Marcos traduction Portugais
743 traduction parallèle
HOLSTENWALL'DA CİNAYET!
Assassinato em Hamburgo Recompensa 1000 Marcos.
"O zamanlar" dedi, havacılık tarihinde eşi benzeri görülmemiş, cesaret ve kahramanlıklar gösterildi. "
Ele disse : "Naquela época, " houve proezas e conquistas "que superaram todos os marcos da aviação."
"10,000 MARK ÖDÜL" Katil Kim?
Recompensa de 10.000 marcos. - Cristo, outra vez!
Dakikası 2,90 mark tutuyor.
Cada minuto custa 2 marcos e 90.
10 marka yaptım.
Recebi 10 marcos por ele.
Her yıl 50.000 marklık paspas satıyoruz.
50.000 marcos de esfregões todos os anos.
Herkesten üstün olduğunuzu sanıyorsunuz, ama çok sıradan birisiniz... para basıyor olsanız da... ve benim gibi insanlar, ayda 320 marka... köleniz olmak zorunda kalsa da.
Acha que é superior, mas é um homem como os outros, mesmo que tenha casado rico, e pessoas como eu têm de ser suas escravas, por 320 marcos por mês.
Bir an önce gitmeliyim. Orada önemli işlerim var... yüz binlerce mark değerinde işler. Ve yanımda, yazışmalarımla ilgilenecek... bir sekreter götürmeyi düşünüyorum.
Tenho negócios importantes... que envolvem centenas de milhares de marcos... e pensei em levar comigo uma secretária, para tratar da minha correspondência.
- Mark mı?
- Marcos?
1000 mark diyorum.
Talvez 1.000 marcos.
Tam burada 6800 mark var.
Tenho aqui mais de 6.800 marcos.
- 4000 mark.
- 4.000 marcos.
4000 mark.
4.000 marcos.
- 8000 mark.
- 8.000 marcos.
O cüzdanda 14.000 mark var.
Tinha 14.000 marcos dentro dela.
- 14.000 mark.
- 14.000 marcos.
O cüzdanda 14.000 mark vardı.
14.000 marcos naquela carteira.
14.000 mark.
14.000 marcos.
Bu cüzdanda tam 10.200 mark var. Bu da dün akşam kazandığım 3400 mark.
Tenho 10.200 marcos nesta carteira... e os 3.400 que ganhei a noite passada.
Ve Leopold'den 150 bin altınlık bir fidye talebi aldım.
E, de Leopoldo, recebi um pedido de resgate de 150 mil marcos em ouro.
Bu demektir ki dostlarım, siz paund başına 2 değil, 3 altın değerinde vergi toplamalısınız!
Isso significa que vós, meus amigos deveis cobrar não 2 marcos por libra, mas 3!
Çünkü bugünkü katarda bize on sandık dolusu mücevher ve ipek getirdi. Ayrıca, kuzey sancaklarından gasp edilen 30.000 altın sikke.
Na comitiva dele, trouxe-nos 10 caixas cheias de jóias e sedas e mais, cerca de 30 mil marcos extorquidos aos condados do norte.
30.000'den fazla altın o alçağın elinde.
E mais de 30 mil marcos nas mãos daquele patife!
Okçu yüzbaşınız bu mesafede kazanırsa onun için size 1.000 altın veririm.
Se vosso capitão vencer dou-vos mil marcos de ouro.
Arras'lı Phillip'e 100 altın koyuyorum!
Aposto 100 marcos em Phillip de Arras!
Kralın işi için uzun yol geldim ve kalan gümüşüm 60'dan fazla değil.
Venho de longe a mando do Rei e a prata que trago não chega a 60 marcos.
Fakirler için 30 gümüş verin, gerisi size kalsın.
Dai-me só 30 marcos para os pobres.
Eski Broadway artık bir anıydı, ünlü yerler kapanmıştı.
A velha Broadway é uma recordação, bem como muitos marcos famosos.
İşaretler konulalı üç ayı geçti
Os marcos já estão há três meses nos lugares.
lves adındaki eleman benim işaretlerimi almış... ve yerine adınızın yazılı olduğu bu kağıdı bırakmış.
Esse Ives tem tirado os meu marcos... e colocou este pedaço de papel com o seu nome.
- 10 markı kendim alırım.
- Eu ganharei sozinho os 10 marcos.
10 mark bir ölü için.
Dez marcos por um morto.
Bana göre 10 mark eder.
Continua a valer 10 marcos para mim, não é?
Onu, San Marcos Geçidi'nde gördüm.
Encontrei-o em San Marcos Pass.
San Marcos Geçidi'ne varmadan önce, onlara yetişemezsiniz.
Não os conseguem apanhar esta noite, antes de eles chegarem a San Marcos Pass.
O, San Marcos Geçidi'nde müfrezedeydi.
Vi-o com os seus homens em San Marcos Pass.
San Marcos Geçidi'nden sonra, Diablo Kanyonu'na doğru, Winthrop yolundan.
Depois de San Marcos Pass, tomas a estrada de Winthrop até Canyon Diablo.
- San Marcos bölgesine, Neden?
Para a região de San Marcos, porquê?
Onun şimdi nerede olduğunu bilmiyorum. Ayrıca, zarfım ve pulum yok. Zaten burada ne posta kutusu var, ne de postacı.
Não sei onde ela se encontra agora e não tenho envelopes nem selos e não há aqui marcos de correio nem carteiros.
Bir milyar marklık altını Fransa Bankaları'nda bırakmak akılsızca olmaz mı?
Não será imprudente deixar um bilião de marcos em ouro no Banco de França?
- 1 milyon marktan az parası olan yok!
Não menos de 1 milhão de marcos!
Marcos XII'nin orada milyonlarca adamı var.
Marcos XII tem milhões de habitantes.
Marcos'taki bir milyon dost bizleri yenilmez kılacak.
Com o milhão de amigos de Marcos, seremos invencíveis.
Buradan ayrılınca, bizi Marcos XII'ye götürebilir misin?
Depois de sairmos de cá, pode levar-nos para Marcos XII?
- Marcos XII'de akrabalarım var.
- Mas tenho família em Marcos XII.
- Yakında Marcos XII'ye varacak mıyız?
- Chegaremos a Marcos XII em breve?
Yeni hedefimiz Marcos XII.
O nosso novo objectivo é Marcos XII.
Gemiyi Marcos'a götürürsek milyonlarca kişi Triacus'da olduğu gibi ölecek.
Se a levarmos para Marcos, milhões morrerão como morreram em Triacus!
Enterprise asla Marcos XII'e ulaşamayacak.
A Enterprise não irá a Marcos XII. Não aterrará lá.
KATİL KİM?
RECOMPENSA DE 10.000 MARCOS!
- Marcos'a gidiyoruz!
- Vamos para Marcos!