Mall traduction Portugais
178 traduction parallèle
Pall Mall! Sigara!
Está quietinho.
- Pall Mall içer misin?
- Fumas Pall Mall?
Bir gazete için yazı yazardım. Pall Mall Gazetesi. Gerçekten mi?
Na realidade, escrevia artigos para um jornal o Pall Mall Gazette.
Hangilerinde Bayım?
- "The Globe", "Star", "Pall Mall",
Globe, Star, Pall Mall, St. James's Bissett, Echo, Akşam Haberleri, Standart, ve hatırlayabildiğin diğer bütün gazetelere.
"St. James Gazette", "Echo", "Evening News", "Standard" e em todos os outros que lhe ocorram.
Şimdi haberler. Bu sabah Sheridan Mall çarşısının arkasında bir kadın cesedi daha bulundu- -
Outro corpo de uma jovem foi descoberto esta manhã... nas traseiras do Sheridan
- Bir paket de sigara.
E Pall Mall.
Şimdiki şarkıyı Elmas Dave, basçı Billy ve alışveriş merkezindeki kızlara yolluyorum.
Quero dedicar este grito a Diamond Dave... à Billy, o baixista... e a todas as garotas de Valley View Mall.
Vaktini Smith Square'de, Avam Kamarası ve Pall Mall kulüplerinde geçirirsen kötü dost edinmek kolay.
E, claro, quando se passa a vida em Smith Square, na Câmara dos Comuns e nas discotecas de Pall Mall, é muito fácil cair-se em más companhias.
Sürücüler dün geceki fırtınada Central City alışveriş merkezindeydi ve içlerinden biri bunu düşürmüş.
Os cavaleiros invadiram Central City Mall ontem à noite, e um deles perdeu isto.
Her neyse, dev ekranımı pazar günü kuracaklar ve bir dahaki hafta Denver'da Mile High Alışveriş Merkezi tanıtımım var.
Em todo o caso, vao instalar-me a TV no domingo... e apresento o Mile High Mall, em Denver, na próxima semana.
- Bir Pall Mall.
- Um Pall Mall.
- Bir Pall Mall, işte.
- Toma.
- Bir Pall Mall.
- Um maço de Pall Mall.
- Bir Pall Mall, buyur.
- Um Pall Mall, toma.
Bir iyilik daha :
O'Mall, mais um favor :
Del Amo Mall'ın yemek bölümünde.
- Num restaurante do Del Amo.
- Nereye gidiyorsun? - Sinemaya. Belki bir şeyler de yerim.
Vou ao cinema ao Del Amo Mall, comer qualquer coisa...
Şüpheli, Hilton Kulesi Alışveriş Merkezi'ne girerken görüldü.
Suspeito visto a entrar no piso inferior do Hilton Tower Mall.
Ona elbise alsın diye Angel'a para vereceğim. Sen de çok iyi biliyorsun ki, ona para vermek zorunda değilsin. Onu Fox Hills çarşısına götürüp ne lazımsa alırım.
Eu vou dar dinheiro para ela comprar roupas para a angel sabes muito bem que não tens que dar dinheiro para a roupa vou leva-la, a Mall Fox Hills, para ela comprar o que precisar não tens que fazer isso
Üç dakika içinde Georgetown Mall'da olmanı istiyoruz.
Precisamos de ti no centro comercial Georgetown em 3 minutos.
Ama bir adamın ruhunu alıp bayat bir Pall Mall sigarası gibi kırıp atmak kesinlikle yasal.
E, no entanto, é perfeitamente legal pegar na alma de um homem e esborrachá-la como a um maço de Pall Mall estragado.
Ya bu olacaktı ya da bir tüp diş macunu ve iki paket Pall Mall. - Hediye diye ben buna derim.
Era isto ou... uma pasta de dentes e alguns maços de cigarro.
Del Amo Mall'ın yemek bölümünde.
- No Centro Comercial Del Amo.
Blayne Mall.
Chamo-me Blayne Mall.
Bayan Hutton, Lakewood Mall'da alışveriş yaparken bayılmış.
A Mrs. Hutton desmaiou nas compras no Centro de Lakewood.
Ona "büyük mallı" dememi istiyor.
Bem, quer que lhe chame... ... "gostosão"...
Alışveriş merkezinde geçirdiğim "zevkli bir sabahtan sonra," "Holocaust Müzesi'ne giderken," birden...
Depois de uma manhã inspiradora no Mall, ia a caminho do Museu do Holocausto quando...
Kadın 3 kez Fox Pavilion Mağazasında görülmüş.
Terceiro possível avistamento na Fox Pavilion Mall.
Pazar günü seni saat 4'te, Mall Road Kahve Evi'nde bekleyeceğim.
Então, vou esperar por ti no Domingo... no Mall Road Coffee House, as 4 horas.
Arkadaşımız Jean-François Mall için..
Para o nosso amigo Jean-François Mallet
Bak, gole nasil ulasacagimi gosterirsen, yarin fox hill mall'da Bacaklarini kremlerken olursun. Ne?
Se me mostrares o caminho para o lago, amanhã estás no centro comercial, a depilar as pernas e a beber Mai Tais.
Tekerlek izleri Strip Mall'den.
A marca de pneu que havia no clube de sado-masoquismo.
Herkes Prosperity Mall " da toplansın.
Encontramo-nos todos no Prosperity Mall.
Prosperity Mall " da!
No Prosperity Mall!
Herkes, aCilen Mall " a gelsin.
Toda a gente, dirijam-se para o centro comercial o mais depressa possível!
En kısa zamanda Prosperity Mall " a gelin.
Vão para o Prosperity Mall o mais depressa possível.
Westbrook Mall'da bir turizm acentesi var.
Ela tem uma agência de viagens no centro comercial.
- Binanın ana gaz hattını saptadık.
Encontramos uma das condutas principais de gáz do Mall.
Babamla ilgili yaptığın onca mallık için acıyı haketmiş olsan bile.
Mesmo merecendo-o, por teres sido um idiota para o meu pai.
- Mall Road'da karnaval var.
Há um carnaval na rua Mall.
Yaş 34. Alışveriş merkezinde video oyunları satıyor.
34 anos, gerente da Game Trader, no Esplanade Mall.
Ama Esplanade Çarşısı Şerif ofisinin karşı sokağında.
É no Esplanade Mall, do outro lado da rua da esquadra.
Senin gibi tüy sıklet, küçük mallı biri nasıl olur da İçişleri'ne girer?
Como põem um desprezível, pica-mole, porta-lápis à frente de Assuntos Internos?
Vermont ve Sunset'ın arasındaki Los Feliz alışveriş merkezinde.
Ele está no Los Feliz Mall, entre Vermont e Sunset.
Onu bulduk, Jack! Vermont ve Sunset'ın arasındaki Los Feliz alış-veriş merkezinde.
Ele está no Los Feliz Mall, entre Vermont e Sunset.
Wow, The Mall binasını yapan şirket.
Vocês construíram o centro comercial?
The Mall binasını yapan şirket mi?
Construíram o centro comercial?
Bu gecelik Chip Franklin Show'da... Chip, Arundel Mills Mall'da olacak ve sizlere soracak :
E, no Chip Franklin Show de hoje, o Chip irá ao centro comercial de Arundel Mills perguntar aos lojistas. :
Avrupa zaten'Eastwood Mall'kadar.
A Europa é do tamanho do shopping de Eastwood.
- Alış veriş merkezini zaptedeceğiz.
Nós vamos ocupar o Mall.