Ndeydi traduction Portugais
67 traduction parallèle
Okulum Arbalète Caddesi'ndeydi.
Eu frequentei a escola na Rua de L'Arbalète.
Oğlum da Deniz Kuvvetleri'ndeydi.
O meu filho também esteve na marinha.
Flatbush Caddesi'ndeydi.
Brooklyn. Num assalto.
Christopher Caddesi'ndeydi aklımda bir başka cadde kalmış ama Christopher Caddesi olduğunu daha sonra hatırladım.
Foi a rua Christopher, e estava pensando... em outra rua, até que voltei a lembrar que foi na rua Christopher.
Ben psikoloji eğitimi alırken o da Betazed Üniversitesi'ndeydi.
Ele estava na universidade em Betazed quando eu estudava psicologia.
Paris Üniversitesi'ndeydi.
Ela estava a estudar na Universidade de Paris.
BRANDI DE YAKINDAKİ SPELMAN KOLEJİ'NDEYDİ.
COM A BRANDI LÁ PERTO NA UNIVERSIDADE SPELMAN.
Vietnam savaşı çıktığında Tonkin Körfezi'ndeydi.
Esteve no Golfo de Tonkin, quando começou a guerra do Vietname.
Gizli üssü Miami Üniversitesi'ndeydi. Ülke içindeki en geniş ClA merkezi oradaydı... ve yıllık yüz milyonlarca dolarlık bir bütçesi vardı.
Estava secretamente baseada na Universidade de Miami, o maior centro de operações domésticas da CIA, com um orçamento anual de centenas de milhões,
Adam 86 Dünya Serisi'ndeydi, iki koşu geride, iki dışarı vuruş, yokolmanın eşiğindeydi!
O tipo jogou a sério. Dois run downs... dois fora de jogo, enfrentou a eliminação.
Ben bir gece kulübünde şakalar yapıyorum. Bu adam 86, Dünya Serisi'ndeydi.
Digo umas graçolas num bar qualquer, este tipo jogou no campeonato.
Doğru zaman, doğru yer deyince, Ed Nichol bugün Niagara Hava Ü ssü'ndeydi :
Mike Nikhols estava no lugar certo na hora certa hoje cedo. Ele filmou isto.
Baban, Belfast'a atanmış İrlanda Kraliyet Atlı Birliği'ndeydi.
O teu pai estava nos Irish Rangers em Belfast.
Yaratık az önce, Makine Dairesi'ndeydi.
A criatura estava na engenharia.
Sadık Koloni Milis Kuvveti'ndeydi.
Participou na Milícia Colonial.
- Hayır. Bel-Air Prensesi'ndeydi.
Não, é o de French Prince of Bel-Air.
Piyade Birliği'ndeydi... 1915'teki savaşta.
Ele fez parte da 369a. Infantaria... na última guerra, a antiga 15a.
Sanırım hâlâ El Feneri'ndeydi.
Só sei que ela vai fazer serão no Torch.
O ; Ay lşığı Rapsodisi'ndeydi.
Um homem como o Ashlen China do livro "Endurecendo-o à Meia-Noite."
Senin baban Deniz Kuvvetleri'ndeydi.
O teu pai era fuzileiro.
Namibia'da Balık Nehri Vadisi'ndeydi.
Estava no desfiladeiro de Fish River na Namíbia.
Rambaldi Kutusu iki yıldır Kara Delik Projesi'ndeydi ama parçalanmadan açılamadı.
O Projecto Buraco Negro teve a Caixa de Rambaldi por dois anos e não a conseguiu abrir sem a destruir.
Newell, uçuş okulundan önce, Florida Üniversitesi'ndeydi.
Newell esteve nos Oficiais da Reserva e na Univ. da Flórida... antes da escola de voo.
Sanırım 2 yıl önceki Anma Günü'ndeydi.
Acho que foi no Dia da Lembrança, há dois anos.
ABD Deniz Kuvvetleri'ndeydi.
Fuzileiro Naval dos Estados Unidos.
Dünya Ticaret Merkezi'ndeydi.
Ela estava no World Trade Center.
Ama ben senin yaşlarındayken o Hava Kuvvetleri'ndeydi.
Mas o que aconteceu é que, quando eu tinha a tua idade, ele estava na Força Aérea.
Gödel şimdi Amerika'da çalışmalarına eskisi gibi saplantı derecesinde devam ettiği, "Yüksek Etütler Enstitüsü" ndeydi.
Gödel trabalhava agora na América, no Instituto para Estudos Avançados, onde ele continuou a trabalhar tão obsessivamente como sempre.
En son erkek erkeğe takılışımız Cleveland ile Çin Mahallesi'ndeydi.
O meu último encontro de homens foi quando eu e o Cleveland fomos a Chinatown.
Nancy? O ve Celia Okul Aile Birliği'ndeydi ve bir süre arkadaştılar. Ama birbirlerinden koptular.
Ela e a Celia eram da Associação de Pais e Professores e foram amigas por um tempo, mas acho que se afastaram.
- Murtaugh Listesi'ndeydi.
- Faz parte da lista Murtaugh.
Ama bir keresinde bir arkadaşını getirmişti. Şükran Günü'ndeydi.
Mas uma vez trouxe um amigo, para o Dia de Acção de Graças.
Şükran Günü'ndeydi.
Era o Dia de Acção de Graças.
Annen Sandra, Kız Öğrenci Birliği'ndeydi.
A tua mãe, a Irmandade da Sandra.
Sanırım yaşlanmadan önce Deniz Kuvvetleri'ndeydi.
Acho que antes de envelhecer tinha sido fuzileiro.
STASI Soğuk Savaş boyunca Doğu Almanya Gizli Polisi'ndeydi.
STASI era a polícia secreta da Alemanha Oriental durante a Guerra-fria.
Şu adam iki gün önce Darnay Kalesi'ndeydi.
Aquele estava no castelo de Darnay há dois dias.
Hellfire Kulübü'ndeydi!
Ele estava lá, McCone, no Clube do Inferno.
Bu deli Kızlar Gezegeni'ndeydi.
Uma verdadeira aberração do Chick Planet.
Özel sektöre geçmeden önce Silahlı Kuvvetler Kredi Kooperatifi'ndeydi.
Dirigiu o Fundo de Crédito Nacional das Forças Armadas até que foi para o sector privado.
Yalnızca bir belgesel yaptım Cleveland Yeraltı Film Festivali'ndeydi, 2008'de.
Apenas fiz um documentário, apresentado no festival do filme no evento Cleveland Underground em 2008.
Teddy Barış Gönüllüleri'ndeydi Size söylemiştim.
Eu disse-lhes isso. Nós verificamos.
Dedem John O'Reilly 1930'lu yıllarda New York Emniyet Müdürlüğü'ndeydi.
O meu avô, John O'Reilly... Foi membro da polícia de Nova York nos anos 30.
Hani şu şarkıdaki gibi. Lise Müzikali'ndeydi galiba. Bu İşte Hep Beraberiz miydi?
Como aquela música, sabes... do "High School Musical"...
Rosie Larsen, öldürüldüğü akşam Wapi Eagle Kumarhanesi'ndeydi.
A Rosie Larsen esteve no interior do Casino Wapi Eagle, na noite em que foi assassinada.
Eskiden Gece Nöbeti'ndeydi.
Ele já pertenceu à Patrulha da Noite.
Dünyanın ilk bilgisayar mağazasına girdim. Mountain View'deki Byte Shop'a. Galiba El Camino Caddesi'ndeydi.
Entrei na primeira loja de computadores do mundo, a Byte Shop de Mountain View, em El Camino.
Ara sıra Lucky yola çıkardı daha çok Anlantik Şehri'ndeydi.
De vez em quando ele desaparecia, ia muito a Atlantic City.
Son duyduğumda Wormwood Scrubs Hapishanesi'ndeydi.
- Passaram 15 anos. Da última vez que soube dele, estava prestes a ser preso.
Atalarımız Napolyon Savaşları'ndan beri Yew Tree Çifliği'ndeydi.
Pois os meus antepassados cultivaram a Quinta do Teixo desde as Guerras Napoleónicas.
İlk değişimim Rushford Gölü'ndeydi.
A minha primeira transformação foi no lago Rushford.