English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Turc → Portugais / [ M ] / Matilda

Matilda traduction Portugais

330 traduction parallèle
Sonra Henrietta'yı, sonra Louise'i ve sonra Matilda'yı tokatlıyor.
Depois esbofeteia a Henrietta, a Louise e a Matilda.
Ben, Iris Matilda Henderson, bir kiliseye bağlı olmayan, hiç evlenmemiş bir kız olarak, bakir mazimden vazgeçtiğimi duyururum.
Eu, Iris Matilda Henderson, solteira de nenhuma paróquia em particular, aqui renuncio solenemente aos meus bens de solteira e declaro que na próxima Quinta-feira, dia 26.
Tom, Dick ve Harry'yi büyülemek için Her Matilda, Kay ve Carrie
Para cativar o Tom, o Dick e o Harry Cada Matilda, Kay e Carrie
John, Bayan Matilda Binks.
John, esta é Miss Matilda Binks.
Bu Bayan Matilda Binks. 22 yıldır ailemizin bir parçasıdır. Ve bugün bir sürü soruna yol açtı.
Esta é Miss Matilda Binks... que está com esta família há 22 anos e que hoje tem causado muitos problemas.
Ve şimdi hassas olanlar ayrılabilirler Güreşçi Aramis, bayan herkül Matilda'ya meydan okudu!
Solicitamos às pessoas sensíveis que se retirem. O lutador Aramis ousou desafiar a Mulher Hércules, a senhora Matilde!
Matilda'yı yenebilecek kişiye 10 lira vereceğiz!
A direção oferece 10 pratas a quem vier desafiar a senhora Matilde!
Bayan Matilda'ya karşı Bayan Tarzan!
A senhora Tarzan contra a senhora Matilde!
Matilda, aşkım, davetiyende şampanyalar bedava yazıyordu.
O convite dizia que havia champanhe de graça... Matilda, minha querida.
- ( Erkek ) Mitilda, beni mi aradın?
- Matilda? Está à minha procura?
Aha geliyor, gamalı haçlı güzelimiz Milwaukee'den Alman askeri Matilda!
- Aqui a temos! A temível, de doce coração... Mathilda a nazi de Milwake.
Matilda, Herman, sizce bugün California'da en başta geleceğinizi düşünüyor musunuz? - Bugün, California.
Mathilda, Herman acham que esta é vossa oportunidade para... conseguir o primeiro posto na corrida de California?
Calamity Jane kuzeybatı yolunda. Matilda'nın Bomba Robot'u Makineli Tüfek Joe'yu yakalamaya çalışıyor. Şimdi de güneybatıya doğru hızlanıyor.
Calamity Jane vai pelo noroeste e Mathilda vai conduzindo seu obús... muito perto dela, e Joe metralhadora que se está... desviando para o sudoeste.
Alman askeri Matilda'yı dördüncü ederek Calamity Jane'in püsküllüsü olabilir.
Mathilda abandona a última posição. E Calamity Jane se enfrenta com outra calamidade.
Ben Grace Pander, St Louis'den bildiriyorum. Matilda ki çok sevgili dostum olur, hak ettiği üzere pek güzel bir masaj yaptırıyor.
- Com vocês Grace Pander desde Saint Louis onde Mathilda, uma grande amiga minha, está recebendo uma merecida massagem.
Kızların Matilda ve Jane'i ayrıca oğlun Joe'yu kutsa. Çok sevgili oğlun, ölümsüz Frankenstein'ı da kutsa. Birçok insana ne çok zevkler yaşattı, bir bilsen.
Abençoa a nossas filhas Mathilda e Jane, a nosso filho Joe e... abençoa sobretudo o imortal Frankenstein... que nós gostamos tanto de ter entre nós.
Görünüşe göre, Matilda tamamen havaya...
Parece que a Mathilda saltou pelos ares...
Matilda çok etkileyici bir puan daha aldı. Bizden ayrılmayın.
Mathilda conseguiu uma magnífica Pontuação.
Alman Matilda şampiyon bir sürücüydü. Kimse rotacımdan puan yapıp yanına kâr kalmasını bekleyemez.
Escuta querido, Mathilda era uma... experiente motorista, mas ninguém atropela o meu copiloto... e fica tão calmo.
Bay Başkan, Nero ve Matilda'yı haklayanların Fransız'lar olduğunu söyledi.
O Presidente diz que foram os franceses os que... lixaram o Nero e a Mathilda.
Matilda Tavuk George'dan önce öldü.
Matilda morreu antes do Chicken George.
- Matilda!
- Matilda!
Ya da Matilda'yı.
Ou a pobre Matilda.
Matilda, benimle gel.
Matilda, vêm comigo.
Gidip Matilda'yı getireyim.
Vou buscar a Matilda.
Neden Matilda'nın ve lrene'in ona bakmasına izin vermiyorsun?
Porque não deixas a Matilda e a Irene tratar de tudo.
Teşekkürler Matilda.
Obrigado, Matilda.
Bir şey daha Matilda'yla evleniyorum.
Outra coisa. Vou casar com a Matilda.
Waltzing Matilda'yı Hank Williams'ın bestelediğini sanıyordum.
Waltzing Matilda. Pensava que o autor era Hank Williams.
Bayan Matilda Clayborne'u arıyoruz.
Procuramos a Sr.ª Matilda Clayborne.
Ailen ne olacak?
E a Matilda e o miúdo?
Koyun mu Ekrem mi?
Dulce e Matilda?
Aman Tanrım, Matilda!
Valha-me Deus.
Yine yaptın yapacağını!
Matilda!
Adını Matilda koydular.
Vê o que fizeste! Chamaram-na de Matilda.
İki yaşına geldiğinde Matilda çoğu insanın otuzlarında yaptığı şeyleri yapıyordu. Kendine bakıyordu.
Aos dois anos, já Matilda aprendera a tomar conta de si.
Her sabah Matilda'nın abisi Michael okula gidiyordu.
Todas as manhãs, o irmão de Matilda ia para a escola.
Matilda yalnız kalıyordu. Öyle seviyordu zaten.
Matilda ficava sózinha.
Dört yaşına geldiğinde Matilda evdeki tüm dergileri okumuştu.
Aos quatro anos, já lera todas as revistas que havia em casa.
Matilda ailesinden çok farklı olduğunun farkındaydı.
Matilda já sabia que era diferente da família.
Ertesi sabah ailesi gidince, Matilda kitap arayışına başladı.
Na manhã seguinte, Matilda foi à procura de um livro.
O günden sonra, annesi tombalaya gidince, Matilda da kütüphaneye gitmeye başladı.
Daí em diante, todos os dias Matilda ia à biblioteca.
Onu hayranlıkla izleyen Bayan Phelps Matilda'ya kütüphaneyle ilgili çok değerli bir bilgi verdi.
A Sra. Phelps, que tinha vindo a observá-la fascinada. deu informações a Matilda.
Matilda'nın aklı, kitaplarını denizlerdeki gemiler gibi dünyaya gönderen yazarların sesleriyle, büyümeye devam etti.
O intelecto de Matilda continuou a crescer, alimentado pelos autores que lançaram livros ao mundo como se lançam navios ao mar.
Kitaplar Matilda'ya rahatlatıcı bir mesaj verdi :
Os livros reconfortaram Matilda :
- Matilda kaç yaşında?
- Quantos anos tem a Matilda?
Matilda bazen arkadaş özlemi çekerdi. Kitaplarındaki iyi insanlar gibi bir arkadaş.
Matilda ansiava por um amigo bondoso como os dos livros.
Bu da Matilda'nın aklına şunu getirmişti : Çocuklar anne babalarını cezalandırabilir.
Assim, introduziu a ideia de que os filhos podiam castigar os pais.
Sonraki gün olanlar Matilda'nın güçlerini keşfetmesini sağladı.
Os factos seguintes obrigaram Matilda a descobrir a sua força.
Bir oğlum var, Mikey. Bir de yanlışlık oldu, Matilda.
- Mickey e um equívoco, a Matilda.
Kurdelelerini seviyorum bu kızların.
- Estão me esperando? - Matilda. Matilda.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]