Madi traduction Portugais
41 traduction parallèle
Madi... Madison caddesi, kırk yedi numara!
A quarenta e sete com o Madison!
- Çok fazla yaklaºmadi mi sence?
- Foi por um triz, nao foi?
Hafta içinde üst orta sınıf üyesiydin. Haftasonları ise kaşalot babanla ağzını bozup madi güney katakullilerine takılıyordun.
És da classe média durante a semana, e depois baixas de nível e vais passear para os bairros sociais de Southy, com o burro do teu pai nos fins-de-semana.
şimdi kaybol Quinn iyi benden nefret et ama Jo'nun parayı çaldığını düşünmediğimi bilmelisin bence Madi çaldı
Por isso, desaparece, Quinn. Está bem, odeia-me. Mas penso que devias saber que acho que a Jo não roubou o dinheiro.
Acımadi ki. Ce ee!
Tenho um dói-dói...
Hayır canım, "madi bir akşam" olacak.
Não, querida, vai ser uma noite atribulada.
"Madi" bir akşam.
Noite atribulada.
Madi.
Madi.
Billy, Madi'nin sonu olacağın.. .. konusunda endışelenmem gerektiğini söyledi.
O Billy disse-me que eu devia ficar preocupado que tu pudesses causar o fim da Madi.
- Madi!
- Madi!
Benim adım Madi.
O meu nome é Madi.
Madi sağ salim kurtulunca. Vali ölü ya da diri ele geçince. Hepimizin yoluna baş koyduğu savaşı çıkarıp kampa döndüğümüz zaman.
Só será desenterrado quando a Madi estiver em segurança, o Governador morto ou capturado e todos estivermos preparados para regressar ao acampamento e prosseguir uma guerra com a qual todos nos comprometemos.
Madi'nin hayatını tehlikeye atarız yoksa.
Colocaria a vida da Madi em maior risco.
Madi'yi, Silver'ı hazineyi ve de zincire vurulmuş valiyi sorunsuzca kampa geri götürmeliyiz.
Devolvê-la, a ela, a ele e ao tesouro de volta ao acampamento, intacto, juntamente com o Governador, derrotado e acorrentado.
Gemiye çıkınca alt güverteye inip Madi'yi bul.
Quando estiveres a bordo, desce ao convés e encontra a Madi.
Bay Featherstone, Evridiki ile Madi'yi götürebilir. Aslan'daki tayfanın çoğu bizden. Biz hazineyi çıkarırken sen gemide kalırsın.
O sr. Featherstone pode levá-la a bordo do Eurydice, desde que a maioria da tripulação do Lion seja nossa, não tua, e fiques no navio enquanto recuperamos o tesouro.
Madi'nin savaşı...
A guerra dela...
Madi ile sen davanın arkasında olduğunuz sürece. Hazine davaya güç kattığı sürece.
Enquanto tu e ela a defenderem, desde que o tesouro a alimente,
Madi'yi kaybettiğimi sandığımda hayatımda ilk defa dünyayı senin gözünden gördüm.
Quando pensei que a Madi tinha morrido, eu vi, pela primeira vez, vi o mundo através dos teus olhos.
- Madi'yi de?
- E à Madi?
Billy, Madi'nin sonu olacağın.. .. konusunda endişelenmem gerektiğini söyledi.
O Billy disse-me que eu devia ficar preocupado que tu pudesses causar o fim da Madi.
Billy dedi ki Madi'yi kendi sonuna sürüklüyormuşsun.
O Billy disse-me que eu devia ficar preocupado que tu pudesses causar o fim da Madi.
Madi'ye söz verdik. Annesine, halkına. Aynı savaşın tarafı olduğumuza dair.
Demos a nossa palavra à Madi, à mãe dela, ao povo dela, de que estávamos todos comprometidos na mesma guerra.
Madi'den yanayım.
Estou comprometido com a Madi.
Madi sizi ilgilendiriyorsa, Onu bulmak için birini gönderebiliriz.
Se é a Madi que te preocupa, podemos mandar alguém para a ir buscar.
Madi ve Flint ya yollarını burada bulacak Yoksa saklanacak bir yer bulacaklar.
A Madi e o Flint descobrem o caminho de volta para aqui ou encontram um sítio para se esconder.
Madi!
Madi!
Madi.
A Madi.
Madi nerede?
Onde está a Madi?
- Madi nerede?
- Onde está a Madi?
Madi hayatta.
Está viva.
Madi bu davanın önemli bir parçası.
A Madi é importante para a causa, por seu próprio direito.
Birden Madi'nin yaşamından daha mı kıymetli oldu?
E agora é demasiado importante para trocar pela vida da Madi?
Madi de etmezdi, sen de biliyorsun.
Madi não o permitiria e tu sabe-lo.
Orada müttefik bulacaklar. Madi'nin tutulduğu yeri tespit edecekler. Sabaha bizimle buluşmak için kumsala geri dönecekler.
Encontrarão amigos lá, descobrirão através deles onde a Madi está detida e estarão de volta à praia para os recolhermos de manhã.
Seninle Madi'yi.
Tu e a Madi.
Madi'nin güvende olması için her şeyi yaparım.
O que for preciso fazer para assegurar a libertação da Madi, eu vou fazê-lo.
Senden bir kez daha düşünmeni istiyorum. - Madi.
- Madi!