Phish traduction Portugais
32 traduction parallèle
Garbage, Phish, Blur...
Estou numa de Garbage, Phish, Blur.
Bir kere oraya çıktınız mı aşağı herhangi bir şey için inemeyeceksiniz.
Depois de estarem lá em cima, não podem descer mais. Nem para um concerto dos Phish, nem sequer para o Burning Man.
Phish reçeteyi görmezse buradan gideriz!
Se o Phish não vir uma receita, vamo-nos embora.
Phish'ten duymak zorunda kalıyorum.
Teve de ser o Phish a dizê-lo.
Lütfen, sen o aptal şiirini okurken sanki onlar gidip... bir yığın Phish plağı dinleyecekler.
Por favor, como se eles quisessem ir ouvir um monte de cd ´ s rena enquanto tu lias a tua poesia refundida.
Ama bir keresinde, "Phish" grubunun turnesini takip ederken ki, bayılırım onlara her neyse, iğrenç bir Beamer kullanan adam beni almak için durdu.
Houve uma vez, eu estava caída nesse festival. Eu amava aqueles rapazes. Então...
O cuma gecesi "Phish Takho" ilk sahne performansını sergilemişti.
Nessa sexta-feira, os Tako de Peisch fizeram a sua estreia.
Sanırım artık grubu tekrar birleştirmenin vakti geldi. Birkaç ikinci el alet kiraladıktan ve durumumu çocuklara izah ettikten sonra, herkes bu fikri onayladı. "Phish Tahko" için, sevenlerine yeni bir ziyafet verme vakti gelmişti.
Depois de alugar instrumentos em segunda mão e de explicar a minha situação, todos concordaram que era altura dos Tako de Peisch darem de comer aos fãs outra vez.
Phish Tahko yaşıyor.
Os Tako de Peisch continuam vivos.
Ve en son Phish Tahko'nun sahne alışının aksine bu kez, ön masada oturan hatunla, gösteriden sonra yatacak olmanın ne güzel bir şey olduğunu düşünmüyordum.
Ao contrário da última vez que os Tako de Peisch tocaram, eu não estava a pensar como seria bom ter sexo com a miúda da fila da frente.
Bütün bir Phish albümünü dinledim ve berbattı.
Eu ouvi um álbum completo dos Phish, e não prestava!
Sakin ol dostum.
Tem calma, "Phish".
O otobüsün Phish konserine gittiğini mi sanıyordun?
Pensavas que o autocarro ía para algum espectáculo do Phish? Larga isso!
- Biz Phish showda tanıştık.
Estávamos num show, vimo-nos.
Bir yaz boyunca, ızgara tavuk satıp, Phish'i izlemiştim.
Eu vendi burritos vegetarianos e segui uma tournée num Verão.
Yunus.
Phish.
Phish, Dave Matthews.
- Phish, Dave Matthews...
Üniversiteki tiplerimizin bizi böyle gördüklerini düşünebiliyor musunuz?
Conseguem imaginar se os nossos "eu" da faculdade nos vissem assim? Despelavam-nos com os álbuns piratas dos Phish.
Yok bir tane doktor beyaz BMW sürecek bir de Phish dinleyecek.
Um doutor qualquer que conduz um BMW branco e ouve "Phish".
- Phish gösterisi.
- Um espectáculo do Phish.
Hayır, Phish gösterisi.
Não, um espectáculo do Phish.
Phish adında grup var ya.
A banda do Phish.
- Balık.
- Korn. - Phish.
Şu konseri bitir ve harekete geç.
Vê lá se acabas com o concerto dos Phish e fazes alguma coisa.
Ya Bob Marley'in veletlerinden daha çok ot çeken keş bir çocuğun olacak ya da babasının defterini dürecek tatminsiz bir çocuğun olacak. Tüm bu saçmalığın parçası değilim.
Há os bêbados que fumam mais que o filho do Bob Marley no festival Phish, e os rapazes ricos insatisfeitos que vão mostrar ao papá que não fazem parte de uma máquina.
Müzik grubu olan Phish'i takip ediyor.
- Está a seguir Phish, a banda.
- Phish orada konser veriyor.
- O Phish está a fazer um espectáculo lá.
Phish grubuyla yollarda olan duruma ne demeliyiz?
Está bem. E sobre teres apanhado a estrada com a banda Phish?
D'Angelo'nun turnelerinde peşinde dolaşacağım beyazların kovaladığı grup Phish gibi. "Fish" in yanlış yazıldığı grubu.
Vou seguir o D'Angelo, tal como os brancos seguem os Phish, mas escrevem mal a palavra "fish".
Genç bir erkek olduğunuzu ve " Phish konseri hakkında yazdıklarını gördüm.
Imagine ser um adolescente e receber um email ao acaso que dizia :
Gitmek ister misin? "
" Vi a tua publicação sobre o concerto dos Phish.