Onluğu traduction Portugais
18 traduction parallèle
Bize viski getirirsen sana bu iki onluğu veririm.
Aqui estão 20 dollars. Traga-nos whisky.
Bana diğer onluğu ver, yerlerinize geri dönün.
Dá o dinheiro, primeiro.
Birlikte rodeoya gideceğiz, giriş için onluğu ödeyeceğiz.
Levamos-te até ao rodeo, damos-te o dinheiro da entrada.
Hanımda onluğu harcıycak yürek yok.
A senhora näo teria coraçäo para gastar dez.
Çık bir onluğu.
Dê-me uma lima.
- Ona onluğu geri verdin.
- Acabaste de devolver as dez libras.
Onluğu bana getir yoksa Sackett'a itirafı gönderirim ve ölürsünüz.
Traz-me dez ou envio a confissão ao Sackett e tu morres.
Biraz yanlışlık olabilir, ama onluğu geçmez.
Pode não ser exato, mas não resvala por mais de dez libras.
Ya kavga eder her tarafınız kanla ortalığa rezil olursunuz ya da bu onluğu alıp gider iki hatuna bir şeyler ısmarlarsınız.
Podem começar aqui à tareia, fazerem figura de idiotas, ou podem agarrar nestes 10 dólares que tenho aqui pagar uma rodada àquelas duas senhoras.
Bozuk bir poundum var. Onluğu geri ver Eddie.
Dá-me as minhas 10, está bem, Eddie?
Onluğu geri ver ben de sana iki beşlik vereyim.
Dou-te £ 5 e cinco £ 1 Assim fico com menos trocos.
Jeff bilardodan kazandığı onluğu buna harcamış olmalı.
O Jeff deve ter gasto os 8000 euros que ganhou nisto.
İsveç onluğu.
Isso é legal.
- Bu arkadaşımın onluğu.
- Eis meu amigo, dez.
Şimdi bu onluğu alırsın ve tuvaleti kullanmaya izin verirsin ya da evine gidersin.
Agora, pode ficar com eles e deixá-las usar a casa de banho ou pode ir para casa.
Orada onluğu nasıl alamazsınız be?
Como não fizeram ali uma primeira entrada?
Ben senin sekiz binini korumana yardım edeceğim sen de benim onluğu korumama yardım edeceksin.
Ajudo-te a proteger as tuas oito milenas, se me ajudares com as minhas dez.
Neden o onluğu alıp götüne sokmuyorsun tatlım.
Porque não pegas na nota e a metes no cu, meu querido?