English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Turc → Portugais / [ O ] / Orpheus

Orpheus traduction Portugais

122 traduction parallèle
- Orpheus ve Eurydice.
- Orpheus e Eurydice.
Glasgow Orpheus Erkek Korosu, Kuzey Geçidi'ni deniyordu.
O Coro de Vozes Masculinas Glasgow Orpheus seguia a rota difícil.
"Orpheus" Ne anlama geliyor?
"Orpheus"? o que é que isto significa?
Adrianne bu Orpheus projesini kastetti o her neyse yarın sabahtan itibaren tamamlanmış olacak.
Adrianne disse que o projecto Orpheus, o que quer que seja, que vai acontecer vai ser amanhã a tarde.
"Orpheus" kelimesi size bir şey anımsatıyor mu?
Atherton, a palavra "Orpheus" diz-lhe alguma coisa?
İsmini Orpheus koymuştuk.
demos-lhe o nome de código Orpheus.
Şu Orpheus, Yunan müzik tanrısı.
Este é Orfeu, deus grego da música.
Saracen, Saracen, burası Orfeus.
"Saracen", aqui "Orpheus"?
Bekle. On yıldan beri "Orpheus" un ikinci perdesini yeni baştan yazıp duruyorsun!
Há dez anos que tu fazes e desfazes o Acto II do Orfeu.
O - Orpheus- Hiç yeraltı dünyasına ulaşabilecek mi?
Pergunto-me quando é que Orfeu chegará do reino das sombras
"Orpheus" güzel bir eser!
Orfeu é uma bela composição!
"Orpheus"!
¡ Orfeu!
Eğer "Orpheus" u söyleyebilseydim...
Se eu lhe podesse cantar o Orfeu!
"Orpheus" ne peki?
E Orfeu?
"Orpheus"!
Orfeu!
"Orpheus" ortada yok.
... Orfeu não existe.
Lavtası olmayan "Orpheus" gibi.
Como Orfeu sem a sua lira.
"Orpheus"!
Orfeu.
"Orpheus"
Orfeu!
"Orpheus" u burada Madrid'de icra edebiliriz.
Representar Orfeu, aqui em Madrid.
Orfeus'un karısı.
A esposa do Orpheus.
Sıcak havadaki bir esinti gibi gülüşü varmış... ve Orpheus ( Yunanlı büyüleyici şarkı söyleyen bir ozan ) gibi şarkı söyleyebiliyormuş.
Ela tinha um sorriso como uma brisa num dia quente. E cantava tão bem como o Orpheus.
Orpheus efsanesini biliyor musun?
Conheces a lenda de Orfeu?
Orpheus.
Orpheus.
Dün gece Orpheus'un önünde Kristy Hopkins'le kavga etti. Gece yarısı civarıydı.
Discutiu com Kristy Hopkins á porta do The Orpheus cerca da meia-noite de ontem.
Kristy'yle ben ona Orpheus'ta rastlamıştık.
A Kristy e eu demos de caras com ele no Orpheus.
Orpheus'un sahibiydi.
Antigo dono do Orpheus.
- Flynn için mi çalışırdın? Orpheus'ta. Garsondum.
Então trabalhou para o Frankie Flynn?
Hep gelirdi.
No Orpheus.
- Orpheus'taki salona.
- Vai? Na sala principal do Orpheus.
O halde onun o gece Galpex-Orpheus Petrol Platformu'ndan kaybolan tek kişi değil, iki kişiden biri olduğunu da öğrenmelisin.
Então, deve saber que ele foi um de dois homens que desapareceram da plataforma.
Bu ölümü bahane ederek bizi Orpheus Platformu'nu boşaltmaya zorlayabilir bölgedeki ilk kuyuyu açma hakkını ele geçirebilirler.
Gostariam de usar a morte dele para nos fazer abandonar a plataforma Orpheus, para que fossem os primeiros a perfurar.
Galpex-Orpheus burası donanma santral. Cevap ver, Orpheus.
É a operadora da Galpex-Orpheus.
Galpex-Orpheus, öncelikli bir mesajım var.
Tenho uma transmissão prioritária.
Burası Orpheus, devam edin.
Daqui Orpheus, pode falar.
Bana bundan daha fazla kanıt göstermeyecekseniz Orpheus ekibini geri çağırıp platforma yeni bir ekip yollayacağım.
E a menos que me dê mais do que isso, vou trazer a tripulação da Orpheus para terra e mandar outra tripulação para a plataforma.
Bağlantı kurulur kurulmaz platform çalışmaya devam edecek. Bütün ekip helikopterlerle Galpex-Orpheus'tan alınacak ve sorguya çekilecek.
Assim que a comunicação for restabelecida quero a plataforma a funcionar e toda a tripulação da Galpex-Orpheus de volta a terra e interrogada.
Orpheus, burası donanma santrali.
Orpheus, aqui é a operadora.
Tekrar ediyorum, bu Galpex-Orpheus için acil ve öncelikli bir mesajdır.
Repito, esta é uma transmissão prioritária para a Galpex-Orpheus.
Ben John Doggett. Galpex-Orpheus'ta bulunuyorum.
Tem o John Doggett a bordo da Galpex-Orpheus.
Galpex-Orpheus, burası X-Ray 46 İniş izni istiyorum. Cevap ver, Galpex-Orpheus.
Galpex-Orpheus, aqui é Alpha Bravo X-ray 46 a pedir autorização para aterrar.
"Orpheus Hotel. Tiffany Langer."
Hotel Orpheus, Tiffany Langer.
- Orpheus?
- Orfeu!
Bak, bu Orpheus ve o Eurydice, yılan ısırığından, ölen karısı.
Olha, este é Orfeo e ela é Eurídice, a sua mulher, que morreu com a mordidela de uma serpente.
Orpheus çok güzel lir çalar.
O Orfeo toca muito bem lira.
Orpheus artık dayanamaz ve arkasını döner.
Orfeu não resistiu e voltou-se para a ver.
Harper'a geçen yıl Orpheus'taki bir partide yardımcı olmuştum. İyi anlaştık.
Eu ajudei Harper com uma festa... no Orpheus, um ano atrás.
- Orpheus'a hoş geldiniz.
Bem-vindo ao Orpheus.
Buradan Orpheus'a ancak o kadar sürede gidilir.
Demora esse tempo a ir daqui ao Orpheus.
Tekneye çıktı.
Ele foi a bordo do "Orpheus".
Eskiden Orpheus'ta kapıcıymış.
Antigo concierge do Orpheus.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]