Oynayalım traduction Portugais
2,110 traduction parallèle
Sana 43'ü oynayalım demiştim.
Eu avisei-te, devíamos ter jogado no 43.
Onlarla bir süre oynayalım.
Vamos brincar um pouco com eles.
Baba, gel oynayalım.
Pai, anda brincar!
Biraz oynayalım mı?
Vamos jogar?
Hadi gidip oynayalım.
Vamos brincar.
Tamam, hadi oynayalım.
Eu estou no jogo.
Oynayalım o zaman. Teoride, gördüklerini görebilmemizin tek yolu optik sinirleri boyunca dolaşan elektrik impulslarını iyileştirmek ama bunu yapamayız.
Só podemos ver o que ela viu, até mesmo em teoria, recuperando os impulsos eléctricos que passaram
Tamam o halde hadi oynayalım.
Está bem, então. Vamos lá jogar.
Hadi oynayalım.
Vamos jogar.
Kim Scrabble oynamak ister? Oynayalım.
- Então, quem quer jogar Scrabble?
Oynayalım.
Jogue comigo.
Seninle küçük bir oyun oynayalım, papağan.
Jogue o seu joguinho, papagaio.
Bunu bana söylemek yerine 20 soru oyunu oynayalım diye düşündün.
Que era mais giro fazeres-me adivinhar, em vez de me dizer.
... yoksa ödeşmek için oynayalım mı?
Senão, continuamos a jogar.
Onu şöyle yapalım, seninle bir oyun oynayalım.
Façamos um jogo.
Sian salonda oyunu kirli oynayalım derdi.
O Sian não se calava, jogava sujo...
Şey diyorduk : "Herneyse, çıkıp oynayalım."
Só queria jogar.
Oynayalım mı?
Vamos brincar?
Merhaba küçük kız. Hadi oynayalım!
Ei, pequena miúda, vamos brincar!
"Paranın değeri ile oynayalım" demezler, "Paranın değerini düşürelim" demezler,
Esse é a inflação da moeda. Previsão Económica Comité da Junta Económica
Haydi oynayalım.
Joguemos o jogo.
Haydi oynayalım.
Joguemos! Joguemos!
- Evet, haydi oynayalım.
- Sim, joguemos.
İstiyorsan oynayalım.
Bom, agora, podemos se quiser.
Haydi oynayalım.
Joguemos.
Oynayalım mı?
Você quer jogar o jogo?
Buraya gel de seninle bir oyun oynayalım. Adı :
Porque não vens até aqui e fazemos um jogo a que costumo chamar :
Haydi'Omuza Çıkma'oynayalım.
Vamos jogar "Ride High".
Ona Kuidiç oynayalım desem zevkten pantolonuna gelecek.
Aposto que, se sugerisse um jogo de Quidditch, ele se vinha nas calças.
Artık kitabına göre oynayalım.
Sigamos as regras habituais :
Satranç mı oynayalım, yoksa dans mı edelim?
A guerra para ele é uma prioridade, como sempre.
Haydi, biraz futbol oynayalım.
Vamos lá, vamos jogar futebol.
Ne düşünüyorum biliyormusunuz? Bence bu haftasonu onsuz oynayalım.
Vamos jogar no fim de semana, e faremos isso sem ele.
Eğer deneylerin senin oyununsa, haydi oynayalım.
Se a sua experiência é o jogo, vamos jogar.
Pekâlâ, Ben, kuralına göre oynayalım.
Está bem Ben, vamos seguir as regras.
Haydi biraz eğlenmek için Michael ile Animal Quiz oynayalım.
Vamos divertir-nos a jogar ao "Adivinha os animais com o Michael".
Oynayalım.
Joguemos.
İşte olay bu! Oynayalım artık!
Que comecem os jogos!
Oyun oynayalım.
Vamos jogar.
- Bir oyun daha oynayalım.
Outro jogo?
Çık dışarıya oynayalım!
Sai de onde quer que estejas...
Lütfen, eşli oynayalım?
Por favor, ajuda-nos a jogar a pares?
Haydi oyun oynayalım, tamam mı?
Vamos jogar um jogo, sim?
Diyorum ki, cumartesi gecesi oraya çıkıp en iyi şekilde oynayalım... çünkü artık bizim için bundan daha önemli bir şey yok.
Sábado á noite, digo para deixarmos tudo o que temos em campo... não temos que guardar nada.
Sadece çık. Oynayalım, tamam mı? Hadi!
Vamos, joga o jogo apenas.
Çık dışarı, oynayalım!
Anda brincar!
Oynayalım.
Vamos brincar!
Oyun oynayalım mı?
Vamos jogar um jogo?
Hadi oynayalım.
vamos jogar e pronto.
- Bir el daha oynayalım mı?
A última?
Ne oynayalım?
- A que vamos jogar?