Mentos traduction Portugais
61 traduction parallèle
Sanki başımda yeterince bela yokmuş gibi.
Com todos os mald ¡ tos aborrev ¡ mentos que ja t ¡ ve.
Bilemiyorum, bunları düşündüğümden beridir çok mutsuzum. ... ve biliyor musun tüm bu aklıma gelenler huzurumu kaçırıyor.
Foi a primeira vez que tive pensa - mentos assim, e puseram-me nervoso.
Kahpe felek dedikleri bu olmalı, bazı şeyler hiç düşünülmemeliydi.
Oh, destino cruel! Certos pensa - mentos devem ficar por pensar.
Holly Balosu en güzel ve geleneksel olaylarımızdandır.
O Holly Ball é um dos aconteci - mentos mais belos e tradicionais.
Mentos değilmiş.
Não é uma pastilha.
Mentos reklamlarında oynayacağımı düşünüyordum ama benim yeterince genç ve hayat dolu olduğumu düşünmediler anlaşılan. Salak herifler.
Pensei que ia receber daquele estúpio anúncio, mas parece que eles não me acharam refrescante e com vida.
Bebek bezimde yarım kutu keyif verici ilaç var.
Até tenho cerca de meio pacote de "Mentos" na minha fralda.
Bir kere ben orada nane şekeri saklıyorum.
É onde eu guardo os meus Mentos de mentol.
İlk kaçışımda dişçi aletlerinin üzerine düştüm.
A minha primeira fuga. Aterrei nos instru - mentos do dentista, em vez da sanita.
Mentos sever misin?
Queres um Mentos? Não.
Galiba Cody bize... naneli şeker korkusunu anlatıyordu.
Acho que o Cody ia contar-nos sobre seu medo dos Mentos!
! Tüm bir Mentos kafasını uçurabilir!
Um Mentos inteiro arrebenta-lhe a cabeça!
Bu, tüm Mentos paketinin yarısını... yiyebilirim anlamına mı geliyor?
Isso quer dizer que posso comer o resto destes Mentos?
Mentosu yalama.
Não lambas os Mentos...
Bunlar ne, Mentos mu?
- Isso são Mentos?
- Benim için biraz Mentos al.
E traz-me Mentos.
Mentos.
Isso é um Mento's.
Ben bu işe Mentos satarak başladım.
Entrei neste ramo a vender Mentos.
Peter, iki de bir Mentos yiyorsun.
Peter, estás a comer os Mintos todos!
Bunlar mentos değil, Lois.
Isto não são Mintos.
Süt, Mentos ve kazıkazan kartlarını karıştırarak jet yakıtı yapabileceğine dair bir söylenti var.
Há um rumor em que podes misturar leite, mentos e Lotto scrapings, para fazer combustível de jetpack.
Mentos ve diğerleri bunu saçma bulmadı. KAYNAK ı arıyorlar.
Methos e os outros não acham que isso é tretas.
Nane şekerim var.
Tenho mentos.
Belmont basın bürosu, beş öğrencinin hafif yaralandığını duyurdu.
O gab ¡ nete de ¡ mprensa de Belmont afirmou que c ¡ nco alunos receberam cu ¡ dados por fer ¡ mentos menores.
Ayrıca, cips, sandviç, Menthos, meyveli şeker gibi bir sürü atıştırmalık alabilirsin.
E pode comprar muitas coisas, como sandes, batatas fritas... e Mentos, e Skittles, e outras coisas.
Hatırladığım gibi, Mentos almaktan bi hal olmuştum ki şu bufalo rüzgarı nefesini tutamıyordu.
Eu lembro-me que comia muita pastilhas, mas não escondia o hálito dele.
Nane şekeri kutusu, 9 voltluk pil ve bir sürü elektrik kablosu.
Lata de mentos, bateria de 9 volts e muitos fios eléctricos.
Ateşleyici de nane şekeri kutusundan yapılmış.
E o detonador é feito de uma caixa de mentos.
O dolapları soyarken de ateşleyici olarak aynı nane şekeri kutusunu kullanmıştın.
E quando arrombaste todos aqueles cacifos. usaste a mesa lata de mentos como detonador.
Mentos'la diyet kolayı karıştırdığın zaman garip birşey olur.
Coisas giras acontecem quando se mistura Mentos com coca cola de dieta.
- Öyle mi? O, Mentos reklamından beri sana aşığım.
Tenho uma paixoneta por ti desde que fizeste o anúncio dos Mentos.
Halo mu oynayacağız, Battlestar mı izleyeceğiz diyet kolanın içine mentos mu atacağız?
Joga-se Halo? Vê-se a "Galáctica"? Mistura-se Mentos com Diet Coke?
Ninem birinize Mentos verdi mi?
A avó deu Mentos a alguém?
Mentos bombası.
Bombas de Mentos.
9 dolar. 1 dolara naneli sakız ister misiniz?
$ 29, queres uns mentos por $ 5?
Satış makinasından, bana enerji içeceği ve naneli şeker alır mısın?
Podes ir à máquina e trazer-me uma barra energética e mentos?
Ama ciroyu bilançoya yansıtamazsınız.
Não podem por energia numa balança de paga - - mentos.
DÜŞEN Mentoslara DİKKAT Evet!
Cuidado COM A CAÍDA dos Mentos
Naneli şeker mi?
Mentos?
Evet! Veya bir şişe Cola'yla biraz mentosu karıştırırız.
Sim, uma garrafa de Coca e uns Mentos.
Burayı bu hale kolanın içine naneli şeker atan bir çocuk getirmiş olamaz sanırım.
Suponho que isto não foi um rapaz a soltar um Mentos no seu refrigerante. E também não é uma fuga de gás.
Evet, hayır, nefes açıcı var.
Sim, são mentos.
Ya apartman, ya market ya da banka yapalım diyorlar.
Mas queriam transforma-lo em aparta - mentos, supermercados ou num banco.
Nane şekeri mi?
Mentos?
Çilekli mentos.
- Mentos de morango.
Şeker yiyebilirsin.
E és só tangas. E dava-te jeito um Mentos.
Unut gitsin. O şekerlerden bana da ver.
Deixa estar e dá-me um desses mentos.
Bir tane de mentos.
E uma pastilha.
İki tanesi patlayıcı madde olabilen... nane esaslı şeker. Mentos?
Mentos?
Birliğimiz çok fakir.
A Associação está muito mal de finanças, e aguenta-se em grande parte com rendi - mentos do tesouro repatriado da Rússia.
- Bunlar Mentos değil.
Não são Mentos.