Patronun traduction Portugais
2,211 traduction parallèle
Senin patronun benim.
Eu sou a tua patroa.
Patronun neyin peşinde?
O que está ali a preparar o vosso chefe?
Tam da patronun tutuklanmadan önce ortadan kaybolmanı nasıl açıklayacaksın?
Como conseguiste desaparecer um pouco antes do teu chefe ser capturado?
Çünkü, patronun onların vakfını soydu sen de buna yardımcı oldun!
Porque o seu chefe roubou o dinheiro de uma obra de caridade, e você ajudou-o a fazê-lo!
Kendin için değil, patronun Brava için.
Não era para si. Era para o seu patrão, o Brava.
Patronun için kadın ayarlamak çok yaptığın bir şey mi?
Costumava fazer isso muitas vezes? Procurar mulheres para ele?
Patronun arabasını bulmak istiyorsa o dediğin biraz zor olur.
Não se o teu chefe ainda quer encontrar o carro.
Ama hâlâ patronun. - Evet.
- Mas ele continua a ser teu chefe.
Patronun çenesinden kurtulamadım.
O meu patrão não se calava quando fui depositar o cheque.
Patronun neden buraya gelmiyor?
Porque é que o teu chefe não vem até aqui?
Patronun kimdi?
Quem era o teu chefe?
Patronun neden madene girdi?
Porque foi o seu patrão para a mina?
Patronun olarak konuşuyorum, umarım bütün ihtiyacın olan kaynakların vardır.
Bem, como seu chefe, espero que saiba que tem todos os recursos de que precisar.
Dinle, patronun... Gittiğim yeri ona söylemesen olur mu?
Alguma possibilidade de ocultar o meu destino ao seu chefe?
Patronun dediğini duymadın mı?
Ouviste o que disse o chefe.
"Biz" derken, patronun Şef Monohan da buna dahil mi?
Esse "nós" inclui o Chefe Monohan?
Patronun olduğumu unutmuş gibisin?
Pareces esquecer-te que sou tua chefe.
İş yerindesiniz ve o senin patronun.
Bem, estás no trabalho e ela é a tua patroa.
Tamam, herşeyden önce sen Jack'in oğlusun. İkincisi patronun olduğumu...
Muito bem, primeiro que tudo, és filho do Jack.
Patronun olduğumu unutmuş gibisin.
Pareces esquecer-te que sou tua chefe.
Patronun burada ne arıyor?
O que faz aqui a tua chefe?
Eski patronun çeneni kapalı tutarsan tanığın icabına bakacağını mı söyledi?
O teu antigo chefe disse-te que se ficasses de boca fechada, tomaria conta da tua testemunha por ti?
Bırakacaksın patronun kazanacak.
É para deixares o teu chefe ganhar.
Patronun olduğumun farkındasın, değil mi?
Sabes que sou teu chefe, certo?
Orası patronun dairesi.
Isso... isso é... o apartamento do proprietário.
Patronun nerede?
- Onde está o teu patrão?
Joan senin patronun. Benim de karım.
A Joan é tua chefe, minha mulher.
Patronun patronu.
- O chefe do teu chefe.
Patronun o senin.
Ele é o teu chefe.
- Neal patronun mu yani?
Então o Neal é o teu chefe?
Patronun da dahil onlara.
E a tua chefe.
Hayır, bunu yapıyorum çünkü patronun benim.
Não, estou a fazer isso porque sou a tua chefe.
Patronun korumasıydı. Durumu kontrol altına alabilmek için bunu yapmak zorundaydık.
As nossas opções foram apropriadas para a situação.
Sanırım patronun pek iyi hissetmiyor.
Imagino que a tua chefe se esteja a sentir muito mal.
Geçen ay patronun önüme çözümsüz kalmış bir sürü dosya yığdı. Sadece dosyalamam gerekiyordu ama beni bilirsin.
No mês passado o meu chefe colocou-me um monte de casos mortos na minha secretária que tenho de arquivar, mas... bem, já me conheces.
Patronun olarak, budalanın tekisin.
Como tua patroa, és um parvo.
Patronun olarak, önümüzdeki hafta fazladan 6 saat poliklinik yapacaksın.
Como tua patroa, acabas de ganhar mais 6 horas na clínica para a semana.
Patronun olarak hastana yalan söylemene karşıyım.
Como tua chefe, oponho-me a que mintas a uma doente.
Patronun seni gerçekten seviyor olmalı.
A tua chefe deve mesmo gostar de ti.
Patronun şikayet etmiyor.
O teu chefe não reclama.
Ama patronun Victor Kadare'ye açacağım davada baş tanığım olacaksın.
Victor Kadare.
Senin patronun, o nasıl bir adam?
E o seu chefe? Quem é que é?
Anlaşılan büyük patronun büyük bir sırrı varmış.
Então, o grande pai tem um grande segredo.
Senin yeni patronun! Birbirinizi tanımaya başlayın.
Detective Chart Wuttikrai, o seu novo chefe.
Patronun kendi kıçını koruyor.
Seu chefe está protegendo a própria pele.
Patronun nerede?
Então, onde está o seu chefe?
İki işte çalışmak totem direğinin en alttaki adamı olmak. Geri zekalı patronun tekinden emirler almak. Sen bunları daha önce de gördün.
Ter dois empregos, ser o último da hierarquia, aturar porcarias de um patrão idiota já tiveste a tua dose disso.
Patronun ise ustabaşından haberi yok bilmiyor hep azgın olduğunu
Você já viveu bastante, senhor! Há muito que eu posso fazer.
Patronun Hightower olduğunu sanıyordum.
Novo chefe?
Patronun istediği şey bu.
É isto que o chefe queria.
Patronun.
Seu chefe.
patron 1880
patronum 43
patron nerede 24
patron benim 63
patron kim 24
patron sensin 110
patron o 21
patron mu 17
patron yang 16
patronum 43
patron nerede 24
patron benim 63
patron kim 24
patron sensin 110
patron o 21
patron mu 17
patron yang 16