketçap var mı?
Tem ketchup aí nessa bolsa?
- Gilpin, ketçapı unuttun.
- Gilpin, esqueceste-te do ketchup.
Mellie neyin kısaltması?
Os Americanos vivem do ketchup e do leite.
Ketçap var mıydı?
Há ketchup?
Ho-Jon, keççap getir.
Ho-Jon, traz-me o ketchup.
Ketçap alabilir miyim?
Gostaria de um pouco de ketchup.
Biraz ketçap.
Um pouco de ketchup.
Biraz ketçap alırım.
Queria um pouco de ketchup.
Ketçap?
- Ketchup?
Cam parçaları ve ketçapla kaplanmış güzelim oturma odası takımım!
Vidros quebrados e ketchup sobre minha fina mobília.
Keççap var.
Tens ali o ketchup.
Etinden kan akan, soğanlı, keççaplı ve tuzlu bir hamburger ve bir bira.
A escorrer sangue, com um pouco de cebola e ketchup e sal, e uma cerveja.
Turşu ya da ketçap da.
Nem pepino, nem ketchup.
Patates Adam'a bak. Domates kızı seviyor.
Olha, o Sr. Batata quer a Sra. Ketchup.
Ketçap lütfen.
Ketchup, por favor.
Bundan böyle her gece Hilton'da yiyeceğim, biftek, patates kızartması ve ketçap.
Vou jantar todas as noites no hotel. Bife, batatas fritas e ketchup.
Patates kızartması ve keççap.
Batatas fritas e ketchup.
Ketçap yok.
Não tem ketchup.
- Asla ketçap koymazlar.
- Nunca põem ketchup.
Ketçapsız hamburgeri nasıl yiyebiliyorsun?
Como é possível, um hambúrguer sem ketchup?
- Ketçaplı.
- Com ketchup.
Duble ketçaplı.
Muito ketchup.
Hakiki domates ketçapı ha Eddie?
Ketchup de tomate verdadeiro, Eddie?
Ketçap var mı?
Você tem ketchup aqui?
Yemekte ketçap ister misin?
Queres um pouco de ketchup antigo?
Kimse, ama hiç kimse sosisliye ketçap dökmez.
Ninguém põe ketchup num cachorro-quente.
Ketçap koyma.
Sem ketchup.
İkisi hardalsız, biri mayonezsiz ve soğansız isteyen ketçapta istemiyor.
Dois sem mostarda, e um sem maionese. E o sem cebola não quer ketchup.
Baksana Lefty! Bana şu ketçabı uzatıver.
Ei, passa-me aí o Ketchup.
Ketçap?
Ketchup?
Ketçap var mıydı?
Tem ketchup?
- Ve ketçap istemiştim.
- E pedi ketchup.
Belki patatesler için ketçap da alırsınız.
Posso sugerir ketchup para as batatas?
Bu sadece ketçap.
Sim, é só um pouco de ketchup.
İşte Fransız kızartması için daha fazla ketçap
Aqui tem mais ketchup para as suas batatas fritas.
İşte daha fazla ketçap.
Aqui tem mais ketchup.
Senin gibi genç ve akıllı birinin önünde sonsuz fırsatlar var. Yani istersen... 10 sent mi?
Tomate, cebola, ketchup, pickles e um bocado de carne.
Yanında ketçap da olsun.
Traga um pouco de ketchup também.
Ketçap.
- Ketchup.
Biraz ketçap al.
Mete ketchup.