Nemec traduction Portugais
43 traduction parallèle
Bay Nemec olabilir demişti.
O Sr. Nemec garantiu-me que era possível.
Jan Nemec.
Jan Nemec.
Nemec davası hakkında senden yardım istemek için geldiler.
Está aqui para pedir a tua ajuda no caso Nemec.
Nemec bir tedarikçi.
O Nemec é um fornecedor.
Beyrut'ta bulunan kaynağımız Nemec'in... Amerika'ya bir nakliye pasaport çipi gönderdiğini iddia ediyor.
Uma fonte em Beirute afirma que o Nemec acabou de enviar um carregamento de chips de passaportes para os EUA
Bu pasaport çiplerini bulmalı ve Nemec'i yakalamalıyız ve bu yüzden yardımınıza ihtiyacımız var.
Temos de encontrar esses chips e prender o Nemec, e é por isso que precisamos da sua ajuda.
Demek ki, Nemec'e doğru kaçmış.
Pois, fugiu para os braços do Nemec.
Çünkü Bayan Flynn ile irtibata geçtik ve çipleri bulma, Nemec'i tutuklama konularında bize yardım etmeyi kabul etti cinayet suçunun cezasının azaltılması durumunda tabi.
Porque contactámos a Sra. Flynn, e ela aceitou ajudar-nos a encontrar os chips e prender o Nemec, em troca de uma redução de pena pelo crime que cometeu.
Nemec'in kuryesi bir kazada öldürüldü.
O estafeta do Nemec foi morto num acidente.
Sana şifreyi verecek, biz de şifreyi kıracağız çipleri ve onu ele geçireceğiz.
Ele dar-lhe-á o código, nós descodificamo-lo, apanhamos os chips e o Nemec.
Jan Nemec ile nasıl karşılaştınız?
Como é que se envolveu com o Jan Nemec?
Merhaba. Buraya Jan Nemec'i görmek için geldim.
Olá, vim para falar com o Jan Nemec.
Bay Nemec'i görebilecek miyim?
Vou ter a possibilidade de falar com o Sr. Nemec?
Jan Nemec kız arkadaşım, Teresa Lisbon.
Jan Nemec, esta é a minha namorada, Teresa Lisbon.
Nemec oltaya geldi mi?
O Nemec ficou convencido?
- Nemec'e benden bahsettin.
Contou ao Nemec sobre mim.
- Nemec'in güvenini kazanmaya çalışıyor.
Ela quer ganhar a confiança do Nemec.
Ve Nemec onunla irtibata geçme riskini göze alamaz.
E o Nemec não se vai arriscar a entrar em contacto com ele.
Nemec ve John Paul'da anahtar olmalı.
O Nemec e o John Paul devem ter a chave.
Nemec'in iki tane dolu kitaplığı var ve o okuyan biri değil.
Porque o Nemec tem 2 prateleiras cheias de livros e ele não lê.
Çok yakında, Nemec John Paul'un öldüğünü anlayacaktır ve anladığı zaman da sizin onun gözüne gözükmemeniz iyi olur.
O Nemec vai rapidamente descobrir que o John Paul morreu, e quando isso acontecer, vocês terão de permanecer escondidos.
Anahtar muhtemelen Nemec'in dairesindeki kitaplardan birinde.
A chave está provavelmente num dos livros que estão no apartamento do Nemec.
Nemec'in son zamanlarda aldığı bir kitap olmalıymış bu yüzden spiralli olanlara bakmış ve üstünde hiç yoz olmayana.
Teria de ser um livro que o Nemec tivesse usado recentemente, então ele procurou um que tivesse a espinha rachada e que não tivesse pó acumulado.
Nemec hala gözaltına alınmadı mı?
O Nemec já foi detido?
Polisle beraber Nemec'i götürmem lazım.
Tenho de acompanhar a polícia na detenção do Nemec.
Nemec'in pasaport çipleri için 1,5 milyon Euro aldı.
Os 1,5 milhões de euros que o Nemec recebeu por aqueles chips de passaportes.
C.I.A. Nemec'i yakalama konusunda sana geldiği zaman sende şansını kullandın.
Aproveitaste a oportunidade quando a CIA te abordou para que entregasses o Nemec.
Ve beni kullanarak Nemec'in icabına bakıp, parasını alabileceğini düşündün.
E pensaste que me poderias usar para tramar o Nemec e ficar com o seu dinheiro.
Tüm istediğin Nemec'in parası ve özgürlüğündü.
Tudo o que querias era o dinheiro do Nemec e a liberdade.
Kathryn Nemec.
Kathryn Nemec.
Kathryn Nemec kim?
Quem é a Kathryn Nemec?
Bir isim bulduk, Kathryn Nemec.
Encontrámos um nome : Kathryn Nemec.
Kathryn Nemec kayıp mı?
- A Kathryn Nemec desapareceu?
- Yani sen diyorsun ki Reddington'a saldıran bu Nemec miydi?
Esta tal de Nemec é que está a atacar o Reddington?
Kathryn Nemec.
A Kathryn Nemec.
Kathryn Nemec de kim şimdi?
E quem é a Kathryn Nemec?
İnanmak istediğin gibi bilinmeyen birisi değilim Bayan Nemec.
Não sou tão desconhecido quanto queira acreditar, Sra. Nemec.
Gerçek adı Kathryn Nemec.
O nome verdadeiro é Kathryn Nemec.
Pekala Bayan Nemec, size dokunulmazlık teklif edeceğiz.
Está bem, Ms. Nemec, vamos oferecer-lhe imunidade.